İşte Hakan'ın yazısının ilgili bölümü:
“Cüppeli Ahmet”, kendisine ait internet sitesinde bir bildiri yayınlamış.
Bildiride bana soruyor:
“Senin hiç utanman yok mu Ahmet Hakan?”
Hemen söyleyeyim:
Yok.
Hem de hiç yok.
- Hiç utanmam ben... “Bizim hoca yapmış bir şeyler, kapatalım, örtelim, kimseler duymasın” demek yerine, hiç utanmadan yazarım “bizim” hocanın yapıp ettiklerini...
- Hiç utanmam ben... Günaşırı “bunlar ehlisünnet değil, bunlar sapık” diyerek tertemiz insanlara iftiralar atan bir “vaiz”, Fas’tan getirdiği kadınlarla kısa süreli dini nikâhlarla ilişki kuruyorsa, hiç utanmadan yazarım bunu.
- Hiç utanmam ben... Koca bir İran halkına mezhepleri nedeniyle “kâfir” diyen bir Hoca’nın Karagümrük Çetesi’yle iş tuttuğuna dair bilgiler ortalığa döküldüğünde hiç utanmam “ne iş?” diye sorarım.
- Hiç utanmam ben... Deniz Baykal’ın kasedini nasıl dilime doladıysam hiç utanmam Cüppeli’nin kasedini de dilime dolarım.
- Hiç utanmam ben... Oturup da “Cüppeli’ye kim operasyon yaptı” diye düşünmek yerine, hiç utanmam, “Cüppeli bu operasyona hedef olacak malzemeleri neden verdi?” diye sorarım.
- Hiç utanmam ben... Bir iddiam yoktur. Günahlarıyla yaşayan bir insanım... Ama “bizde günah olmaz” diyen “iddialı” bir adam hakkında kuvvetli suç şüphesi doğduğunda, hiç utanmam, aklıma takılan soruları sorarım...