İşte 2023 İzmir'in çılgın projesi

Başbakan Erdoğan, İzmir projesi hakkında ipuçları verdi..

Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Antalya gezisi dönüşünde uçakta Habertürk Gazetesi yazarı Yavuz Semerci'nin sorularını yanıtladı..

YAVUZ SEMERCİ'NİN İZLENİMLERİ

Pazar günü AK Parti'nin Uşak ve Antalya gezilerine katıldım.
Başbakan ve kurmaylarıyla birlikte önce Uşak'a gittik, ardından da Antalya'ya... Akşam da Ankara'ya geri döndük. 40 dakikalık dönüş yolunda Erdoğan ile kısa bir sohbet imkânımız oldu. Uçakta benim dışımda bir de gazeteci kimliğiyle Yavuz Donat vardı.

BAŞBAKAN'IN DİKKAT ETTİĞİ AYRINTI

Birkaç gözlemimi öncelikle aktarayım. Sonuçta devletin uçağıyla bir seçim gezisine gidiyoruz. Resmi kayıtlarda ise gezinin amacı "Uşak ve Antalya'da kamu yatırımlarının açılışı" yazıyor. Seçim yasakları başlayıncaya kadar Erdoğan, tüm koruma ekibi ve danışmanlarıyla devletin imkânlarını kullanacak. Aynı geçmişte tüm başbakanların yaptığı gibi... Uşak Havaalanı'nda ekibi iki otobüs karşıladı. Birinci otobüs AK Parti'ye, diğeri ise Başbakanlık'a ait. (Aynı şekilde Antalya'da da iki otobüs vardı.) Miting alanına giderken partiye, resmi açılışa giderken de devlete ait otobüsü kullanıyor. Birinde partinin şarkıları çalıyor, diğerinde sadece, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sizi selamlıyor" deniliyor. Danışmanları, Erdoğan'ın bu ayrıma çok dikkat ettiğini söyledi.

ERDOĞAN'A OLAN İLGİ ARTARAK SÜRÜYOR

Ben siyasi seçimleri takip eden bir gazeteci değilim. Meydanların ne söylediğini anlamak için biraz tecrübe gerekir. Aslına bakarsanız, insanlara soru sorarak seçim tahmini yapmak bana hep saçma gelmiştir. Ancak Uşak ve Antalya mitinglerinde farklı insanlardan duyduklarım ve gözlemlerim, Erdoğan'a olan ilginin artarak sürdüğünü gösteriyor. Seçim analiz yazılarımda referandumda çıkan evet-hayır oyları, benim için en büyük anket idi.

AKP-MHP ve CHP'nin geçmişte o ilde aldığı oylar ile referandum sonuçlarının aşağı yukarı bize milletvekili dağılımını göstermeye yeteceğini savunuyorum. Bu bağlamda Uşak'ta 3 milletvekilinin 3 partiye eşit dağılacağını savunmuştum. Ancak bu ilin MHP'li belediye başkanı partisinden ayrıldı ve AK Parti'yi destekliyor. Referandumda evet yönünde çıkan 105 bin oyun 120 binlere tırmanacağı konuşuluyor. Bu durumda bırakın MHP'yi, CHP bile milletvekili çıkarmakta zorlanabilir. Bir de bu tip seçim mitinglerini izleyen arkadaşım, "Balkonlara bak, yolları incele, insanların vücut dili her şeyi gösterir" demişti. Bu açıdan baktığımda görünen manzara, AK Parti lehine bir sevgiye işaret ediyordu.
Antalya'ya gelince... Başbakan'ı ve kurmaylarını mutlu eden bir tablo ortaya çıktı. Miting alanını dolduranları unutun. Yollarda insanlar sıraya girmiş, Erdoğan'ı bekliyordu. Miting bitti, aynı tablo bu kez açılış yolundaydı.

ANTALYA'DA BELEDİYE İLE TOKİ ARASINDAKİ KAVGA SANDIĞA YANSIYACAK

Antalya'da yerel seçimleri kaybetmiş bir partiye iki yıl sonra bu ilginin nedeni neydi? Hemen herkesin (ki Erdoğan da bu konunu altını çizdi) ortak fikri, CHP'li Büyükşehir Belediyesi'nin beklentileri karşılayamadığı yönünde. Özellikle belediyenin, gecekondu bölgesinin kentsel dönüşüm sürecinde bölgeyi su, kanalizasyon ve yol gibi yatırımlarla desteklemediği konuşuluyor.
(Belediye ile TOKİ arasındaki kavga, sandığa bir şekilde yansıyacak.)
Bu ilde AKP'nin 6, CHP'nin 6, MHP'nin de 2 milletvekili çıkarabileceğini yazmıştım. İktidar lehine esen rüzgârın dağılımı değiştirebileceği hissini taşıyorum şu anda.

