Komünist ve ulusalcıların buluştuğu nokta!

Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Milletvekili Nevzat Pakdil ile Kürt aydın ve Star gazetesi yazarı Orhan Miroğlu, Gazeteci- Yazar Aslan Değirmenci’nin Kanal 5’de hazırlayıp sunduğu ‘Son gündem’ programının ko

 

Kürt aydın ve Star gazetesi yazarı Orhan Miroğlu, “Çözüm olacaksa eğer AK Parti eliyle olmasın istiyorlar. Burada bir çekememezlik söz konusu” dedi. İmralı tutanaklarının medya’da yer almasını ise Miroğlu, “Psikolojik harp” olarak yorumladı. Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Milletvekili Nevzat Pakdil ise, “Millet AK Partinin samimi yaklaştığını düşünüyor. Birileri bu samimi yaklaşımı provoke etmek istiyor. Geldiğimiz noktada ‘Sosyalisti, Komünisti, Milliyetçisi, Maocusu’ bir anda birleşip ulusalcı oldular. Bu yaklaşıma mantık vermek güç” diye konuştu.

Kürt aydın ve Star gazetesi yazarı Orhan Miroğlu, “Başkanlık sistemi gelirse başbakanın tek adam olacağı ifade ediliyor. ‘Başbakan, başkan olmasın. Bu ülkede çözüm olmasın’ mantığı ile yaklaşıyorlar. Çözüm olacaksa eğer AK Parti eliyle olmasın istiyorlar. Burada bir çekememezlik olduğunu görüyoruz” dedi.

KORKU SALMA ÇABASI
“Çözüm eğer başarısız olursa çok kan akar” gibi ifadeler kullananlar olduğunu vurgulayan Orhan Miroğlu, şunları söyledi: “’Alışveriş merkezlerinde bomba patlayacak’ diyerek topluma korku salınmaya çalışılıyor. Çözüm akamete uğrasa bile AK Parti demokratik adımlarına devam edecek. BDP siyasete devam edecek. Çözüm olmazsa kıyamet kopacak diye bir şey söz konusu olamaz. Hükümet süreci yenilgi veya galibiyet düşüncesi ile yürütmüyor. Ergenekon sürecinde itibarsızlaştırma yapıldığı gibi bugün de Kürt sorunun çözülmemesi için de aynısı yapılıyor.”

PSİKOLOJİK HARP
İmralı belgelerinin basına sızdırılarak Başbakan ve hükümete karşı bir itibarsızlaştırma amaçlandığına vurgu yapan Miroğlu, “Bu bilgilerin servis edilmesi ile bazı kişi ve kurumlar hedef gösterildi. Başta başbakan olmak üzere bazı cemaatler hedefe konuldu. Haber yayınlandıktan sonrada bir kısım medyanın da bunların peşine takılarak olumsuz haberler yapmaları haklılığımızı gösteriyor. Yapılan servis ile süreç provoke edilmek isteniyor. Bu haberin ardından “Öcalan’ın zihniyet dünyasını öğrendik” diyenlere yazık diyorum. Kaç yıldır zihniyet dünyasını öğrenemeyenler üzülüyorum. 33 askerin şehit edildiği tarihten bu yana baktığımız zaman medyanın tavrını görüyoruz. Birileri psikolojik bir harp yönetiyor, Medya buna ön ayak oluyor” dedi.

GAZETECİLİKLE ALAKASI YOK
Sızdırılan İmralı belgelerinin manipülasyona yönelik olduğunun altını çizen Miroğlu, “Bir gazetenin temsilcisi Esed’i ziyaret ederek ne yapmak istedi ise, şimdi de süreci bozmak için başka bir yayın organı onu yapıyor. Amaç, hedef saptırmak… Basına servis edilen tutanakların gazetecilikle alakası yok. Muhabire yakın çevreler tarafından servis edilmiş o da yayınlamıştır. Bu bir başarı değil” şeklinde konuştu.

MUHALEFET YAN ÇİZİYOR
“Daha öncesinde CHP bizim çözüm planımız var. Destek vereceğiz derken, bugün yan çiziyor” diyen Miroğlu, şunları söyledi: “İmralı bu süreci bir statü meselesi olarak görüyor. Süreç içerisinde bir müzakere yok. Tarihsel bir zorunluluk olarak görülüyor. Türkiye kendi gücü ile hem yurttaşımız olan hem de yurtdışındaki Kürtleri kapsayan bir çözüm iradesi ortaya koydu. Yapılan araştırmalar hükümetin büyük oranda desteklendiğini gösteriyor. Daha öncesinde projeleri olduğunu dile getiren muhalefet bugün geldiğimiz noktada çözüm üretmekten çok uzak. Bunu Kılıçdaroğlu’nun sözlerinde görüyoruz. Çözüm olmasından korkan bir muhalefet var. Muhalefet şimdilerde, ‘çözüm olmasında ne olursa olsun politikası’ yürütüyor.”

HEPSİ ULUSALCI OLDU
Türk Parlamenterler Birliği Başkanı ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Milletvekili Nevzat Pakdil ise, “Millet oyunu AK Partiye vererek güvenini ortaya koydu. Millet AK Partinin samimi yaklaştığını düşünüyor. Birileri bu samimi yaklaşımı provoke etmek istiyor. ‘Sosyalisti, Komünisti, Milliyetçisi, Maocusu’ bir anda birleşip ulusalcı oldular. Bu yaklaşımı anlamak gerçekten güç… Bunların düşüncesi istemezük mantığı üzerine kurulmuş” şeklinde konuştu.

SOSYAL, SİYASAL, POLİTİK SORUN
Terörün kapsamlı bir sorun olduğunu belirten Pakdil, “Her alanda kapsamlı bir çalışma yürütülüyor. Bu sorun sadece terör değil. Bu sosyal, siyasal, politik sorun. Birileri bu sorun ile toplumu birbirine düşürmek istiyor. Ticari çıkar peşinde olanlar var. Onların oyunlarını bozmak zorundayız. Bu nedenle herkesin bu çözüm sürecine destek vermeli” dedi.
HAZIMSIZLIK YOK
Pakdil, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Türkiye’de yıllardır çatışma var. Önce sağ, sol çatışmaları oldu. Daha sonrada PKK başladı. Toplumun birbirine karşı bir hazımsızlığı yoktur. Millet artık bu sorundan yoruldu. Bütün kesimden insanlar çözüm isterken biz bu sorunlara sessiz kalamayız. Bunun için çözüm süreci kararlılıkla devam ediyor.”

ATEŞE ODUN ATIYORLAR
Çözüm sürecinde herkese görev düştüğünü belirten Pakdil, “Medya’ya, kanaat önderlerine, siyasetçilere görev düşüyor. Elinize geçen her bilgiyi pervasızca savurmamızın hiçbir şekilde sürece katkısı olmaz. Bir olay gerçekleştiği zaman derinlemesine incelemek yerine, üzerine durmadan yorum yapıyoruz. Bir taraftan odun atıp bir taraftan da üflemekle sorunlarımızı çözemeyiz. Türkiye geçmişinde yanan ateşi söndürmek zorundadır. Kıyamet korkuları ile bir yere varılmaz. Bir sorun üzerine gidildiği zaman hemen topluma korku salıyor, güvensizlik havası oluşturmaya çalışıyorlar. Bizler artık ayrışmayı değil birleşmeyi benimsemeliyiz” şeklinde konuştu.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Perde Arkası Haberleri