İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Göktaş, Kadıköy'deki Kuvayimilliye Derneğine üye olmak istediğini, ancak tutuklu sanık Hüseyin Görüm'ün bunu engellediğini ve kendisinden şüphelendiğini kaydetti.
Derneğin amaçları dışında çalışmalar yapıldığını gördüğünü anlatan Göktaş, Kadıköy'de Narkotik ekipleriyle irtibat kurduğunu, yapılan ahlak dışı işlerin durdurulması için harekete geçtiğini savundu.
Derneğin Genel Başkanı tutuklu sanık Fikri Karadağ'ı arayarak yapılan garip işleri anlattığını belirten Göktaş, dernekte fuhuş yapıldığını ve uyuşturucu kullanıldığını öne sürdü.
Basında kendisiyle ilgili haberler nedeniyle deşifre olduğunu bildiren Göktaş, ''Ben basının yalancısıyım. Savcı Zekeriya Öz'ün Fethullah Gülen cemaatiyle bağı olduğunu yazıyorlar. Scientology örgütünün Fethullah Gülen ile dirsek teması olduğunu biliyorum'' şeklinde iddialarda bulundu.
İhsan Göktaş, 2005 yılında Scientology tarikatından ayrıldığını söyledi.
Çapraz sorgusu sırasında Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın'ın sorularını da cevaplandıran Göktaş, Kadıköy'deki Kuvayimilliye Derneğine gelen Nuri Vardarbaşı'nın kendisini telefonla tehdit ettiğini, bunların da telefonlar dinlendiği için ortaya çıkabileceğini öne sürdü.
Göktaş, Türkiye'ye 3 yıl önce geldiğini ve kendisine koruma verilmediğini belirterek, Almanya'ya gittiğinde ise kendisine koruma verildiğini söyledi.
Tutuksuz sanık Göktaş, ''Scıentology tarikatının beni takip etmesi nedeniyle ikemetgah almadım. Bu tarikattan dolayı sürekli yer değiştirmek zorunda kaldım. Türkiye'de şu anda tam algılanmamış bir örgütle karşı karşıyayım. Mahkemenin beni araması üzerine ikemetgah ve kendi üzerime telefon aldım. Herhangi bir gizli örgüte, tarikata çalışmıyorum'' dedi.
Göktaş, tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ü basından tanıdığını, davada yargılanan diğer insanları da internetten okuyarak tanımaya çalıştığını kaydetti.
Scientology'nin 21. yüzyılda çok tehlikeli bir örgüt olduğunu, Almanya'da bu örgütün hipnoz seanslarından geçmeyen az kişilerden birisi olduğunu öne süren Göktaş, Türkiye yapılandırılması sırasında bu örgütün içinde bulunduğunu kaydetti.
İhsan Göktaş, Türkiye'nin vitrin başkanı olarak seçildiğini, basın ve emniyet üzerlerine gelmesin diye İshak Hemmerstayn olarak Almanya'da kullandığı kimliği ile tanıtıldığını, deşifre olunca da örgütün kendi peşine düştüğünü anlattı.
Savcıların sorularının ardından söz alan Hüseyin Görüm, Göktaş'ın kendisiyle ilgili söylediklerinin tamamen yalan olduğunu ve mahkemeyi kandırdığını söyledi.
Göktaş, kendisi hakkında ''İblis'' diyen Görüm'ün sorduğu sorulara ise ''Kendisini muhatap almak istemiyorum'' diyerek cevap vermedi.
Duruşma, diğer sanıkların Göktaş'a sorular yöneltmesiyle devam ediyor.