Agos gazetesine konuşan Robert Fisk, “Kürt sorunu”nun 1. Dünya Savaşı sonrası ortaya çıkmasında kendilerinin payı olduğunu belirterek “Bizim sınırlarımız oldu, Ürdün, Filistin, İran, Suriye, Lübnan arasında İngiliz ve Fransız sınırları oldu. Lübnan'ı, I. Dünya Savaşı sonrasında yarattık. Fakat Kürtler, Ermeniler ve Filistinliler ya da bir devlet talep eden ve kötü muamele gören halkların sınırları olmadı. İşte bu yüzden Kürt meseleniz var.” dedi.
Robert Fisk şunları söyledi:
“I. Dünya Savaşı'nın amaçlarından biri, Osmanlı Devleti'ni yok etmekti. Bu, Batılı tarih yazımında unutuldu. Türklerin intihar edercesine İttifak Devletleri safına katıldığını düşünüyoruz. Ve düşman oldukları için yenilmeleri gerekiyordu. Hâlbuki savaşın amaçlarından biri, Osmanlı Devleti'ni yok etmekti. Bu da ‘Avrupa'nın hasta adamı' söyleminde vücut buluyordu. Yani, aslında Türkiye Devleti'nin olmasını arzulamadığımızı unutuyoruz. Ermenistan Devleti'nin, Kürt Devleti'nin, Filistin Devleti'nin olmasını arzuladık. Ama Türkleri korumak için hiçbir şey yapmadık, çünkü düşmanlardı. Osmanlı'nın son yıllarında Süveyş Kanalı'nın inşa edildiğini, İstanbul'da insanların piyano çalıp resim yaptıklarını unutuyoruz. Bizim gibi olmak istediler. Ve biz onları yok ettik. Sanırım bu insanları istemedik. Onların Avrupa Medeniyeti üyesi olmasını istemedik. I. Dünya Savaşı'ndan sonra, adil devletler ve adil sınırlar vasıtasıyla gerçek Avrupa Medeniyeti'ni getirmek için şansımız oldu. Bizim sınırlarımız oldu, Ürdün, Filistin, İran, Suriye, Lübnan arasında İngiliz ve Fransız sınırları oldu. Lübnan'ı, I. Dünya Savaşı sonrasında yarattık. Fakat Kürtler, Ermeniler ve Filistinliler ya da bir devlet talep eden ve kötü muamele gören halkların sınırları olmadı. İşte bu yüzden Kürt meseleniz var. Dünyanın adalet istediği bu dönemdeki büyük adaletsizlik yüzünden. Bunu yaptık, çünkü günün sonunda dünya, halklara ne olduğunu pek de umursamadı. Wilson İlkeleri'ni yeniden okumakta fayda var, bugünle yakından bağlantılı. “
ABD TÜRKİYE'Yİ DEĞİL AMA TÜRKİYE ABD'Yİ KULLANIYOR OLABİLİR
Hava araçlarının uçurulması için ABD'nin İncirlik'e ihtiyacı olmadığını belirten Robert Fisk, “Politik olarak şüphe duyduğum şey, burada Türkiye'nin Amerika'yı kullanıyor olduğu” dedi.
“Hava aracını her yerden uçurabilirsiniz. Teknik olarak bunun için İncirlik'e ihtiyacınız yok” diyen Fisk şöyle devam etti:
“Ama bu İncirlik anlaşması, garip bir durum. Bana göre mantıklı bir yanı yok. Türkiye'nin şimdiye kadarki askerî hareketliliği, Kürtlerle savaşma konusunda IŞİD'e nazaran daha hevesli olduğunu gösteriyor. Ve öyle görünüyor ki, PKK masum polisleri ve askerleri öldürerek kendini ayağından vurdu. Ama Türkiye, Kuzey Irak'taki PKK pozisyonlarını bombaladığında ne yaptığını biliyordu. Türkiye'yle ilgili hatırlanması gereken şey, bağımsız ruha sahip bir devlet olduğu. Bu tesadüf değil. Tüm Birleşmiş Milletler güçleri, Batı güçleri Kore'de savaşırken, Kuzey Kore ve Çin tarafından beyni yıkanmamış olan tek askerî birlik, Türklerindi. ABD, 2003'te Türkiye'nin Irak'ı işgal etmesine izin vereceğini sanırken ve hatta deniz piyade birliği İzmir'e gelmişken, Türkiye parlamentosu ‘hayır' dedi. Bu da tesadüf değildi. Gerçek şu ki, Türkiye, George W. Bush'a ‘hayır' dedi. Bu da, Arap ülkelerinde olmayan bir bağımsızlığa sahip olduğunu gösteriyor. Politik olarak şüphe duyduğum şey, burada Türkiye'nin Amerika'yı kullanıyor olduğu. Onlarla işbirliği içine girebilir, onlardan erken davranıp bir adım öne geçebilir ve istediklerini alabilirler. Bu kısa dönemde doğru olabilir, ama uzun dönemde yanlış.
Yine de göz önünde bulundurmak lazım ki, Türkiye şu anda bir kanal görevi görüyor. Bir kanal görevi gördüğünde, pazar yeri haline gelirsin. Mesela silahlar için bir pazar yeri. Bir silahı alırsın, Suriye sınırından geçersin ve artık bir çekin olur, en yüksek fiyat teklifi verene satarsın. Çünkü besleyecek bir ailen vardır, silahın hangi ülkeden geldiği umurunda olmaz. Bu açıdan bakınca Türkiye, Kuzey Suriye için bir pazar haline geldi. Türkiye'nin Suriye üzerindeki gücünü, Suriye'yle ilişkisini konuşup duruyoruz. Bence Suriye, Türkiye'ye nüfuz etmeye başladı. Suruç bunun bir örneği. Türkiye bu açıdan Suriyeliler tarafından değil ama, Suriye Savaşı tarafından işgal edildi. Tam tersi değil.”