Haftalardır Türkiye'nin gündemi meşgul eden 'kriz kapıda' uyarılarına Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'İkinci Teğet' açıklamasıyla son noktayı koydu. Türkiye'nin patronları da bu açıklamaya destek verdi... 'Kriz sözü bile moral bozuyor' diyen iş dünyasına göre Türkiye, cari açığa çözüm bulması halinde geleceğin parlak ülkelerinden biri olacak. Türkiye'de kriz tedirginliği yok diyen iş dünyasının temsilcilerine göre en büyük risk cari açık... Cari açığı çözecek en önemli konu ise Türkiye'nin üretime dayalı olarak büyümesi. Avrupa ve özellikle de ABD'de yaşanacak bir olumsuzluğun tüm dünyayı etkileyeceği düşünülüyor. Ortak görüş ise şu: AB şimdilik kontrol altında... Ancak ABD'de borçlanma konusunda bir çılgınlık yaşanmazsa kriz yakınımızdan bile geçmez...
Açıklamalar piyasalarda psikolojiyi bozmuştu
- Tuncay Özilhan-Anadolu Endüstri Holding İcra Başkanı: Kimse Türkiye'de kriz var demiyor ancak önlem alınmazsa bir kriz oluşabilir uyarısı yapıyor. Son dönemdeki bazı açıklamalar piyasaların psikolojisini bozdu. Biz de şirket olarak bu dönemde oturup bütçelerimizi kontrol ettik, açık pozisyonumuz olup olmadığına baktım. Kurla ilgili neler yapabileceğimizi konuştuk ve çeşitli önlemler aldı. Hükümetin ekonomiyi soğutmak için aldığı önlemler var ve oldukça yerinde. Önlemlerin ardından iç talebin de biraz düşeceğini öngörüyoruz. Eylül ayında piyasalar önünü daha net olarak görmeye başlayacak. Ancak Türkiye'nin güçlü bir ekonomik yapısı olduğunu da söylemeliyiz.
Ekonomi eskisinden çok daha iyi durumda
- Ahmet Zorlu - Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı: Bu kriz laflarına gülüp geçiyorum. Bu sözlerle sanıyorum birileri durup dururken kriz çıkarmaya çalışıyor. Türkiye 2008 yılında dünya krize girdiğinde daha kırılgan bir ekonomiye sahipken bile çok az etkilendik, şu anda çok daha iyi durumdayız. Tek sorunumuz cari açık onunla da ilgili önlemler alındı, ikinci çeyrekte etkisini göreceğiz. Türkiye'yi Yunanistan'la, İtalya ile kıyaslıyorlar onların borçları gayri safi hasılalarının yüzde 120'sine ulaşmış, biz de yüzde 40 sorun var deniyor. Kimse çığırtkanlık yapmasın, bu çığırtkanlara da inanmasın. Önlemlerimizi alıp yolumuza devam edelim.
Başbakan'ın yaptığı açıklamalar çok olumlu
- Hikmet Tanrıverdi- İTKİB Başkanı: Şu anda bir kriz tehlikesi görmüyorum, bizi krize sürükleyecek bir cari açık büyüklüğü de yok. Ancak bu sorunu spekülatörler Türkiye'ye karşı daha çok kullanır hale geldi. Bu dönemde yöneticilerin daha sağduyulu açıklamalar yapmalı, Başbakan'ın bugün (dün) yaptığı açıklamalar son derece yerinde. Piyasayı ne gevşek bırakacak ne de çok sıkacak tavır ve söylemler içinde olunmamalı.
Ciddi bir kriz geliyor diyemeyiz
- Aynur Bektaş-Hey Tekstil Başkanı: Avrupa en büyük ihracat pazarlarımızdan biri, buradaki sorunun İtalya gibi başka ülkelere sıçraması riski de var. Bu başlıklar Türkiye'nin tamamını olumsuz etkilemez ancak sektörler sıkıntılar yaratır. Hem iç pazar daralır hem de ihracat düşerse bu kez sorunun derecesi artar. Bunlar dikkatli olmamız ve çözüm bulmamız gereken konular, onun dışında geçmiş yıllardaki gibi ciddi bir kriz geliyor diyemeyiz.
Her bulut yağmur bırakacak diye bir kural yok
- Abdulkadir Konukoğlu-Sanko Holding Başkanı: Avrupa'ya baktığımızda bazı ülkelerde sorun var gibi görünüyor ancak ben Türkiye'nin içinde krize neden olacak bir durum görmüyorum. Yurtdışından gelecek olan bazı bulutlar olabilir ancak her bulut da yağmur bırakmaz. Biz önlemlerimizi alalım yanımızda şemsiyemiz olsun ancak yağacak demek de yanlış. Ben kriz kelimesini bile kullanmak istemiyorum. Sorun yaşayan bazı şirketler olabilir bu da işin doğasında var.
