(18.09.2021)
- Ben sizi çok iyi tanıyorum istiyorum ki herkes tanısın sizi, Bursa ve Faruk ANBARCIOĞLU desem ne dersiniz?
Öncelikle Bursa’mıza hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Bursa’mızı tarif ederken şehirler Sultanı sultanların şehri diye yorumlarım. Onunda sebebi şu Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Gazi ile beraber onun torunları ilk beş padişahımız gönül sultanlarımız bursa da yatıyor.
Osman Gazi, Orhan Gazi, Murat Hüdavendigar, Yıldırım Beyazıt, Çelebi Mehmet ve Fatih Sultan Mehmet’in babası II. Murat olmak üzere Bursa’mız da böyle güzel insanlar var.
Onların dışında Emir Sultan Hazretleri var Buhara’dan kalkıp geliyor. Eyüp Sultan kadar tanınan Bursa’mızda da Üftade Hazretleri ve herkesin bildiği Somuncu Baba, Eskici Mehmet Dede gibi çok değerli şahsiyetlerimiz Bursa’da yattığı için ben Sultanların şehri ifadesini rahat kullanıyorum.
Ben kısaca kendimi şöyle tanıtayım. 1955 yılında Bursa’nın Orhaneli İlçesinde doğdum. İlkokul ve liseyi orda okuduktan sonra Bursa Eğitim Enstitüsü Matematik Bölümünden mezun oldum 1970 yılında. Mezun olduktan sonra yurdun dört bir tarafında 25 yıl öğretmenlik hayatım sürdü.
Bir ara Bakanlık tarafından yapılan sınavlarda matematik üzerine Almanca eğitim alabilmek adına açılan sınavı kazanarak Almanya da kaldık. Geldiğimizde matematik dersini Almanca olarak anlattım. Sonra rahmetlik babama ferç gelince tayinimi Orhaneliye almak zorunda kaldık. Daha sonra emekli oldum, halk eğitim de müdürlük yaptım. Daha sonra İstanbul da Mavigün Kolejlinde müdürlük yaparken 2002 yılında ki seçimlerle Ankara’ya 5 yıllığına TBMM ‘sine Bursa Milletvekili olarak parlamentoda bulunmak gibi yüce milletimize hizmet edebilmenin onurunu yaşadık.
Oda benim için ayrı bir gurur tabiki kendim için çocuklarım için, torunlarım için bırakabileceğim en büyük miraslardan biriside katlar yatlar felan değildir. Böyle güzel bir hizmet etme noktasında evlatlarınıza bırakabileceğiniz en güzel eserler bunlardır. Bunu neden söylüyorum, biz Bir Şehit Bir Öykü Bir Şiir kitabı elimize geçtiğinde ben şunu dedim.
Bu sıradan bir kitap değildir. Bu bizim çocuğumuzdur, bu bizim torunumuzdur, evladımızdır.
Neden böyle diyorum biz bu işe başlarken hemen hemen 1 yılı geçen bir
Süre vardı. 5 kişilik seçki kurulu oluşturduk. Seçki kurulundan bir arkadaşımız Fransa da işçi olarak çalışan bir vatandaşımız zaten fikirde ondan çıktı Harun Yıldırım. Diğer arkadaşımız Denizli’den Safiye Samyeli, bir diğer arkadaşımız Osmaniye’den Talip Kazgı ve bir diğer arkadaşımız Koçali’den Kenan Ağırman vardı.
Günlerce kendi aramızda istişareler yaptık, nasıl bir şey yapalım diye.. Bizim bu yaptığımız çalışma şu an Türkiye’de bir ilk oldu. Daha önce böyle bir çalışma gerçekleşmedi ve mutluluk duyduk ilk olmaktan. Şehitlerimize vefa borcu ödeme adına kitabımız da 53 tane şair yazar var. 64 tane şehidimiz ve ailemiz var ve 64 aile ile irtibata geçtik her birinden izin aldık. Çocuklarının öykülerini hazırladık.
Her bir şehidimizin şiiri var. Şairlerimiz vatan, bayrak üzerine şehitlerimizin adına şiirler kaleme aldı. 577 sayfalık harika bir eser oldu. Kitabımızı alan bir vatandaşımız
İçini açtığında şehidimizin öyküsünü görecek, şiirini görecek.
