CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün “Türkiye’de orduyu geriletmek, ABD’nin çıkarlarını korumak için medya yapılanmasına ihtiyaç var. Erdoğan’dan gereğinin yapılacağının teyidi alındı” içerikli 6 Haziran 2003 tarihli bir WikiLeaks belgesi göstererek, “Kendi ülkesinin çıkarlarını korumayan adama ‘Hain’ denir. Bu belge doğru mudur?” diye sormuştu.
Ankara'da siyasetin nabzını yükselten belgelerle ilgili çarpıcı ayrıntılara ulaşıldı. Hürriyet gazetesi Kılıçdaroğlu'nu zora sokacak bir haberle okurların karşısına çıktı. Habere göre Kılıçaroğlu'nun referans verdiği ifadeler orjinal metinde yok. Gazete ayrıca metnin yer aldığı sitenin ve belgeleri aramada yardımcı olacak başka bir sitenin adresini de verdi.
6 Haziran 2003 tarihli “Ordu ve hükümet hem kendi içinde hem birbiriye zorluk yaşıyor” başlıkla belgenin orijinalinde şu ifadeler yer alıyor.
KILIÇDAROĞLU'NUN OKUDUĞUNDAN ÇOK FARKLI
Yüksek rütbeli generallerin Özkök’ün daha sabırlı ve mantıklı tavrına itirazları bitmiyor. Savunma ve ulusal güvenlik alanındaki kaynaklarımız Özkök’e karşı olan 7 generali Orgeneral Aytaç Yalman, Jandarma Komutanı Şener Eruygur, Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hurşit Tolon, İkinci Ordu Komutanı Orgeneral Fevzi Türkeri ve Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç olarak tanımladı.
Yaşar Büyükanıt ise (kaynaklarımıza göre) ikili oynuyor. Ancak Büyükanıt’ın 29 Mayıs’ta İstanbul’da verdiği bir konferansta kullandığı Amerikan karşıtı ifadeler bu grupta tasnif edilmesi ihtimaline ağırlık kazandırıyor. Bu grubun sürükleyici gücü tartışma konusu olmaya devam ediyor. Üç kaynağımızın bize ayrı ayrı anlattığına göre, bu gruptaki generaller Özkök’e bir muhtıra vererek ya istifa etmesini ya da onların görüşüne uygun davranıp, Ak Parti’ye karşı sertleşmesini talep edecekler.
Büyükelçi Pearson’ın Türkiye’den ayrılmasından bir hafta sonra 31 Temmuz 2003’te Başmüsteşar Robert Deutsch, Türkiye’nin Irak’a asker göndermesi ile ilgili şöyle bir kripto geçti: “AK Parti hükümeti, Erdoğan’ın modus vivendi bulduğu Genelkurmay Başkanı Özkök’ün, ağustos ayında orduda liderlik pozisyonlarına benzer bakış açısına sahip generalleri atayıp atayamayacağını görmek istiyor. Kısacası şu anda hamle sırası Türkiye’de... Fakat Türkiye ile askeri olmayan alanlarda ve PKK/KADEK meselesinde işbirliği havasını artırarak (Irak’a) askeri katkıyı artırmaya ikna edebiliriz.”
ÖZKÖK BAŞARISIZ OLDU
Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök (gazetecilere yaptığı açıklamalarla), AK Parti’yi anti-laik uygulamalara karşı uyarırken bir yandan da yüksek rütbeli generaller arasındaki anlaşmazlığı dindirmeye çalıştı. Ancak her iki amacında da başarısız oldu. Ordu ve Ak Parti’nin hem birbirleriyle hem de kendi içlerindeki gerginlik artıyor. Fakat ordu içindeki mevcut grupların hükümeti değiştirmek için darbe girişiminde bulunma ihtimali olduğunu düşünmüyoruz.
AYDINLIK GAZETESİNİN ÇEVİRİSİYMİŞ
Kemal Kılıçdaroğlu’nun basın toplantısında kullandığı ifadeler Oda TV davası sanıkları Barış Pehlivan ve Barış Terkoğlu’nun yazdığı “Sızıntı” isimli kitapta aynen yer alıyor. Yazarlar Milliyet Gazetesi'ne Kılıçdaroğlu’nun dile getirdiği ve kitabın 178. sayfasında yer alan Wikileaks belgesini 24 Mart 2011 tarihli Aydınlık gazetesinden alıntı yaparak yayınladıklarını söyledi. Fakat Aydınlık’taki çeviri de belgenin orijinaliyle uymuyor.
KILIÇDAROĞLU NE OKUMUŞTU?
CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisinin Parti Meclisi, Yüksek Disiplin Kurulu ve TBMM Grubu Ortak Çalışma Toplantısı'nda şu metni okumuştu:
"Generaller için söylüyor: AKP'den seçilmiş Recep Tayyip Erdoğan'ın davranışlarından büyük rahatsızlık duymaktalar. Erdoğan çok güçlü bir müttefikimizdir. Generallerin bu tutumu ABD menfaatlerinin korunması açısından engelleyicidir. Orgeneral Hilmi Özkök'ün sadakatli duruşu sahiplenilmelidir. Muhalif orgeneraller, Özkük'ün çizgisine itiraz etmektedirler. Erdoğan kendisine desteğin devamı halinde, ABD'nin bir müttefiki olarak, Ortadoğu ve Irak dahil olmak üzere, Türk hava sahasını, kara ve demiryollarını, Mersin ve İskenderun Limanları'nı kullanımımıza açacağını taahhüt etmektedir. Ancak Türk ordusundaki üst rütbeli subaylar tarafından sürekli engellenmek istenmekteyiz. Bu bakımdan değerlendirildiğinde, güçlü bir medya grubunun oluşturulmasına acilen ihtiyaç duyulmaktadır. Bu konu Erdoğan ile paylaşılmış olup, gereğinin değerlendirileceği hakkında olumlu değerlendirmelerin yapıldığı ve yapılacağı teyidi alınmıştır."