İzlanda'daki yanardağ patlaması sonrasında insan sağlığına zararlı olabilen kül bulutlarının, özellikle bebekler, yaşlılar ile akciğer ve kalp hastalarını olumsuz etkileyebileceği uyarısında bulunuldu.
Uzmanlar, Salı gününden itibaren Türkiye'de etkili olabileceği belirtilen kül bulutlarının, hava ile birlikte solunması halinde, ilk olarak deri tahrişi, gözlerde sulanma, kızarma, burun akıntısı, genizde yanma, boğaz gıcık ve öksürük gibi belirtilerle kendini göstereceğini belirterek, bu dönemde dışarı çıkmaktan kaçınılması, burundan nefes alınıp verilmesi, akciğer ve kalp hastalarının mutlaka ilaçlarını düzenli kullanması gerektiğini bildirdi.
Göğüs Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İzlanda'daki yanardağ patlaması sonucunda kül bulutlarının insan sağlığını olumsuz etkileyebileceğini belirtti.
Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü tarafından, kül bulutlarının Salı gününden itibaren Türkiye'yi de etkileyebileceğinin bildirildiğini anımsatan Küçükusta, ''Bugüne kadar 9-10 bin metre yükseklikte bulunan bu bulutlarının, atmosferin daha aşağı tabakalarına inmesi ve özellikle de asit yağmurlarına yol açması durumunda, tabiat ve insan sağlığı için ciddi bir tehlike yaratmasından endişe ediliyor'' dedi.
Küçükusta, kül bulutunda insan sağlığı bakımından tehlike oluşturan maddelerin, kükürt ihtiva eden sülfürik asit ve çapları 10 mikrondan küçük olan partiküller olduğunu belirterek, ''Bunlar solunum yoluyla akciğerlerin içlerine kadar girerek, daha çok solunum ve dolaşım sistemini etkilerler. 10 mikrondan büyük olan tanecikler ise ancak deri ve burun, boğaz gibi üst solunum yollarında zararlı etki gösterebilirler'' diye konuştu.
Ahmet Rasim Küçükusta, söz konusu atmosfer kirliliğinin tüm insanlara zarar verebileceğine, ama en çok ''bebekler, yaşlılar ile akciğer ve kalp hastalığı olanları'' olumsuz etkileyebileceğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
''Özellikle astım, KOAH gibi kronik akciğer hastaları, kalp yetersizliği ve hipertansiyonu olanların daha dikkatli olmaları gerekir. Kül bulutlarının insanların soluduğu havaya karışması durumunda ilk ortaya çıkacak olan belirtiler deri tahrişi, gözlerde sulanma, kızarma, burun akıntısı, genizde yanma, boğaz gıcık ve öksürük gibi belirtilerdir. Kirliliğin yoğun olması durumunda astım krizleri ve KOAH ataklarına bağlı solunum yetersizliği, kalp ve tansiyon krizleri ve bunlara bağlı ölümler de ortaya çıkabilir.''
-''MUTLAKA BURUNDAN NEFES ALINIP VERİLMELİ''-
Meteoroloji yetkililerinin, düzenli açıklamalar yaparak insanlar uyarması gerektiğini ifade eden Küçükusta, şu uyarılarda bulundu:
''Kül bulutlarının soluduğumuz havaya karışması söz konusu olduğundan, özellikle akciğer, kalp hastaları ile bebek ve yaşlılar açık havaya çıkmamalı.
Mutlaka dışarı çıkması gerekenler, dışarıda olabildiği kadar az kalmalı ve efor yapmaktan kaçınmalı.
Mutlaka burundan nefes alınıp verilmeli.
Dışarıda uzun zaman kalması zorunlu olanların, maske takmaları yararlı olabilir.
Ev ve iş yerlerinin havasının temiz olmasına özen gösterilmeli, seyahat ederken aracın camları mutlaka kapalı tutulmalı.
Kapalı mekanlarda hava temizleyici aletlerden de yararlanılabilir.
Akciğer ve kalp hastaları mutlaka ilaçlarını düzenli kullanmalı.''