- Bugün Bursa Merinos AKKM Osmangazi Salonunda bulunma sebebimiz?
Sizin de bildiğiniz gibi Bir Şehit Bir Öykü Bir Şiir kitabının ikinci tanıtım galası Bursa’da gerçekleşiyor.
- Öykü denilince akla hayal ürünü, hikâyeler geliyor kitabımız da böyle mi?
Hayır biz kendimizden hiçbir şey katmadık. Bir beyaz karanfil adında bir şiir kitabım var ve bu şiir kitabımda Çanakkale Geçilmez adlı bir şiirim vardı. Daha sonra zaman geçtikçe ben bu şiirimi senaryolaştırdım. 2009 yılında sahneledik ve 50 dk.lık sahne haline getirdik. Bu tiyatromuzda asla kendimizden bir şey koymadık tamamen Çanakkale’de geçen hadiseleri koyduk. 125 defa sahnelendi ve hiçbir oyuncumuz 5 kuruş para almadan sahneledi.
- Bir Şehit Bir Öykü Bir Şiir kitabı için şairlere ücret ödendi mi?
Piyasada yüzlerce antoloji var bayrak üzerine, kitap üzerine, dere, dağ, ova üzerine antolojiler var. Antoloji hazırlayanlar şairlerden para talep ediyor sonra da 3-5 kitap veriliyor. Biz burada şairlerden ücret talep etmedik hiçbir para almadık, elde edilen gelir şehit ailelerine verilecek dedik. Şair yazar arkadaşlarda kabul etti biz bu kitabımızı bastık.
- Kitap basım durumu şu an nasıl seyrediyor, isteyen firmalar kitabı bastırabilir mi?
Şu an 1000 kitap bastık. Ben şimdi buradan sizin aracılığınız ile bütün Türkiye’ye bütün Dünya’ya duyurmak istiyorum. Bu kitabı bir firma dese ki bize biz bu kitabı 1000 tane alsak bastırsak izin veriyor musunuz?
Evet, A’dan Z’ye izin veriyoruz. Şartımız var kitabı ücretsiz dağıtacaksan basabilirsin! İstediğin yayınevine bastır. Satacaksa bir kuruşunu aksatmadan şehit ailelerine verecekse satabilir.
Büyük bir firma sahibi çıkıp 500 tane 1000 tane basıp müşterilerime, sevdiklerime, okullara vereceğim bu kitabımızı diyorsa evet buyursun gelsin. Kaymakamlıklar, Belediyeler, Valilikler veya özel sektörler herkese bu teklifimiz açıktır.
Örneğin Araba, mobilya üzerine firmalar her sektörden kişi ve kuruluşların tekliflerine açığız.
Tek şartımız içeriğine dokunmadan kitabımıza sahip çıkmaları. 1.5 yıllık hali hazırda bir emek var bu kitapta. Her şey şehit ailelerinden izin alınarak hazırlandı. Örneğin, market zincirlerimiz var isteriz ki gelsinler bassınlar.
Amacımız bizden sonraki nesillere vatan ruhunu aşılayabilmek.
- Kitaba ulaşan okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Bu kitabı elinize aldığınızda telefonlarını, televizyonlarını kapatsınlar. Ailecek komple okusunlar
- Kitabımızda kaç şehit öyküsü yer alıyor?
64 şehit öyküsü var. Bayrak nasıl korunmuş, 15 yaşında şehit olan Eren Bülbül var, Aybüke öğretmen gibi şehitlerimizin öyküleri var.
Yüce Rabbim arzu eden kim varsa şehit olarak yanına alsın.
- Kitabı nerden temin edebiliriz?
https://www.bkmkitap.com/ sitesinden temin edebilirsiniz.
Kitabı: https://www.bkmkitap.com/1-sehit-1-oyku-1-siir
Bkm firma sahibi Kutbettin BİNGÖLBALİ Beyefendiyi yürekten tebrik ediyorum. “Kitap evi sizindir” dedi. Bir kuruş kar almadan kitabın satımını yaparım, dedi.
- Son olarak ne söylemek istersiniz?
Emeği geçen herkese yürekten tebrik ediyorum.
İzlemek isteyenler için röportajın youtube linki: https://youtu.be/ffv3Ci_p4gc
Dipnot: videomuzu 11 yaşındaki kızım çekmiştir. Sürçü lisan ettiysek affola.