DSP Genel Başkanı Masum Türker, eski başbakanlardan rahmetli Bülent Ecevit'e bir zamanlar hakaret edenlerin şimdi kasketini giydiğini söyledi.
Türker, partisinin kuruluşunun 25. yıl dönümü dolayısıyla partililerle Anıtkabir ile Bülent Ecevit'in mezarını ziyaret etti. Daha sonra İçkale Otel'de düzenlenen DSP Parti Meclisi toplantısında, Türker ve parti yetkilileri, üzerinde 'Yeniden DSP, Yeniden İktidar' sloganı ile Türkiye, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve DSP'nin bayrağının bulunduğu pastayı kestiler.
"DSP'yi yaşatacağız ve halkın 'Yeniden DSP' diyeceği gün, Bülent Ecevit'in fikirlerini iktidara getireceğiz." diyen Türker, hedeflerinin iktidar olduğunu belirterek, Bülent Ecevit'e hakaret edenlerin, onu cemaatçilikle suçlayanların, 'Demokratik Solcu' kavramını görmezlikten gelenlerin tavır değiştirdiğini ifade etti. Türker, şöyle devam etti:
"Uzun yıllar size hakaret eden, sizi cemaatçilikle suçlayan, 'Demokratik Solcu' kavramını görmezlikten gelenler maalesef şimdi kasketinizi giyinip size sahip çıkmak istiyorlar ve hiç ağzına almadıkları 'Demokratik Solcular' hitabını konuşmalarında kullanmaya başladılar. Biz buna seviniyoruz. Demek ki 25 yıl önce siz haklıydınız, sizin peşinizden giden bizler haklıyız. İktidar yolunda yürüyebilmek için sizin varlığınızdan medet umuyorlar. Ben sizin huzurunuzda onlara sesleniyorum, yalnız sözlerden medet ummak yeterli değil. İstiyorlarsa onlara Demokratik Solculuk'un ne olduğu konusunda yardımcı oluruz. Demokratik Solculuk'la ilgili neler yapılması gerektiği konusunda yardımcı oluruz. Çünkü biz kendi düşüncelerimizin toplumda yayılmasından, Ecevit'imizin düşüncelerinin yayılmasından mutlu oluruz."
Ecevit'e sonradan sahip çıkmaya çalışanların 'yapmacık' bir tavır içinde olduğunu savunan Türker, DSP yaşadıkça Bülent Ecevit'in düşüncelerinin de yaşamaya devam edeceğini vurguladı. Ecevit'in kasketine sığınan anamuhalefet partisine, iktidar partisinin Ecevit üzerinden dil uzattığını ileri süren Türker, "Bunları ibretle izliyoruz. Kendilerini İslamiyet'e adamış gösteren bu insanların, vefat eden insanlar aleyhinde konuşmasının, İslamiyet'te olmadığını da bilmeleri gerekir." dedi.