ÖCALAN: Allah Kürtler için değildir

Domuz eti yedikleri belgelenen PKK'lıların “lider” olarak gördüğü ve Akit'in fotoğraflarla belgelediği papaz muhabbetiyle gündeme gelen Abdullah Öcalan'ın “Allah” inancının olmadığına dair önemli bilgi ve bulgulara ulaşıldı.

Domuz eti yedikleri belgelenen PKK'lıların “lider” olarak gördüğü ve Akit'in fotoğraflarla belgelediği papaz muhabbetiyle gündeme gelen Abdullah Öcalan'ın “Allah” inancının olmadığına dair önemli bilgi ve bulgulara ulaşıldı.

Terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan, yazdığı kitaplarda ve konuşmalarında, PKK'nın dinle ilgisi olmadığını, Marksist-Leninist bir oluşum olduğunu söylerken, kendisini de “tanrı” ve “yarı tanrı” olarak lanse ediyor.

ALLAH KÜRTLER İÇİN DEĞİLDİR

Terörist başı Abdullah Öcalan, “Sanat ve Edebiyatta Kürt Aydınlanması” isimli kitabının 153. sayfasında şunları söylüyor: “Yukarıda Tanrı olsaydı, beni yine yanlış yola sevk edecekti. Allah da Kürtler için değildir, Kürtleri şaşırtıyor. Kürtlerin Allah'ı da onları yanlış yola sevk ediyor. Bunun için ben kendi kendimin tanrısıyım.” Kitabının ilerleyen sayfalarında çocukluğundan beri ‘sosyalist' olduğunu ifade eden Abdullah Öcalan, PKK'daki Marksizm'in bilimsel olduğunu iddia ediyor.

MARKSİST VE LENİNİST TEORİ ÇOK İYİ ÖZÜMSENSİN

PKK'nın 1978'deki kuruluş kongresinde konuşan Öcalan, Marksist ve Leninist teorinin örgüt tarafından çok iyi özümsenmesi gerektiğini belirtiyor. Önder kadroların sık sık Marksizm'e müracaat etmeleri gerektiğini kaydeden Öcalan, Marksizm'in uygulanmasını başlangıç şekli yapmak için öğretinin gerçekten özümsenmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Abdullah Öcalan, Allah'a ve dine dair görüşlerini, “Özgür Yaşamla Diyaloglar” isimli kitabının 257. sayfasında ise şöyle anlatıyor: “Lise dönemlerinde büyük felsefik bunalımı yaşadım. Tanrı ile savaşı verdim, bu savaştan başarı ile çıktıktan sonra yarı Tanrı oldum.”

ÖCALAN, NAMAZI DA TİYATROYA BENZETİYOR

“Sümer Rahip Devletinden Demokratik Uygarlığa” kitabının 1. cildinin 204. sayfasında da PKK elebaşı Öcalan, “Tek tanrılı din ideolojileri, baştan sona siyaset ideolojileridir. Dini söylem, Allah, peygamber ve melek gibi kavramlar dönemin siyasi literatürüdür” diyor. Abdullah Öcalan, söz konusu kitabın 313. sayfasında da şunları söylüyor: “Allah bir nevi ortaçağın feodal manifestosudur, temel yasası ve bildirgesidir.” Öcalan, kitabın 354. sayfasında ise “Namazın kendisi de genel anlamda bir tiyatrodur” ifadelerini kullanıyor.

Yeniakit.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Perde Arkası Haberleri