ÖZEL TEŞVİK ŞART
- Mehmet Aslan-Gaziantep Ticaret Odası Başkanı: Türkiye ciddi bir cari açık yaşıyor ve bunu görmemezlikten gelemez. Alınan önlemler bu sorunu çözmeye dönük adımlar. Türkiye'nin odaklanacağı iki temel konu var: İthal ikame ve doğrudan yabancı yatırım. Hükümet bu sorunu çözecek adımlar atmalı. Teşvik edici uygulamalara başlanmalı. Bunları Türkiye'nin olası bir krizden etkilenmemesi için öneriler olarak görmek gerekiyor.
DÜZELTME HAREKETİ BAŞLADI
- Prof. Dr. Seyfettin Gürsel: Bizden kaynaklanacak bir kriz beklemiyorum ancak bir düzeltme hareketi kaçınılmaz görünüyor ama zaten o başladı. Piyasalar ancak rakamları gördükçe ikna olur. ABD'de ne olacağını kimse öngöremiyor; anlaşmak dışında başka bir çare yok. Sonuçta bir uzlaşma olacak, bu kadar çılgın olamazlar... Avrupa ise şimdilik kontrol altında en azında ekim ayına kadar sorun çıkmayacağını düşünüyoruz. Bu durum Türkiye'nin ihracatını olumsuz etkileyebilir, ihracatı ithalattan hızlı büyütmemiz gerekiyor. Rusya ve Çin'e ciddi açık veriyoruz bunu nasıl kapatacağımızın yollarını bulmalıyız. Zaten 2012 de farklı bir senaryo olacak.
HAZIRLIKLI BİR TÜRKİYE VAR
- Nazmi Durbakayım-Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı: Kriz beklemiyoruz, bunun sebebi de çok hazırlıklı bir Türkiye'nin olması. Dünyada bir istikrarsızlık var ama aksine Türkiye'de bir istikrar söz konusu. İster istemez bir durgunluk dönemi yaşanacak. Ramazan'dan sonra bütün piyasalar artar. Doların da bir miktar artması ihracatçı açısından ve ithalatın önünün kesilmesi açısından iyi. Sıkıntılı bir dönem olmaz.
Kara delikleri kapatalım
- Tanıl Küçük-İstanbul Sanayi Odası Bşk: Türkiye eskiye göre daha güçlü ancak yüksek cari açık başta olmak üzere çözümü ertelenen yapısal sorunlardan kaynaklanan tedirginlikler yaşanıyor. Yüksek dış ticaret açığı ve cari açık başta olmak üzere ekonomimizdeki kara delikleri kalıcı şekilde çözmeye yönelik adımları atmamız gerekiyor.
Piyasa güveni muhafaza edilmeli
- Ümit Boyner-TÜSİAD Başkanı: Şu anda Türkiye bir kriz yaşamıyor, bunu çok net söylemek lazım. Kaldı ki dünyanın ve özellikle Avrupa'nın ve ABD'nin bu kadar yoğun bir kriz yaşadığı bir dönemde Türkiye kamu maliyesinde sağladığı yetkinlikte ve geldiği noktada... Tabii ki dışarıdaki her ülke gibi çalkantılardan etkilenebilir ama bence burada önemli olan gündemi ve beklenti yönetimini doğru yapmak. O da iş dünyasının, üreticinin, tüketicinin güvenini sarsmayacak şekilde yapmakla olur. Bence önemli olan piyasadaki güveni muhafaza etmektir. Yoksa bizim kısa dönemde kriz beklentimiz yok.
OVP bir an önce açıklansın
- Rifat Hisarcıkloğlu-TOBB Başkanı: Cari açık kurdaki hareketi kaçınılmaz hale getirdi ve bu durum özel sektörün döviz cinsi borcunu artıracak ve karlılığı olumsuz etkileyecek. Türkiye'nin ilk çeyrekteki rekor büyümesinin kaynağının özel sektör olduğunu görüyoruz. Şu anda kurda yaşanan artış ihracattaki yitirilen pazarları geri almayı sağlamak şeklinde pozitif etkisi olacaktır. Ancak en önemlisi Orta Vadeli Plan'ın öngörülebilir olması. İş dünyası enflasyon, kur ve büyüme beklentilerini görerek planlarını buna göre yapacaklar, bu nedenle önemli. - Akşam -