Atila Altuntaş/STOCKHOLM
Konferanstan önce okulu gezen ve yetkililerden bilgi alan Kaplan, okuldan çok etkilendiğini belirterek, böyle kaliteli bir okul açmaya vesile olan herkese teşekkür etti.
Okula giden çocukların aileleri ve gurbetçi vatandaşlarımızın hazır bulunduğu konferansta konuşan Kaplan, ‘’beni buraya davet ettiğiniz için teşekkür ederim. Biz Türk toplumu olarak buradayız, niye buradayız? Amacımız ne? Öncelikle bunları kendimize sormalıyız. Daima diyalog içinde olmalıyız, sadece kendimizle değil tüm guruplarla, tüm insanlarla diyalogu açık tutmalıyız’’ diye konuştu.
İsveç’te yaşayan Türk toplumunun başta siyaset olmak üzere birçok konuda aktif olmadığına, pasif kaldığına dikkat çeken Türk asıllı milletvekili, ‘’ Biz bu topluma katkıda bulunmalıyız, sadece kendimize değil, genel anlamda faydalı olmalıyız. Bizim burada yaşayan insanlarımız;’İsveç’te sistem oturmuş, kim gelirse gelsin bu sistem değişmez’ diye düşünüyorlar ve katılımcı olmadan bu toplumda yaşamaya çalışıyorlar. Ama bence yanlış düşünce. Danimarka’ya bakın! 80’ler de göçmen hakları, İsveç gibi çok ilerdeydi şimdiki duruma bakın! Göçmenlerin birçok hakkı kısıtlandı ve kısıtlanmaya devam ediyor. Geçenlerde tüm dünya’nın tepkisini çeken İsviçre’de ki minare yasağı, Avrupa’nın göbeğinde en çağdaş ülkelerden biri minare yasaklayabiliyor. Bu örnekleri göz önüne alarak ‘İsveç sistemi kesinlikle değişmez’ demeyelim. Bir gün burada da değişebilir. Bu sistemin devam etmesini ve daha iyeleştirilmesini istiyorsak Türk toplumu olarak başta siyaset olmak üzere her alanda katılımcı olmalıyız ve bu topluma katkıda bulunmalıyız’’ dedi.