23 Şubat 1996’da 52. Çiller-Baykal hükümeti döneminde başlayan ve 53. ANAYOL hükümeti döneminde hız kazanan İsrail ile askeri anlaşmalarda, Meclis’in devredışı bırakılması, “anlaşmalar neden gizleniyor” sorusunu akıllara getirdi. 23 Şubat 1996'da TC Genelkurmay Başkanlığı ile İsrail Savunma Bakanlığı arasında “Askeri Eğitim ve İşbirliği Anlaşması” imzalandı. 28 Şubat darbesinin parlak ismi Çevik Bir, Meclis'i tamamen devre dışı bırakmıştı. Türkiye Cumhuriyeti Genelkurmay'ı ile İsrail Milli Savunma Bakanlığı arasında imzalanan Askeri Eğitim ve İşbirliği Anlaşması'ndan, kamuoyumuz gelişmenin İsrail basınına yansımasıyla haberdar olabildi. 28 Şubat'ın en ağır toplarından Çevik Bir ise, anlaşmanın daha ziyade “istihbarat” içerikli olduğunu belirtiyor ve İsrail'le “İran” ve “Suriye”ye karşı işbirliği yapılacağını açıkça ilan etmekte sakınca görmüyordu.
Anlaşmanın imzalandığı tarihte iktidarda 52. Çiller-Baykal hükümeti vardı. Bakanlar Kurulu'ndan geçtiği tarih olan 18 Nisan 1996'da ise, 53. Hükümet modeli, ANAYOL işbaşındaydı. Kısa süreli olarak görev yapan bu hükümetler döneminde bu kritik adımların atılmış olması, “52. ve 53. hükümetler, İsrail'le imzalanan en tartışmalı anlaşmaların sessiz sedasız geçirilebilmesi için mi kurduruldu?” sorusunu gündeme getiriyor!..
MECLİS'İN NE HÜKMÜ VAR?
Meselenin en önemli boyutunu, bu karanlık dönemde Meclis'in tamamen devre dışı bırakılması oluşturuyor. 18 Nisan 1996 tarihli ve 8091 nolu bakanlar Kurulu kararını imzalayan kabine üyelerinin bile “içerikten” habersiz olmaları, Türkiye'nin bir zamanlar nasıl yönetildiğini ortaya koyuyor. Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz, anlaşmanın Bakanlar Kurulu'ndan geçtiğinin duyulmasından bir süre sonra partisinin grup toplantısında; “Ayrıntılardan haberimiz yok!.. Ama gerekirse gözden geçiririz” derken, Milli Savunma Bakanı Oltan Sungurlu, daha sonra gerçekleri yansıtmadığı “uygulamalarla” ortaya çıkacak olan “Hava sahamız kullanılmayacaktır” ifadesini kullanabiliyordu. Türkiye, Gazze'ye vuracak Siyonist pilotların eğitimini üstlenmişti ancak, bundan Meclis'inin ve hükümetinin haberi yoktu!..
O ANLAŞMA NEREDE?..
Dönemin TBMM Başkanı Mustafa Kalemli, Vakit'in sorularını cevaplandırırken milletler arası anlaşmaların Meclis'e gelmiş olmasının gerektiğini ancak İsrail'le “Askeri eğitim anlaşması”nda nasıl bir yol izlendiğini bilmediğini belirtiyor. Resmi Gazete'nin kayıtlarında, İlgili kararın numarası olan “8096” atlanmış.
Bu genel bir teammül mü? Sorusuna cevap aramak için “Diğer ülkelerle yapılan Askeri Eğitim İşbirliği Anlaşmaları”na da göz attık. İsrail dışındaki ülkelerle aramızdaki aynı mahiyetteki anlaşmalar, resmi gazetede yer alıyor. Örneğin, Makedonya ile Türkiye arasında imzalanan “Makedonya Hava ve Hava Savunma Kuvvetleri Komutanlığına mensup personele Türk Hava Kuvvetleri tarafından verilecek uçuş eğitimine” ilişkin 97/9136 nolu anlaşma, resmi gazetede tam metin olarak yer alıyor. Yine Slovakya ile aramızdaki 97/10360 nolu “Askeri Eğitim” anlaşması da, Resmi Gazetede. Romanya, Arnavutluk, Bosna Hersek, Türkmenistan ve diğer ülkelerle imzalanan “Askeri Anlaşmalar” da, “gizlilik” gerekçesi sözkonusu olmaksızın tam metin olarak Resmi Gazetelerde yer alıyor. Yine, Federal Almanya, Rusya, ABD, Fransa gibi ülkelerle yapılan askeri anlaşmalara da, Resmi Gazete’den ulaşmak mümkün. Anayasa'nın 90. maddesi ile atıf yaptığı İsmet İnönü döneminde çıkartılmış olan 244 sayılı kanun, bu tür anlaşmalarda, Meclis'in devre dışı bırakılmasının yolunu açıyor. Bu “yolun” niçin sadece İsrail'le imzalanan anlaşmalarda kullanıldığı ise cevabı merak edilen bir soru.
İSRAİL'E FARKLI
Anlaşmanın imzalandığı dönemde metinleri görmek için yoğun çaba sarf ettiğini ifade eden Konya eski Milletvekili Veysel Candan'ın konuya ilişkin değerlendirmesi şöyle:
“Bir milletvekili, parti yöneticisi olarak metne ulaşmam bütün çabalarıma rağmen mümkün olmadı. Meclis tamamen devre dışı bırakılmıştı. Hakimiyetin kayıtsız şartsız sahibi olduğu söylenen Meclis iradesi hiçe sayılmıştı.”
Vakit