ABD'li gazeteci ve eski istihbaratçı Wayne Madsen'in Norveç Katliamıyla ilgili oraya attığı bir iddia, kanıt niteliğinde yeni bulguların ortaya çıkmasıyla büyük tartışma başlattı. Madsen, saldırının ardında İsrail'in olduğunu, saldırgan Breivik'in Mossad'a çalıştığını öne sürüyor. Ölüm adası Utoya'da, saldırıdan bir kaç gün önce çekilen bir fotoğraf ise tartışmanın fitilini ateşleyen kare oldu. Fotoğrafta, gençlerin taşıdığı bir pankartta "İsral'e boykot" yazıyor. İddiayla ilgili soruları yanıtlayan kaynaklar ise iktidardaki İşçi Partisi'nin gençlik kolları kampının İsrail karşıtı propagandanın yürütüldüğü ve Filistin'e destek toplantılarının yapıldığı bir merkez haline dönüştüğünü doğruladı.
İSRAİL ŞİRKETLERİNİ FONDAN ÇIKARTTI
Norveç ile İsrail arasında ipleri kopma noktasına getiren süreç, Norveç'in 19 Temmuz'da Filistin'i tanıyan ilk Avrupa ülkesi olacağını deklare etmesiyle başladı. Filistin özerk yönetimine doğrudan yardımları başlatan ilk batılı ülke konumundaki Norveç, Avrupalı ülkelerin boykotuna rağmen Filistin'e 20 milyon dolar yardımda bulundu. Ankara'yı ziyaret eden Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas'ın Avrupa gezisinin ikinci durağı ise Oslo oldu. Abbas'ın ziyareti Filistin-Norveç işbirliğinin önemli bir işareti sayılırken aynı gün Filistin'in Norveç'teki temsilcilik düzeyi diplomatik misyona yükseltildi. Geçtiğimiz yıl ise hükümet yönetimindeki yardım fonu, Doğu Kudüs'te yerleşim yeri inşa eden iki İsrail şirketini fondan çıkarmıştı.
EN BÜYÜK TEHDİT ANTİ-SİYONİZM
Kendisini, 'İslam ve Marksizm karşıtı bir Hristiyan nasyonalist' olarak nitelendiren saldırganın İsrail hakkındaki görüşleri ise, saldırıdan 6 saat önce internete yaydığı bin 500 sayfalık günlüğünden açıkça okunuyor. Norveçli Breivik siyonizm hakkında şu ifadeleri kullanıyor: Almanya ve Avrupa'daki Yahudiler vefasız mı? Evet. Siyonizm-nasyonalizm karşıtı liberal Yahudiler bugün hem İsrail'in hem bizim bir numaralı düşmanımız. Bu nedenle, İsrail'le, İsrailli siyonist kardeşlerimizle birlikte anti-siyonizme karşı savaşmalıyız. Muhafazakar Yahudiler Avrupa'nın sadık dostlarıdırlar ve ödüllendirilmeleri gerekir... Nazi eğilimli gençler çok kültürlüğü savunan Yahudilerle, muhafazakar, Müsümanları İsrail'den temizlemeye çalışan Yahudileri birbirine karıştırmamalı..."
TEK BAŞINA YAPMIŞ OLAMAZ
Breivik polis ifadesinde saldırıyı tek başına planladığını söylemesine rağmen önceki günkü ilk duruşmasında "arkasında iki hücrenin" daha bulunduğunu belirtmişti. Yabancı basın da Avrupa'nın farklı ülkelerinde faaliyet gösteren ve Mason bağlantıları bulunan "tapınak şövalyeleri" isimli bir örgütten söz ediyor. Terör uzmanları Oslo'daki patlamaların araç sistemi kullanılan bombalarla gerçekleştirildiğine dikkat çekerek bu sistemin bir kişi tarafından kurulmasının imkansız olduğunu ve yöntemin, başta Mossad olmak üzere istihbarat servislerinin kullandığı bir yöntem olduğunu belirtiyor.
Avrupa şapkayı önüne koydu
Norveç'teki saldırının İslam karşıtı bir "batılı" tarafından düzenlenmesi, ABD'nin yaydığı ve Avrupa'nın beslediği İslam korkusunun (İslamafobia) belki de ilk kez ciddi anlamda tartışılmasını sağladı. İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Norveç'teki saldırıların çok kültürlülüğe, dini çeşitliliğe karşı duyulan nefretin ve hoşgörüsüzlüğün sonucu olduğunu belirterek, İİT'nin bugüne kadar sürekli olarak bu konuda Avrupa'ya seslendiğini hatırlattı. Norveçli saygın gazetecilerden Oystein Heggen ise toplumun bundan böyle İslam hakkındaki "kuşkularının" daha da azalacağını belirtti. Öte yandan Avrupa'da ırkçılık ve yabancı düşmanlığıyla mücadele için somut önlemler almayı ihmal eden Avrupa Birliği, tüm dünyayı şoke eden Norveç saldırılarının ardından aşırı sağ tehditlerle ilgili ortak çalışma kararı aldı.