Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), ´´Yabancı Dil Öğretiminin Geliştirilmesi Projesi´ ile İngilizce öğretiminde yeni bir sisteme geçmeye hazırlanıyor. İngiliz öğretmenler getirilmesi, ´´English cafe´´ler açılması, popüler çizgi filmlerin ve programların televizyonlarda altyazılı yayınlanması gündemde. 5 yıl süreli ve yaklaşık 1,5 milyar TL´ye mal olacak projeyle 4 yıl içinde 40 bin İngilizce öğretmeni alınması, derslerde hafta sonu ve yaz tatillerinde yabancı ve Türk İngilizce öğretmenlerinin birlikte çalışması öngörülüyor.
Bu proje misyonerleri eğitim yuvalarımıza sokmak için geliştirilen projenin bir parçasıdır. Öncelikle Türkiye´de görev bekleyen binlerce öğretmen dururken ve kendi içerisinde ihtiyaç karşılama olasılığı varken 40 bin öğretmenin ithal ediliyor olması acizliktir. Üniversitelerimizde yetişen binlerce öğretmen okullarda görev yapacak yeterliğe, kapasiteye sahip değiller mi diye düşünüyoruz? İş bekleyen binlerce öğretmen adayı ne güne duruyor diye soruyoruz? Ülkemizde insan neslinin ya da öğretmenlerin soyu kesildi mi acaba diye düşünüyoruz? Bir başka ayrıntı ise Türkiye´de eğitim üzerinde AB´nin ve ABD´nin bir takım projeleri bulunmaktadır. Türkiye´de gençlerin manevi değerlerden uzaklaşması için bir takım çalışmalar yapılmaktadır. Her şeye rağmen mevcut eğitim kadrosu müspet durum sergilediği için istediklerini yaptıramıyorlar. Belli ki bu ithal öğretmenlerle bunu gerçekleştirmek istiyorlar. Beyinleri tahrip edip geçlerimizi ve çocuklarımızı ifsat edecekler. En iyi niyetle bile çocuklarımız o Hıristiyan öğretmenlerin terbiyesine bırakılacakları için doğal etkileşim sonucu Hıristiyanlık propagandası kendiliğinden yapılmış olacak. İşte bu yüzen ithal öğretmenler projesini misyoner çalışmasının bir parçası olarak görüyoruz. Evet, bu aslında bir misyonerlik faaliyetidir. English Cafelerde, okul içinde ve dışında, hafta sonu ve yaz tatillerinde kaynaşma ve eğitim adı altında misyonerlik faaliyetine zemin hazırlanmasından ciddi anlamda endişe duyuyoruz. Türkiye´deki insanları manevi değerlerinden uzaklaştıracaklar. Cumhuriyetin ilk yıllarında da böyle bir uygulama yapıldı bunlar o dönemde de çok ciddi görevler yaptılar. Bu projeyle ilk projeyi daha etkin hale getirmeye çalışacaklar. Bizim kuşkumuz misyonerler olarak Türkiye´ye gelecek ve Türkiye´yi Hıristiyanlaştırıp, Ilımlı İslam adına milletimizin maneviyatını zedeleyecekler. Bu projenin gerçekleşmesinin doğuracağı vahim sonuçlar iyi hesap edilmeli, yabancı dil öğrenimi için kökü dışarıda olmayan millî projeler üretilerek hayata geçirilmelidir.
Şuurlu Öğretmenler Derneği Samsun Şubesi olarak bir milletin kendi çocuklarını başka bir milletin öğretmenlerinin eliyle yetiştirmek istemesi ancak bir sömürge anlayışıyla mümkün olacağını biliyoruz. Gençlerimizi ve çocuklarımızı kendi milli manevi değerlerinden uzaklaştıracağına inandığımız ithal öğretmen projesinin toplumsal yapımızda da telafisi çok zor zararlara neden olacağı kesindir. Ülkemizin geleceği açısından son derece tehlikeli gördüğümüz bu projeden bir an önce vazgeçilmesini istiyoruz.