Bankaların konut kredisi faizlerini düşürmesiyle krizdeki durgunluğu indirim ve çeşitli kampanyalar ile aşmaya çalışan gayrimenkul sektörü, ''az da olsa'' yeniden hareketlilik yaşamaya başladı.
AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, 120 ay vadede konut kredisi faiz oranlarını bazı bankalar yüzde 1,50'nin altına çekerken, yüzde 1,44'e kadar düşüren banka da oldu.
Garanti Bankası Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Fuat Erbil, ekonomideki olumlu gelişmelere bağlı olarak faizleri aşağı çekmelerinin piyasada son birkaç haftada bir hareketlilik yarattığını, özellikle konut fiyatlarının bir miktar aşağı gelmesinden istifade etmek isteyen belirli bir kesim tüketicinin, yeniden konut satın almak için ''sıcak'' bakmaya başladığını ifade etti.
Erbil, ''Bu durum hacimlere de yavaş yavaş yansımaya başlıyor. Fakat bu yeni hacimler, sektörün geçmişte verilmiş kredi taksitlerinin geri ödemelerini hala karşılamıyor. Bu nedenle sektörün toplam rakamları da büyüme göstermedi'' diye konuştu.
Fonlama maliyetlerinin düşmesiyle birlikte konut kredisi faizlerinde de hemen hemen tüm bankaların indirime gittiğini, şu anda Garanti Bankası'nın indirimli ürününde uyguladıkları faiz oranının 60 ay vadede yüzde 1,41, 120 ay vadede ise 1,44 seviyesinde bulunduğunu bildiren Erbil, bu ayın ilk 3 haftasında Aralık 2008 toplamının üzerinde konut kredisi kullandırdıklarını kaydetti.
Erbil, global gelişmeler başta olmak üzere ekonomik ve politik gelişmelerin faiz oranlarının hangi yönde seyredeceğini göstereceğini, ancak bu oranlarda ciddi bir düşüş beklemenin doğru olmayacağını belirterek, müşterilerine, beğendikleri evi istedikleri fiyata buldukları ve bunu finanse edebildikleri takdirde beklemeden satın almalarını tavsiye ettiklerini söyledi.
''SEKTÖRÜN 2009'DA 40 MİLYAR TL SEVİYESİNE ULAŞACAĞINI ÖNGÖRÜYORUZ''
Ali Fuat Erbil, son zamanlarda yabancı merkez bankaları ve Merkez Bankasının faiz indirimleri, IMF programıyla ve cari açıkla ilgili olumlu gelişmeler, bono faizleri ve bankaların fonlama maliyetlerindeki hızlı düşüşle birlikte bankaların da tutsat (mortgage) faiz oranlarında belirli oranlarda indirim yaptığını anımsatarak, şunları kaydetti:
''Bu ekonomik gelişmelere bağlı olarak 2009 yılına olumlu bir başlangıç yapılmış oldu. Fakat Türkiye de yurt dışındaki gelişmelerden etkilenmeye devam edecek. Bu yılın ilk 3 ayının 2008'in son 3 ayı ile aynı seviyelerde geçeceğini öngörüyoruz. Sonraki dönemde ekonomik gelişmelerle beraber tutsat hacimlerinde de yeniden bir artış olmasını bekliyoruz. 2008 yılını 38 milyar TL seviyelerinde kapatan tutsat sektörünün, bu yılın sonunda yüzde 5-6 büyüyerek 40 milyar TL seviyelerine ulaşacağını öngörüyoruz. Özellikle yılın ikinci yarısından sonraki trende daha iyi bakmak lazım.''
''OCAK AYI KULLANDIRIMLARIMIZ ARALIK AYINA GÖRE ÇOK DAHA YÜKSEK''
Akbank Bireysel ve Şirket Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge de, konut kredilerini aralık ayında ''ilk düşüren banka'' olarak Akbank'ın, bu anlamda sektöre öncülük yaptığını, faiz indiriminin ardından aralık ayının son haftasından itibaren başvuru adetlerinde hissedilir bir artış gözlemlediklerini, konut sektörü temsilcileri ile görüşmelerinde de satışların artış trendine girdiği bilgisini aldıklarını söyledi.
Tözge, faiz indirimini aralık ayının ortalarında gerçekleştirdiklerini ifade ederek, ''Bu tarihten önce çok sınırlı bir talep söz konusuydu. Aralık ayı sonlarında gelen başvuruların kullandırıma dönmesi de ocak ayında gerçekleştiği için ocak ayı kullandırımlarımız aralık ayına göre çok daha yüksek gerçekleşiyor'' diye konuştu.
Son 2 ayda sert bir şekilde düşen ve son 2,5 yıldaki dip seviyelere gerileyen faizin bundan sonra daha temkinli bir seyir izlemesinin beklenebileceğini kaydeden Tözge, Akbank'ın, konut kredisinde her zaman piyasada ''en düşük faiz oranını sunan'' bankalar arasında yer aldığını, piyasa faizlerinde bir düşüş olması durumunda konut kredisi faizlerinin de bu paralelde revize olacağını belirtti.
