İsveç'te Esad Coşan Hocaefendi yâd edildi

İlim, fikir ve gönül önderlerinden Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan Hocaefendi, doğumunun 74. hicri yıldönümünde dualarla İsveç'te anıldı...

Ramazan Kerpeten/Stockholm

İki “Peygamber Vârisi” Stockholm’de yâd edildi 

İki “Peygamber Varisi” Mehmet Zahit Kotku Hazretleri ve Prof. Dr. Mahmut Esad Cosan Hocaefendi; 31 Ocak Pazar akşamı İsveç’in başkenti Stockholm’de sevenlerince yâd edildiler.

Avustralya’da 2001 tarihide geçirdiği elim trafik kazası sonucu hayatını kaybeden ilim, fikir, gönül adamı Prof. Dr. Mahmut Esad Cosan Hocaefendi, bütün dünyada olduğu gibi Stockholm’de de her yıl yâd edilirken, geçen yıllardan farklı olarak bu sefer Coşan Hocaefendi, hocası M. Zahit Kotku Hazretleriyle birlikte anıldı. Konuşmaların ana temasını, “Âlimler, Peygamberlerin varisidirlerler” hadisi oluşturdu.

ÂLİMLERİN HAYATINDAN GURBETÇİLERE EĞİTİM MODELLERİ SUNULDU

 M. Esad Coşan’ın doğumunun 74. yılı münasebetiyle, Takva Derneği tarafından 31 Ocak Pazar akşamı Årsta Folketshus’teki konferans salonunda gerçekleştirilen anma programına İsveç’in çeşitli şehirlerinden davetliler katıldı. Kuran ve ilahilerin okunduğu ve sinevizyon gösterisinin sunulduğu anma programında ilk olarak kürsüye gelen, İsveç Parlamentosunda milletvekili olan Yeşiller Partili Mehmet Kaplan, gecenin anlam ve önemine dair kısa bir konuşma yaptı. Kaplan'' Esat Coşan hocamızla tanışma şerefine erdiğim için kendimi çok şanslı görüryorum. Benim için O Mürşidi Kamil''dir. O'nun yolu Kuran ve Peygamber yoludur. Hocamızı anmak için buraya gelen tüm dostlarımı kardeşlerime hoş geldiniz diyorum'' dedi.

 

Daha sonra kürsüye davet edilen Türkiye’den konuşmacı Ali İlhan, iki bölüm halinde bir sunum yaptı. Slayt gösterisi eşliğinde yapılan konuşmalarının ilk bölümünde Ali İlhan, Mehmet Zahit Kotku Hazretleri’nin hayatından bahsetti. M. Zahit Kotku Hazretleri’nin eğitim hayatından yola çıkarak bazı düsturları ve prensipleri sıralayan eğimci Ali İlhan; çocuğun arkadaş çevresinin önemine ve çocuklara iyi örnek olmanın ehemmiyetine vurgu yaptı.

Yeni neslin eğitimde “Hocanın nefesi, çocuğun hevesi ve babanın kesesi”nden oluşan bir saç ayağının olduğunu belirten eğitimci Ali İlhan: “İyi bir eğitimin yolu; aile, okul ve çevreden geçer. İşte Zahit Kotku Hazretleri, bu üç unsurun birleşmesine güzel bir örnektir” şeklinde konuştu.

Birinci bölümün sona erkesiyle birlikte kısa bir ara verildi ve arada misafirlere yiyecek ve içecek ikramları yapıldı. Bu arada, İsveç’in değişik şehirlerinden anma programına gelmiş olan katılımcılar birbirleriyle sohbet etme imkânı buldular.

Programın ikinci bölümünün başında Stockholmlü esnaflardan Kamil Akan ilahiler seslendi. Ardından tekrar kürsüye gelen konuşmacı Ali İlhan, yine slaytlar eşliğinde bu sefer Prof. Dr. Mahmut Esad Cosan Hocaefendi’nin hayatından bahsetmeye başladı. M. Esad Coşan’ın örnek aile hayatından kesitler sunan İlhan, örnekli anlatımında yer yer dinleyicileri kürsüye çağırırken, ideal evlilik olgusuna dikkat çekti. Salonun en yeni evli ve bir çocuğu olan bir çifti kürsüye çağıran eğitimci konuşmacı İlhan, genç kocaya eşine çiçek verdirerek eşlerin birbirini sevip saymasına bir model sundu.

