Bilge Köyü katliamının davasında görevli olan Çorum Barosu avukatlarından Eşref Kaya’dan alınan bilgilere göre, duruşmada yaşanan ilginç anlar ve ifadeler şöyle: Olayın tamamıyla namus davası olduğunun altını ısrarla çizen Mehmet Ç., “Hakim bey olay tamamen namus cinayetidir. Ben burada cinayetin neden kaynaklanarak işlendiğini açık açık söylüyorum, ancak bir türlü bunu kimseye inandıramıyorum. Ben bir gün tahliye olacağım ve bu
söylediklerimi size ispatlayacağım. Yani dışarı elbette çıkacağım. Allah kimsenin yüzüne kapı kapatmaz” dedi. Mahkeme Başkanı Turgut Bayraktar ise, “Nereye çıkıyorsun” diyerek tepki gösterdi. Mehmet Ç., “Beni kahreden bir başka konu ise, Fesih Çelebi’yi öldürmeye öldürdüm. Ancak, Fesih Çelebi’yi
öldürdükten sonra ciğerini söküp yiyemedimya o beni kahrediyor. Karımla ilişkiye giren kişiyi öldürmek yetmez, şu an karşımda olsa onun ciğerlerini, kalbini sökerim, kafasını parçalarım” dedi.
“İMAMA ÜZÜLDÜM”
Habertürk'ün haberine göre;Mehmet Ç., en çok imamın öldüğüne üzüldüğünü belirterek, “İmamın öldüğünü daha sonra öğrendim ve çok üzüldüm. Diğerlerine asla acımıyorum. Şu an imamın yakınları bana gelsinler, 10 çocuğum var, hepsini vermeye
hazırım” diye konuştu.
“EŞİM İTİRAF ETTİ”
Duruşmada konuşan Mehmet Ç, eşinin Fesih Çelebi ile ilişkisini O.Ç.’nin söylediğini, ancak kendisinin buna inanmak istemediğini belirterek, “Bir gün
evde oturuyordum, Fesih Çelebi ile aramızda bir duvar var ve o duvardan tık tık ses geldi. Eşimin sesten rahatsız olduğu yüzünden belliydi. Eşimi sıkıştırdım ve eşim korkarak olup biteni bana anlattı. ‘Fesih beni tehdit ediyor, onunla uzun süredir ilişkiye giriyoruz’ dedi. Ben de olayı teyit etmek için evin ahırına saklandım. Fesih Çelebi ile eşim buluştu, ben olaya şahit oldum, çünkü konuşmaları ilişkiye girdiklerini gösteriyordu” dedi.
HAMİLE KADINA ATEŞ
Şikâyetçilerden bir kadın, “Ben kadınların bulunduğu odadaydım, birden kapı açıldı ve içeriye Şıh Mehmet’in kardeşi A.Ç. girdi. Elindeki silahı doğumuna 5 ya da 6 gün kalan hamile kadının üzerine doğrulttu ve peş peşe karın bölgesine ateş etti. Odada bulunanların hepsi öldü, ben yaralı kurtuldum” dedi.
“NAMUS DEĞİL, TERÖR”
Şikâyetçilerden biri ise, olayın namus meselesi değil, terör meselesinden
kaynaklandığını savunarak, “Cinayet namus cinayeti değildir. 1994’te köye terör saldırısı gerçekleşmiştir ve bu saldırı sonrası 4 terörist ele geçirilmiş, bu olayın gerçekleşmesinde Mehmet Ç.’nin de parmağı olduğu tespit
edilmiştir. Köyümüzdeki katliamdan 15 gün önce de bu olayda ölenleri mensubu olduğu 15 ailenin reisleri konuyla ilgili toplantı yaptı, Mehmet Ç. ile ilgili değerlendirme yapıp karar vereceklerdi.Mehmet Ç., heyetin bu toplantısını
öğrenmiş ve böyle sinsice bir plan yapıp katliamı gerçekleştirmek için karar almıştır. Olayı kapatmak için böyle bir eylem yaparak acımasızca insanları
öldürmüştür” dedi.