Adaleti Savunanlar Derneği (ASDER) Kayseri Şubesi, Yüksek Askeri Şura (YAŞ) mağduru askerlerin haklarının biran önce verilmesini istedi.
ASDER Kayseri Şubesi, düzenlediği basın toplantısında, iktidar ile muhalefetin birlikte hareket etmesini memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı. Taleplerini dile getirmek için dernek yöneticileri ile birlikte toplantıya katılan mağdurlar, haksız yere ezildiklerini dile getirdi.
Kayseri Gazeteciler Cemiyeti'nde yapılan toplantıda, derneğin Kayseri Şube Başkanı Kemal Mete, referandum sonrasında yapılması beklenen çalışmaların biran önce bitirilmesini istedi. Mete, uyum yasalarının çıkartılarak mağdur olan askerlerin haklarının verilmesini istediklerini söyledi. YAŞ kararları nedeniyle insanların mağdur edilerek, aile içinde bile büyük zorlukların yaşanmasına neden olduğunu anlatan Kemal Mete, geri verilmesi gereken hakları şöyle sıraladı:
"Devletin amir idarecilerinin haksız uygulamaları sonucu hayatları karartılan, çocukları bile cezalandırılan bu arkadaşlarımızın kaybını maddi değerlerle telafi etmek mümkün değilse de iade-i itibarlarının sağlanması, görev harici tutuldukları maaşları oranında tazminat ödenmesi bir nebze teselli sağlayacaktır. Asker mağdurlarının emeklilik hakkını kazananlar emsalleri ile eşdeğer seviyeye getirilerek emekli edilmeli, OYAK ve emekli sandığı tazminatları tam olarak ödenmelidir. Emeklilik hakkı kazanamayanlar kıdemlerine uygun kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilmelidir. Yasa kapsamı sadece YAŞ mağdurlarını değil, kararnameler ve tarafsızlığı tartışma konusu olan Askeri Yüksek İdare Mahkemesi kararlarıyla ihraç edilenleri de kapsamalıdır."
Kemal Mete, gerekli düzenlemelerin biran önce yapılması gerektiğini ve haksız yere atılanların bu mağduriyetlerinin uzatılmaması gerektiğini söyledi. Kemal Mete, toplantıya katılan YAŞ mağdurlarını göstererek, hepsinin eşlerinin kapalı olmasına bağlı olarak ihraç edildiklerini aktardı.
"HELİKOPTER TEKNİSYENİYDİM ŞİMDİ KAMYON ŞOFÖRÜYÜM"
Basın toplantısına katılan YAŞ mağdurlarından, helikopter teknisyeni Mehmet Aslan, Türk silahlı Kuvvetleri'nden, 1999 yılında 'disiplinsizlik' suçlamasıyla ihraç edildiğini ifade etti.
Aslan, kendisine tebliğ edilen disiplinsizlik suçu ile ilgili kendisine yapılan detaylı açıklamada, "Modern kıyafetlere bürünmemek. Çağdaş yaşamı kıyafetlerinizle temsil etmemek" ifadelerinin yer aldığını söyledi. 6 yıl Güneydoğu'da terörle mücadelede görev yaptığını hatırlatan Aslan, "Devletim, buradaki başarılı görevimi taltif etmek için beni Amerika'da skorsyk helikopter ile ilgili eğitim almam için gönderdi. Burada iyi bir eğitim aldık ve ülkemize döndük. Türkiye'de bulunan Amerikalı mühendis, skorsyk helikopter ile ilgili uygulamalarımızı tekdir ediyordu. 45 dakikada helikopter motorunu indirip tamir ediyorduk. Amerikalı mühendis, 'Böyle bir şey olamaz' diyerek, şaşkınlığını dile getiriyordu. Ama 1999 yılında eşimin başörtülü olması nedeniyle ordudan atıldım. 1986 yılında mesleğe başladığım Türk Silahlı Kuvvetleri'nden haksızlığa uğrayarak atıldım. Şimdi kamyon şoförlüğü yapıyorum ve arkadaşlarımızın haklarının geri verilmesini istiyorum." dedi.
"BALYOZ DARBE PLANI SENARYO İSE SENARYO GEREĞİ MESLEKTEN İHRAÇ EDİLENLER DE GERİ ALINSIN"
Ordudan atılanlardan Abdullah Kaplan da jandarma olay yeri incelemede parmak izi alma uzmanıydı. Kaplan, ilginç bir olaya dikkat çekti. Balyoz Darbe Planı'nı hatırlatan Kaplan, şöyle konuştu:
"Balyoz Darbe Planı'nı yapanlar bugün sanık olarak yargılanıyor. Bunlar, darbe planının savaş gereği bir senaryo olduğunu ve gerçek olmadığını ifade ediyorlar. Gerçek değil, prova diyorlar. Burada ileriki süreçte yapacakları darbeye engel olacağını düşünerek, ayak bağı olacağı belirtilenlerin isim listeleri yayınlandı. Bu listedeki arkadaşların tamamen ilişiği kesildi ve ordudan ihraç edildi. Eğer bu senaryo ise senaryo gereği bu arkadaşlar görevden atıldıysa, neden geri iade edilmiyorlar. Savunmada senaryo deniyor. Uygulamada gerçek. O zaman arkadaşlar görevine geri alınsın."
CİHAN