Programdan sonra katılımcılar birbirleriyle hatıra fotoğrafları çektirerek geceyi kalıcı yapma yarışına girdiler.

  

DERNEK BAŞKANI SITKI AĞRALI: BU BİR VEFA GECESİDİR

 

Anma Gecesini düzenleyen “Takva Derneği” yönetim kurulu başkanı Sıtkı Ağralı, program hakkında özel bilgi verdikten sonra:

“Hocamızın 74. doğum yılı anısına böyle bir program düzenledik. Bu programı diğerlerinden farklı kılan, bu sene Prof. Dr. Mahmut Esad Cosan Hocaefendi ile Mehmet Zahit Kotku Hazretlerini birlikte yâd etmiş olduk.” dedi.

 

Böyle bir program düzenlemede çıkış noktaları konusunda da bilgi veren Başkan Sıtkı Ağralı:

“Esad Coşan Hocamızın buralara çok hizmetleri oldu, bu ülkeye manevi katkısı olduğuna inanıyoruz. 1987’den beri gelir ve buradaki aileleri ziyaret ederdi. Sahurlarda ve bazı anlamlı günlerde programlar yapardık kendisiyle. Buralara bu kadar hizmetleri ve hayrı olmuş böyle değerli bir insana vefamızı gösterme adına da böyle anma, yâd programları düzenlemeye başlamıştık” şeklinde konuştu. 

HAYATI HAYIR YOLLARINDA SON BULAN M. ESAD COŞAN HOCAEFENDİ

 

Prof. Dr. Mahmud Es’ad Coşan Hocaefendi 14.4.1938 tarihinde, Çanakkale’ye bağlı Ayvacık ilçesinin Ahmetçe köyünde dünyaya geldi. Babası Halil Necati Efendi, annesi Şadiye Hanım’dır.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arap-Fars Filolojisi bölümünü 1960 yılında bitirdi. Arap Dili ve Edebiyatı, Fars Dili ve Edebiyatı, Ortaçağ Tarihi ve Türk-İslâm Sanatı sertifikaları aldı. Fakülte son sınıfta iken Mehmed Zâhid (Kotku) Efendi’nin küçük kızı Muhterem Hanımefendi ile evlendi.
Fakülte’den mezuniyetini müteakip girdiği imtihanı başarı ile vererek Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi Klasik-Dînî Türkçe Metinler Kürsüsü asistanlığını kazandı ve bu suretle de üniversiteye intisap etti.

Mahmud Es’ad Coşan Hocaefendi başarılı ve verimli bir öğretim üyeliği hayatı sürdürmekte iken irşad faaliyetleri ile sosyal ve kültürel çalışmalara daha fazla zaman ayırabilmek amacıyla 1987 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Bundan sonra Hocası ve kayınpederi Mehmed Zahid Efendi’den aldığı tebliğ ve irşad görevini daha aktif yerine getirebilmek için faaliyetlere başladı. Seleflerinin başlattığı hadis derslerini Türkiye’nin birçok ilinde yapmak suretiyle yaygınlaştırdı. Yaygın ve örgün eğitim, kültür, yardımlaşma, sanat ve yayın alanlarında hizmet üretmeleri için dostlarını teşvik etti. Bu alanlarda birçok çalışmanın başlamasına önayak oldu. Çok sayıda kitap ve makale kaleme aldı.

Sohbetlerine gösterilen ilgiden dolayı hizmet sınırlarını genişletti ve bu gaye ile dünyanın birçok ülkesine seyahatlerde bulundu. Avrupa, ABD, Orta Asya ve Avustralya’ya defalarca giderek eğitim programlarına katıldı.

