Serdar Turgut, "çok okunma" üzerine çok çarpıcı bir analiz kaleme almış... "Köşe yazarının ölüsü makbüldür" deyip, bakın neler yazdı;
(...)
Her hafta en çok konuşulan yazar listelerinin bir numarasında daima o hafta başı belaya giren isimlerin yer aldığını görüyorsunuz.
(...)
Geçenlerde Yılmaz Özdil de tattı bu gururu, listenin başında yer aldı.
Ertuğrul Özkök, görevden alındığı hafta herkese fark atarak birinci oldu. Tamamen kovulmuş olsaydı eminim ki konuşulma rekorları kırardı biri.
Ben yayın yönetmenliğinden alındığımda bu olay hiç bir yazımın taşıyamayacağı bir rekora ulaştırdı beni. Müthiş konuşuldum ve görevden alınmamın acısını tam yaşayamadan en çok konuşulan yazar olmak başarımın keyfini çıkarmaya başladım.
Bugüne kadar sadece yazdığı yazının güzelliğiyle o listeye girebilen bir yazar zor bulunur. Haklarında seks kaseti yayınlanarak başları belaya giren yazar arkadaşlar, tutuklanıp hapishaneye yollanarak adından çok bahsettiren arkadaşlardan daha şanslılar diye tam düşünüyordum ki onların karıları aklıma geldi, vazgeçtim bu düşünceden.
(...)
Şimdi ben iddia ediyorum önümüzdeki günlerde ölecek olursam bir hafta sonra haftanın en çok konuşulan yazarları listesinin birinci sırasında mutlaka yer alırım.
Bu mesele reyting sistemlerinin ne kadar da yanlış olduğunu da ortaya koyuyor bence.
Reyting listelerinin başında yer alan programlar, muhakkak içlerinde bir skandal boyutu taşırlar. Reyting listelerinin başını çeken programlarda, ya büyük bir gaf ya seksüel bir boyut ya da bir grup insanı ayaklanacak kadar sinirlendiren bir unsur mutlaka vardır.