Kemal Burkay'dan sonra İbrahim Güçlü de, terör örgütü PKK'nın devlet projesi olduğunu söyledi. Güçlü, Kemalizm'in örgütü kullanarak, Kürt hareketini 'topal ördeğe çevirdiğini' öne sürdü.
Kürt kökenli aydın ve siyasetçi İbrahim Güçlü, "PKK, devlet projesiydi." diyen Kemal Burkay'a destek verdi. Terör örgütünün beyin takımının önemli bir bölümünün Türk kökenli insanlardan oluştuğunu iddia eden Güçlü, "Kemalist devletin başardığı bir şey var, (PKK'yı kurarak) Kürt hareketini ayağı topal ördek haline getirdi, topal da değil tek ayaklı ördek." dedi.
Meclis İnsan Hakları Komisyonu bünyesinde kurulan ve terörden kaynaklanan ihlalleri araştıran alt komisyon, Kemal Burkay'ın ardından bir başka Kürt aydın ve siyasetçi İbrahim Güçlü'yü ağırladı. Hayat hikâyesini ve Kürt sorununa bakışını anlatan Güçlü, "Sağımdakiler öldürüldü, solumdakiler öldürüldü. Bugüne kadar hayatta kaldığıma şaşırıyorum. Bir zamanlar Kürt sorununun çözümü için sosyalizme güveniyorduk. İnsanlığın geldiği son noktayı sosyalizm sandık. 'Allah razı olsun sosyalizmden' diyorduk." ifadelerini kullandı.
Kürt sorununun doğmasının temel etkenlerinden birinin Türkiye'nin devlet yapısı olduğunu ileri süren Güçlü, şunları kaydetti: "Türkiye bir ulus devlet değildir; Kemalist ve elit bir devlettir. Aslında Türklerin de devleti değildir. 80 yıllık Cumhuriyet döneminde Kürtler bölücü diye, İslamcılar gerici diye dışlandı. Cuntacı Kemalist devletin stratejisi Kürtleri asilime etmek veya katletmek. Bugüne kadar Kürtlere öncülük edenler, ya öldürüldü ya da korkutularak siyaset dışına itildi. Dersim ve Şeyh Sait isyanı bir ayaklanma değil. Şeyh Sait Efendi'nin ayaklanma durumu yok. Kendisi medresede öğretim üyesi. Şeyh Sait'e rağmen halk ayaklanmıştır ama devlet provoke etmiştir."
Öcalan, Komünizmle Mücadele Derneği'nde çalıştı
PKK ve Öcalan'ın 1974'ten sonra harekete geçtiğine işaret eden İbrahim Güçlü, Kürt hareketinde 'Öcalan diye bir aktörün olmadığını', terör örgütü liderinin komünizmle mücadele derneklerinde çalıştığını, kendisinin bunu söylediğini vurguladı. Güçlü, Öcalan'ın İmralı'ya götürülmesinin ise Ortadoğu'daki projelerde bir yol kazası olduğunu savundu: "Öcalan fazla konuşuyor. 3 ay öncesine kadar her hafta basın toplantısı yapmış, hepimizi suçlamıştır, ajan ilan etmiştir. Başbakan'dan bile fazla konuşuyor. Daha Kürtler konuşturulmaya başlamadı bile."
Komisyonda AK Partili Oya Eronat ile Güçlü arasında Kürdistan tartışması yaşandı. Güçlü'nün sunumunu yaparken sık sık 'Kürdistan' ifadesi kullanmasına tepki gösteren Eronat, "Kürdistan derken nereyi kast ediyorsunuz?" diye sordu. Güçlü, Sivas'ın doğusundan Silopi'ye kadar olan bölge için 'Kürdistan' ifadesini kullandığını belirtti. Komisyonda bulunan BDP'li Sırrı Sakık ise Genel Kurul'da kullanamadıkları 'Kürdistan' ifadesinin komisyonda rahatça kullanıldığını, bu durumun komisyondaki demokratik ortamı gösterdiğini savundu.