Bu fikrimi, gözü kapalı CHP'ye oy veren basketbol dünyasından bir arkadaşıma anlattığımda aynen şu örneği verdi: "Maalesef Prof. Dr. Mustafa Akaydın, belediye başkanı seçildikten sonra geçmiş yolsuzluk iddialarına takılıp kaldı. Dünya Basketbol Şampiyonası için kullanılacak tesisin bir tanesi de Antalya'da olacaktı. Ama yarım bıraktı. Çok ısrar ettik. 'Hayır orada yolsuzluk var' diye tesisi tamamlamadı. Aynı anda başlayan Ankara bitti, orası bitmedi. Şimdi otopark olarak kullanılıyormuş... Halbuki pek çok katılımcı ülke Antalya'yı özellikle istemişti. Biz de Kayseri'yi devreye almıştık..."

BAŞBAKAN ERDOĞAN'IN İZLENİMLERİ

Erdoğan, dönüş yolunda yorgun ama oldukça keyifliydi. İzlenimlerini sorduk, o da anlattı:
"Henüz büyük illerde seçim gezilerine başlamadık. İlki Antalya idi. 23 miting yapacağız. Benim aldığım izlenim, 2007 seçimlerinin üzerinde bir ilginin olduğudur. Meydanlarda heyecan var. Teşkilatımızın büyük bir heyecanla çalıştığını görüyorum. Antalya ve İzmir'de durumumuz çok iyi gözüküyor. İzmir'de yolsuzlukla ilgili gelişmelerden sonra tablo değişiyor gibi..."

CHP HER ŞEYE İDEOLOJİK BAKIYOR

Erdoğan'a, "İzmir mitinginde İstanbul benzeri bir proje açıklayacak mısınız" diye sorduk. "Elbette ama şimdi söyleyemem" dedi. Soruyu çevirdim: "Projeniz, 2023'te İzmir'i gecekondulardan kurtarmış olacak mı" deyince, "Evet, aynen öyle olacak" açıklamasını yaptı ve bir süre durduktan sonra ekledi. "Biliyor musunuz. Bu CHP'li belediyelerle kentsel dönüşüm işini yapamayız. Bakın Antalya'da miting yaptığımız bölgede gecekondular vardı. Bizim dönemimizde yıkıldı ve ortaya büyük bir arter çıktı. Gel yol yap. Hayır yapmadılar. Her şeye ideolojik bakıyorlar."

ANTALYA'YA 35 BİN KİŞİLİK STAT

Antalya'ya 35 bin kişilik stat yapılması gerektiğini de söyleyen Erdoğan, Mersin'e 300 milyon liralık (Akdeniz Olimpiyatları için) yatırım yapacakları müjdesini verdi. Erdoğan'a, "Belediyeyle sorun yaşar mısınız" sorusuna, "Hayır, bunun için özel bir kanun çıkarıp çözeriz" dedi.

HİPODROMU ANKARA DIŞINA ÇIKARMAK İSTİYORUZ

Ankara'da Hipodrom içinde yer alan ve yağmur yağdığında çatısı akan Atatürk Kültür Merkezi'nin de seçim sonrasında yıkılması için ilgili tüm birimlerle görüşeceklerini açıklayan Erdoğan, "Hipodromu da Ankara dışına çıkarmak istiyoruz" açıklamasını yaptı.

CARİ AÇIK DENGEYE OTURACAK

Ekonomi çevrelerinde 60 milyar dolara çıkan yıllık cari açıkla ilgili endişeleri hatırlatarak, "Siz de endişe duyuyor musunuz" soruma yanıtı kısaydı: "Hayır, hiçbir endişe taşımıyorum. Bir dengeye oturacaktır."

Erdoğan'a, "reel faizlerin düşmesi gerektiğine yönelik açıklamalarının bir nedeni de cari açığın önüne psikolojik bir engel koymak mı" olduğunu da sordum. "Bunu da amaçladım açıkçası. Ama reel faizler dünya seviyesine göre yüksek. Bunu mutlaka daha da aşağıya çekmemiz lazım. Dünya ile rekabet edebilir seviyelerde tutmamız lazım" dedi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Perde Arkası Haberleri