Bugün pazardaki en düşük faiz oranını sunan bankalardan biri olarak faiz oranlarının yüzde 1,49 olduğunu, müşterilerinin, peşin komisyon ödeyerek indirimli faiz oranlarından da yararlanabildiğini hatırlatan Tözge, bir soru üzerine, şu görüşleri dile getirdi:
''Faiz indirimiyle birlikte konut kredileri kullandırımımızda bir canlanma görülse de, canlanmanın sınırlı kaldığını söyleyebiliriz. Bunun nedeni de, tüketicilerin piyasadaki değişimlere tepkisinin bir miktar gecikmeli gelmesi olarak açıklanabilir. Konut fiyatlarındaki ciddi fırsatların, düşen faiz oranları ile birleşerek tüketicinin dikkatini çekmesini ve önümüzdeki günlerde piyasada daha fazla bir canlanma yaratmasını bekliyoruz.''
Galip Tözge, Akbank'ın konut kredilerinde ''lider bankalardan biri'' olarak konut pazar payını artırmayı hedeflediğini de kaydetti.
''FAİZ İNDİRİMLERİ YAKIN ZAMANDA KREDİ TALEPLERİNE YANSIMAYA BAŞLADI''
ING Bank Konut Finansmanı Genel Müdür Yardımcısı Özgür Öztürk ise, özellikle 2008 Aralık ayı içerisinde son birkaç çeyrek döneme kıyasla ülke genelinde en durgun dönemini yaşayan konut talebinin, ocak ayı ile birlikte hareketlenmeye başladığını ifade ederek, ''Ancak bu hareketlilik hala temkinli ve sınırlı olduğu için bankaların istediği seviyede değil. Diğer taraftan bu talebin önümüzdeki dönemde kademeli olarak artacağını düşünüyoruz. Aynı süreç bankamız için de geçerli. Son iki aylık süreç içerisinde yapmış olduğumuz faiz indirimleri de yakın zamanda kredi taleplerine yansımaya başladı'' diye konuştu.
Öztürk, bu ayın rakamlarına bakıldığında, faizlerin düşen trendde ve taleplerin hareketli olmasına bağlı olarak kullandırımlarında aralık ayına göre artış olduğunu gözlemlediklerini, önümüzdeki aylarda da bu artış trendinin devam edeceğini beklediklerini dile getirerek, faiz oranlarının küresel ya da ülke çapında beklenmedik olumsuz gelişmeler yaşanmadığı sürece piyasa faizlerine paralel şekilde hareket edeceğine inandıklarını kaydetti.
Piyasa faizlerinde yaşanması muhtemel düşüşlerle birlikte konut kredisi faizlerinde de bir miktar düşüş yaşanabileceğini belirten Öztürk, ''Konut satın alma, hem karar verme hem de yatırım anlamında önemli bir karar olmasından ötürü belirsizliklerin arttığı dönemlerde çok çabuk etkilenen ve piyasalardaki düzelmeyle beraber zamanla açılan bir durumda olmasından dolayı 2009 yılı ikinci yarısında ertelenmiş taleplerin de etkisiyle hareketlenmesini, 2010 yılında ise daha da canlanmasını bekliyoruz'' şeklinde konuştu.
Bu yıl ING Bank'ın konut kredilerinin bireysel krediler içindeki payının azalmasını beklemediklerini ifade eden Öztürk, şöyle devam etti:
''Hatta tam aksine, konut kredileri, uzun dönemli ve verimli müşteri ilişkisi sağlaması bakımından bankamızın bugün çok önem verdiği, gelecekte de çok önem vermeye devam edeceği bir ürün. Dolayısıyla ING Bank olarak 2008 yılı içerisinde, bu konuya verdiğimiz önem doğrultusunda konut kredilerine odaklanabilmek amacıyla yeni bir yapılanmaya gittik. Bu yapı içerisinde emlakçı ağı, konut projeleri, internet, call center gibi tüm başvuru kanallarını en etkin bir şekilde kullanmayı planlıyoruz. 'Gücüne Güç Katar' sloganımıza uygun olarak, müşterilerimizin bize ihtiyaç duydukları anda ve yerde onların yanında olmayı, her şekilde desteklemeyi planlıyoruz. Bu yaklaşımımızla da ING Bank'ta konut kredilerinin önemini sürekli arttırmayı planlıyoruz.
Ekonomik ortam olarak, birçok belirsizlikle girdiğimiz 2009'un, küresel ekonomilerde alınan tedbirlerin de etkisini göstermesi, bugüne kadar alınan ve önümüzdeki dönemde birçok ekonomik aktör tarafından alınmaya devam edecek tedbirlerle özellikle yılın ikinci yarısından itibaren kademeli bir toparlanma olmasını ve genel olarak talep artışı yaşanmaya başlamasını bekliyoruz.''