CHP’nin, pazar günkü seçimde ancak yüzde 25,9’luk bir oy oranı yakalayabilmesinin ardından partinin genlerindeki iç muhalefet geleneği hemen kendisini gösterdi. 3,5 milyonluk oy artışının bir anlam ifade etmediğini savunan kimi tanıdık isimlerden kurultay ve “yönetim istifa” sesleri yükseliyor.
Bunların, sonuç getirecek bir tepkiye ne kadar dönüşeceğini, eski Genel Başkan Deniz Baykal ve eski Genel Sekreter Önder Sav’ın nasıl bir tutum izleyeceği de belirleyecek. Ancak yaşanacak tartışmaların yeni yönetimi sallayacak bir noktaya gelmesi zor görünüyor.
Hesabı kesecek
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MYK’da; Ankara, İstanbul, İzmir, Adana gibi büyük kentlerde alınan sonucun nedenlerinin inceleneceğini ve “başarısızlığın hesabını soracağını” söyledi. “Tek tek örgüt başkanlarını çağıracağım, gerekirse görevden alacağım” dedi.
Bu cümleler, CHP üst yönetiminde son 48 saattir hâkim olan havayı özetliyor. Dün parti kulislerinden gelen bilgiler de, “örgüt çelmesinin” sonucu etkilediği yerlerde hesabın kesileceğini gösteriyor. Parti tüzüğünde değişiklik yapılarak, oy kaybeden bölgelerdeki örgüt yönetiminin otomatikman düşürülmesi bekleniyor.
Dün, kısa bir süre sohbet olanağı bulduğum, partinin örgütten sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in, sözlerinden yansıyan hava da buna işaret ediyordu.
“İyi bir sonuç”
Tekin, sonucu değerlendirirken, “Bardağın dolu tarafını görmek lazım. İyi bir sonuç. Tabii her siyasi partinin beklentisi doğrusu iktidardır, bundan doğal bir şey olamaz. Ama CHP’nin oy oranı yükselmiştir, milletvekili sayısı yükselmiştir” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun, kürsü konuşmasındaki mesajlara vurgu yapan Tekin, “Daha çok çalışacağız. Yeniden seçim varmış gibi. Genel Başkanımız da böyle talimat verdi. Bütün arkadaşlarımız 81 ili tekrar dolaşacağız. Hem yurttaşlarımıza teşekkür edeceğiz. Hem de bu kısa süre içinde anlatamadığımız projelerimizi anlatacağız” ifadelerini kullandı.
‘Belli ki tam anlatamamışız’
Sadece bir yıl önce Genel Başkanlık koltuğuna oturan Kılıçdaroğlu’nun ilk genel seçim kampanyasını çok kısa süre sonra yürütmek zorunda kaldığı mesajını veren Tekin, “Tabii çok kısa bir süre söz konusu oldu. Çok sayıda proje vardı. Türkiye’nin ihtiyacı olan, önemli projeler. Belli ki tam anlatamamışız, görünen o” dedi.
Peki, alınan sonucu yalnızca buna bağlamak ne kadar gerçekçi? Tekin’in yanıtı şöyle:
“Tabii sadece buna bağlamamak lazım. Birçok faktör var. Elbette ki daha yüksek oy bekliyorduk. Çok kısa süre içinde bir partinin genel başkanının yapması gereken ne varsa yapıldı. 81 il, 250 ilçeye gidildi. Türkiye’nin hemen her sorununa proje üreten bir siyasi parti vardı. Ama doğrusu tam anlatamamışız, bundan sonraki süreçte yarından itibaren seçim varmış gibi anlarlarda olacağız, anlatacağız.”
Örgütlere mesaj
“Parti içi muhalefet, kimi örgütlerin yeterince çalışmaması sonuçta ne kadar etkili oldu” sorusunu “Şu anda elimizde somut bir şey yok ancak bunların çalışmaları yapılacak. Örgütlerimizin de eksikleri var. Bunlar zamanla giderilecek” diye yanıtlayan Tekin, atılacak neşterin işaretini verdi.
‘Kesinlikle istifa etmem’
Kılıçdaroğlu’nun sağ kolu, yeni yönetim tarzının omurgası olarak görülen Tekin, kampanya sürecinde, yüzde 30’un altında oy almaları halinde istifa edeceğini birkaç kez söylemişti. “İstifa” çağrılarına yanıtı şöyle oldu:
“Kesinlikle istifa etmem diye bir şey söz konusu değil. Yeni bir kurultay sürecine de girmeyeceğiz. Olmaz da. Şu anda kurultayı gerektirecek bir sonuç değil bu. Benim istifamı gerektirecek bir sonuç da değil. Tabii ki bir burukluk var hepimizde. Her siyasi parti iktidar olmak ister. Ancak, yarından itibaren aynı heyecanla çalışmaya devam edeceğiz.”
Tekin, AK Parti’nin yüzde 50’lik oy oranını, “Millet iradesine saygılı olacağız, yapacak bir şey yok” diye değerlendirdi.