Doğup büyüdüğü vatanından yirmi bin kilometre uzakta bulunan Avustralya’da, bir cami açılışı için yaptığı bir seyahat esnasında elim bir trafik kazası neticesinde Hakk’a yürüdü (4 Şubat 2001). Nâşı Türkiye’ye getirildi. 9 Şubat 2001 tarihinde Fatih Camii’nde Cuma namazını müteakip kılınan cenaze namazına, yüz binlerce talebe ve seveni katıldı. Eyüpsultan Mezarlığı’nın Nakşî Tarlası denilen kısmında Hakk’ın rahmetine tevdi edildi.

GÜZEL AHLAKIN SİMGESİ: MEHMET ZAHİD KOTKU HAZRETLERİ

 

1897 yılında Bursa kale içinde Türkmenzade Sokak'ta dünyaya gelmiş olan Mehmet Zahid Kotku Hazretleri’nin ailesi; Şirvân'a bağlı, eski bir hanlık merkezi olan Nuha'dandır ve de Kafkasya'da bir dağ eteğinde bulunan bu yöreden Osmanlı-Rus Harbi sırasında Anadolu'ya göç etmiştir. Bursa'ya geldiğinde henüz 16 yaşında olan babası İbrahim Efendi, Bursa Hamza Bey Medresesinde tahsil görüp çeşitli yerlerde imamlık yapmıştır. 1929 yılında vefat etmiştir. Annesi Sabire Hanım da Mehmet Zahid Hocaefendi henüz 3-4 yaşlarında iken vefat etmiştir. Mehmet Zahid Kotku Hoca Efendi'nin ağabeyi Ahmet Şakir Efendi'de Kudüs'te ve Çanakkale cephelerinde savaştıktan sonra 28 yaşında cephede hastalanarak şehit olmuştur. 

Aile fertlerini bir bir kaybeden Hoca Efendi, Bursa Sanat Okulunda okurken, o sıralarda patlak veren Birinci Dünyâ Harbi sebebiyle on sekiz yaşındayken askere çağırılmıştır. Uzun yıllar askerlik yapmış ve Suriye cephesinden dönüşte de orduda yazıcılığa devam etmiştir. 

Aynı zamanda derslere, toplantılara ve vaazlara da devam etmiştir. 1917 yılında Gümüşhane Tekkesi'ne giderek Şeyh Ömer Ziyaeddin Efendi Hazretlerine bağlanmıştır. Bu bağlılık neticesinde manevi değişiklikler kısa zamanda Hoca Efendi üzerinde kendini göstermeye başlamıştır. Ziyaeddin Efendinin vefatı üzerine onun yerine geçen Tekirdağlı Mustafa Fevzi Efendi yanında manevi eğitimlerine devam etmiş, 27 yaşında da eğitimini tamamlamıştır. 

Böylelikle Ramuzul e-hadis, Hizbi azam, Delail-i Hayrat'tan dersler verebilme salahiyeti ile birlikte Beyazıt, Fatih, Ayasofya camiinde ve medreselerde derslere devam etmiştir. Hoca Efendi bir süre sonra Bursa'ya dönmüş ve orada evlenmiştir. 1929 yılından itibaren pek çok camide hatiplik yaptıktan sonra 1985 yılında İskender Paşa Cami'nde vefatına kadar vazifesine devam etmiştir. 

Mehmet Zahid Kotku Hazretleri kalmak üzere 1979 yılında gittiği, Hicaz'dan 1980 yılında ağır hastalıkları sebebiyle geri dönmüş, 13 Kasım 1990'de Hakk'ın rahmetine kavuşmuştur. 14 Kasım 1990 günü Süleymaniye Camii'nde çok kalabalık bir topluluk eşliğinde cenaze namazı kılınmıştır. 

20. yüzyılın en büyük İslam âlimlerinden biri olan Mehmet Zahid Kotku Hazretleri İslam ahlakının yayılması için uzun yıllar hizmet etmiş, çok değerli tefekkürlerini ve ilmini yüzlerce insanla paylaşarak çağımıza ışık tutan şahıslardan biri olmuştur. 

 

Dünya Haberleri