HAS Parti genel Başkanı Numan Kurtulmuş, ''Sürekli hukuk kararlarının değişmiş olması Türkiye'de zaten yargı sistemine az olan güveni biraz daha azaltıyor'' dedi. Cuma namazını Ankara'nın Pursaklar ilçesinde Merkez Camisinde kılan Kurtulmuş, daha sonra Cuma pazarını gezerek, vatandaşlarla sohbet etti.
Kurtulmuş, bir gazetecinin, ''Yargıtay 9. Ceza Dairesi, CMK'nın 102. maddesi uyarınca tahliye edilen, ancak adli kontrol tedbirlerine uymayan tüm sanıkların saklanacakları ve kaçacakları şüphesi duyulduğundan tutuklanmalarına karar verdi. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir'' sorusuna, ''Bu şekilde, sürekli hukuk kararlarının değişmiş olması Türkiye'de zaten yargı sistemine az olan güveni biraz daha azaltıyor'' yanıtını verdi. Kurtulmuş, yargı sisteminin maşeri vicdan tarafından kabul görmesinin esas olduğunu ifade ederek, bunun için de hem adaletli hem de çabuk karar verilmesi gerektiğini söyledi.
Çok ciddi ve çok yaygın bir yargı reformuna ihtiyaç olduğunu dile getiren Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Bu tür kararlar, hukukun, yüksek mahkemenin verdiği karardır. Ona söyleyecek bir şey yoktur ama sonuçta tahliyeler ve bu tür sürekli karar değiştirmeler maşeri vicdanı yaralıyor. Türkiye çok ciddi şekilde yargı reformunu gözden geçirmek durumundadır. Bu da temennilerle olacak bir şey değildir. Türkiye süratli bir şekilde,parlamentoda grubu bulunan partiler bu konuda sorumluluklarını derhal üstlenmeliler. Türkiye'de bu şekilde kamuoyunda yargı hakkında şüphe uyandıracak, tereddütler uyandıracak uygulamalara son verecek, yasal düzenlemeler yapılmalıdır.''Genel başkanımız, bir gazetecinin ''Muhteşem Yüzyıl'' dizisine ilişkin görüşlerini sorması üzerine, ''Türkiye'nin birçok ciddi meselesi varken, Türkiye'de yoksulluk varken, gelir dağılımı adaletsizliği varken, bu dizinin tartışılmasını yadırgıyorum.
Türkiye'de füze kalkanı meselesi, Türkiye'nin 2011 yılı bütçesi, 'Muhteşem Yüzyıl'kadar tartışılmadı'' dedi. Türkiye'de birilerinin gündemi saptırmayı başardığını öne süren Kurtulmuş, şöyle konuştu: ''Wikileaks tartışmaları dünyada önemli bir tartışma konusu iken, Türkiye'de maalesef onu da magazinleştirmeyi becermişiz bu durumda, hazindir. Evet eleştiriler gündeme getirilebilir ama bir dizi üzerinde siyasi tartışma oluşturmaksa bizim ülkemize has bir durumdur. Bu dizi üzerinde tarihçiler tartışabilir. Tarihi bir sürü yanlışlıkların olduğunu ben de görüyorum, biliyorum. Bunun sanatsal yönleri de eleştirilebilir ama bu eleştirilerden politik bir tartışma; 'Muhteşem Yüzyıl'ı benimseyenler ve karşı olanlar gibi politik bir kamplaşma çıkmamalıdır.
Bunu anlamsız bulduğumu ifade etmek isterim.' 'Genel başkanımız, bir gazetecinin, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin'in, ''Seçimlerden sonra MHP-CHP koalisyonu olabilir'' açıklamasıyla ilgili sorusu üzerine, ''Koalisyonun olması için seçimin olması lazım. Kim parlamentoya girecek, nasıl parlamentoya girecek, önce seçimde milletin kararı ortaya çıksın. Koalisyonlar ondan sonraki işlerdir. Şimdiden koalisyonların konuşulması çok anlamlı değil. Bu daTürkiye'de seçime dönük bir kamplaşmanın stratejisi olarak Kullanılabilir'' dedi. Genel Başkanımız, partisinin seçim ittifakı yapıp yapmayacağıyla ilgili soru üzerine de ''Biz güçlü bir şekilde seçimlere hazırlanıyoruz. Bizim amacımız; bundan sonra Türkiye'deki siyasal iktidarın merkezi nasıl oluruz, bu çalışmaları yapıyoruz.
Halkın Sesi Partisi seçimlere çok iddialı bir şekilde girecektir ve başarılı bir sonuçla çıkacaktır'' diye konuştu