BİŞKEK (AA) - Kırgız-Rus Slavyan Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleşen, "Rusya ve Türk Dünyası: Rusya ve Kırgızistanlı Gençlerinin Bakışı" konulu Uluslararası Gençlik Forumu, Rus ve Kırgız öğrencilerini bir araya getirdi.
Merkezi Rusya'nın Saint Petersburg kentinde olan Türkiye ile Kültürel ve Bilimsel İlişkiler Derneğinin organizasyonunda ve Rusya Devlet Başkanlığı Hibe Fonu desteği ve Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatının (TÜRKSOY) katkılarıyla düzenlenen foruma, Rusya'daki 12 üniversite ve akademik kurumdan 50 kişilik öğretim görevlisi ve öğrencileri katıldı.
"Türk dünyası” konusunda ortak çalışmaları olan 35 yaşın altındaki öğrencilerin, lisansüstü öğrencilerin ve genç bilim insanlarının, Türk halklarının dillerini, kültürlerini, tarihini öğrenmelerinin sağlanması amaçlanan 7 oturumlu forumda TÜRKSOY'un faaliyetleri ve Türk dünyasıyla ilgili 50 farklı sunum yapıldı.
Forum hakkında AA muhabirine açıklamada bulunan Türkiye ile Kültürel ve Bilimsel İlişkiler Derneği Başkanı ve forumun organizatörü Aleksander Kolesnikov, "Rusya ile Türk dünyası arasındaki etkileşime büyük önem veriyoruz. Rus öğrencilerin Türk dünyası ile kaynaşmalarını amaçladık." dedi.
Rusya ile Türk dünyası arasında tarihi ve köklü bağların bulunduğuna dikkati çeken Kolesnikov, "Rusya nüfusunun yüzde 15'ini Türk dili konuşan halklar oluşturuyor. Dolayısıyla Rus halkının tarihi olarak, Türk dünyası ile bir bağı vardır. Bu doğrultuda, Rusya'da öğrenciler, bağımsız Türk dili konuşan ülkeleri ile kültür, bilim ve eğitim iş birliğine gereksinim duyuyor." diye konuştu.
Dünyada Rusya'daki Türkoloji eğitiminin daima ilk sıralarda yer aldığına işaret eden Kolesnikov, Rusya ve Türk dünyasının öğrencileri tarafından bu geleneğin sürdürülmesini arzuladıklarının altını çizdi.
-"Rusya ile Türk dünyası gençleri arasında yakınlaşması sağlanmalı"
Türkiye ile Kültürel ve Bilimsel İlişkiler Derneği Türkiye Temsilcisi ve Ankara Politikalar Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Kanbolat, Rusya ile Türk dünyası gençleri arasında yakınlaşma sağlanması gerektiğini söyledi.
Kanbolat, "Sovyetler Birliği dağıldığı zaman bütün dünyada Rusya ile Türkiye arasında Avrasya coğrafyasında bir rekabetin olacağı yönünde bir beklenti vardı. Geçen 25 yılda şunu gördük ki bu olmadı. Bunun yerini tamamlayıcı ilişki aldı. Doğrusu da bu. Çünkü sadece Kafkasya ve Orta Asya da değil, Sibirya'dan tutun Balkanlar'a kadar Türk dünyası ile Rus dünyası yüzyıllardır ortak coğrafyayı paylaşıyor. Bu coğrafyada birbirimizi anlamamız, birbirimizle konuşmamız ve üstelik geleceği şekillendirecek olan gençlerin birbirini entelektüel düzeyde anlaması önemlidir." değerlendirmesini yaptı.
Türkolog Apollinaria Avrutina da "Türkçe edebi çeviri" konulu oturumda, Nazım Hikmet, Oğuz Atay ve Kırgız yazarı Cengiz Aytmatov'un eserlerinin tercümesiyle ile ilgili çalışmalarda karşılaşılan zorlukların ele alındığını aktardı.
Bilim insanlarıyla gerçekleştirilen oturumda Rusya ile TÜRKSOY etkileşimi konusunda fikir teatisinde bulunulduğunu söyleyen Moskova Devlet Tıp ve Diş Hekimliği Üniversitesi öğrencisi Mariya İvanova, Rusya ile Türk dili konuşan ülkeler ile olası siyasi gerginliklerin asla kültürel etkileşimini etkilememesi yaklaşımının ağır bastığını belirtti.
Ivanova, "Bu tür etkinliklerin daha fazla olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü ülkeler arasında etkileşim diyalog ile başlar ülkelerin iş birliği ile biter." dedi.