Ünlü bir neyzen de olan Erguner, konser vermek için bulunduğu Antakya'da AA muhabirine yaptığı açıklamada, dedesinin Türkiye'nin ünlü neyzenlerinden birisi olduğunu ve kendisine onun adının verildiğini, ney üflemeyi 5 yaşında babası ünlü neyzen Ulvi Erguner'den öğrendiğini kaydetti.
TRT Müzik Dairesi Başkanlığından emekli olduktan sonra İstanbul Osmanbey semtinde ''Süleyman Erguner Ney Atölyesi''ni açtığını ifade ederek, ''Burada ney yaptım ve aralarında Kolombiya, Suriye, Mısır ve Tunus gibi ülkelerden 500 kadar öğrenciye ney üflemeyi öğrettim. Türkiye'de ilk kez 1986 yılında 'Ney Metodu' kitabını yazdım. Ney eğitimi metotla verilirse, daha hızlı öğrenilir'' dedi.
Ney'i geliştirmek, yaygınlaştırmak ve misyonunu sürdürmek için hemen hemen tüm illeri gezdiğini kaydeden Erguner, ''Her yıl Mevlana törenlerine katılıyorum. Ayrıca Orta Doğu ülkelerinde sempozyumlara konuşmacı ve jüri üyesi olarak gittim'' dedi.
-''KALP HASTALARINA NEY'Lİ TEDAVİ''-
Erguner, İstanbul'da Memorial Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez'in talebi üzerine yoğun bakımda yatan 20 kalp hastasına belirli günlerde ney üflediğini ve hastaların olumlu tepki verdiklerini, tansiyonlarının düştüğü kaydetti.
Her dönemde saygı ve itibar gören neyin, birçok hastalığın tedavisinde dinlendirici özelliğiyle rehabilitasyon işlevi gördüğünü ifade eden Erguner, ''Çünkü ney, gönüle, kulağa, ruha ve cana hitap ediyor. Osmanlı döneminde ney sesleri sarayların tüm odalarında çınlıyordu. Sultan 3. Selim, 2. Mahmut ve Sultan Abdülaziz'in ünlü neyzenlerdi'' dedi.
Erguner, neyi, saz, gitar, kanun, ud, keman, piyano, trompet, saksafon gibi enstrümanlarla sentez yaptığını, bunun yurt dışında büyük ilgi gördüğünü belirterek, ''En son ABD'li trompet virtüözü Leo Smith ile düet yaptık. Bunu daha da geliştireceğiz. Mozart'ın konçertosunu da ney ile icra ettim. Amacımız, diğer enstrümanları ney ile güçlendirmek'' diye konuştu.
-EN İYİ NEY KAMIŞI SAMANDAĞ'DA-
Ünlü neyzenlerin tasavvuf müziğinin sembolü kabul edilen ney kamışları için Samandağ'ı tercih ettiklerini vurgulayan Erguner, şöyle devam etti:
''Kamış her yerde yetişen bir bitki olmasına rağmen, her kamış ney yapımına uygun değil. Ney kamışı binlercesi arasından seçilir ve çeşitli evrelerden geçirilir. Samandağ ilçesinde Asi Nehri'nin denize döküldüğü mekanda yetişen kamışların kalitesi ve sertliği, boğum sayısı ney yapmaya çok elverişli. Bu nedenle Valilik ve Samandağ Kaymakamlığı ney kamışlarının yetiştiği alanları koruma altına almalı ve bilimsel olarak kamışların yetişmesinde süreklilik sağlanmalıdır. Aksi halde zamanından önce koparma, kötü kullanım nedeniyle kamışlar yok olacak.
3 semavi dini bünyesinde barındıran Samandağ ve Hatay, ulusal ve uluslararası ney yapımı, neyzenler yarışması, ney şenliği ve sempozyumu yaparak dikkatleri üzerine çekebilir. Bu konuda ben de gönüllü olarak projeye katkı veririm.''