İşte Yaşar'ın yazısı:
CHP sürekli yolsuzlukları kınıyor. Fakat dikkatli bakıldığında bu kınamanın bir aldatma olduğu açıkça ortaya çıkıyor. Çünkü yeni Türk Ticaret Kanunu'nun (TTK) kayıt dışını önleyen maddelerini değiştirmeye CHP önderlik etti.
Değişiklik için ilk yasa teklifini CHP verdi. Ve böylece yeni TTK yürürlüğe girmeden kayıt dışını önleyen, denetim ve şeffaflık getiren tüm maddeler değiştirildi. Hatta bu değişiklikleri bir marifetmiş gibi CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak 18 Haziran 2012 tarihli Dünya gazetesinde övünerek anlattı.
Peki niçin bu konuya önem veriyoruz? Hemen cevaplayalım: CHP'nin kayıt dışı ekonomiye yeni yollar açma çabasını duyurmak için bu konuyu ele almakta fayda var. Peki nedir o halde bu yeni yollar? Yeni yollar şunlar:
CHP 6455 sayılı Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 397. maddesine eklenen 5 numaralı fıkranın iptali ve yürürlüğünün durdurulması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu.
Gelelim CHP'nin Anayasa Mahkemesi'ne başvurup iptalini istediği maddenin önemine... Tabii bu konuda sözü konunun uzmanı yeni TTK'yı hazırlayan Prof. Dr. Ünal Tekinalp'e bırakalım. İptali istenen maddenin önemini Tekinalp şöyle anlatıyor: "Yeni TTK'nın, yürürlüğe girmesinden dört gün önce, bilgi kirliliğine dayanan bir kampanya sonucu 6335 sayılı kanunla değiştirilmiştir. Bu değişiklik yeni kanunun özellikle anonim ve limited şirketlerin modern esaslara dayanan bir anlayışla etkili bir denetime tabi tutulması ve finansal raporlamadaki yeni yaklaşımını tahrip etmiştir. Yeni gelen sistem Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun da yanlış politikası sonucu 112.000 anonim ve 800.000 limited şirketten sadece 2.500 adedinin denetlemesinin yapılmasına imkân vermektedir, Bu denetimi de sadece YMM'lere bırakmakta, 100.000 adet SMMY'yi tabir caizse muhasebeciliğe mahkûm etmektedir. İki partinin grup başkan vekillerinin eseri olan ve denetimde sadece YMM'leri yetkilendiren bu büyük hata bizzat Başbakanlıkça fark edilmiş ve değiştirilmiştir.
Bu radikal denetimsizlik sekiz ay uygulanmış, doğan kaosu fark eden Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, 6455 sayılı kanunla geri kalan 110.000 anonim şirketle kooperatiflerin denetlenmesini sağlayan bir değişikliği Başbakanın da desteğini alarak gerçekleştirmiştir.
Bu değişiklikle 100.000 mali müşavir daha görev alacaktır. 6455 sayılı kanun TK'yı orijinal sistemine yaklaştıran bir düzeni kabul etmiştir. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı gerekli yönetmeliği hazırlayarak Başbakanlığa yollamıştır.
CHP işte bu 6455 sayılı kanunun iptali için Anayasa Mahkemesi'nde dava açmıştır." Gelelim bu açıklamadan ne anladığımıza... Şunu anlıyoruz bu açıklamadan CHP sermaye şirketlerinin denetlenmesini engelliyor. Hatta CHP'nin başkanı ve grup başkan vekili yeminli mali müşavir olduklarından kendilerine imtiyazlı bir denetim alanı istiyorlar.
İşte yolsuzluğa karşıyım diyen CHP'nin gerçek yüzü bu. Bilinmesinde fayda var.