AKDENİZ’DE uluslararası sularda İsrail’in gerçekleştirdiği kanlı Mavi Marmara operasyonunun ardından, İsrail hükümetince hazırlanan ancak hükümet ortağı Dışişleri Bakanı Lieberman’ın vetosu nedeniyle Parlamento onayına sunulmayan “Özür Belgesi”nin içeriği ortaya çıktı. İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Yigal Palmor, “Ben o belgeyi gördüm, belgede ‘Eğer olası operasyonel hataların ardından, kasıtsız zararlar ve kasıtsız insan kayıpları oluştuysa, İsrail özür diler’ yazıyordu” dedi. Bir süredir Türkiye’den kalabalık bir gazeteci heyetini İsrail’de ağırlayarak ilişkilerini eski seviyeye getirmek için uğraşana ve bunun için de ‘sihirli formül’ arayışı içerisnde olduklarını açıklayan İsrail’de hükümet kaynaklarından bir adım daha geldi. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Yigal Palmor, pükümetin krizin ilk anlardan resmi bir özür metni hazırladığı ancak Dişişleri Bakanı Lieberman’ın ‘hükümetten çekiliriz’ bu metin İsrail Parlamentosu olan Knesset’e göndermekten son anda vaızgeçtiklerini açıladı. Sözcü Palmor saklanan Mavi Marmara için Özür Belgesi’yle ilgili şu açıklamalarda bulundu:
Kasıtsız insan kaybı ve zarar
- ÖZÜR İFADESİ: Özür formülü İngilizce müzakere edildi, belgede İngilizceydi. Türkiye’nin istediği gibi ‘Özür’ (Apologize) ifadesini de içeriyordu. Belgede şu ifade vardı: “Eğer olası operasyonel hataların ardından, kasıtsız zararlar ve kasıtsız insan kayıpları oluştuysa, o zaman İsrail özür diler. (If following the posible operational mistakes, unintantional damage was inflicted, unintantional lost of lifes was occured then Israel apologies.”
- BELGENİN İÇERİĞİ: İsrail, BM’nin hazırladığı Palmer raporunu kabul edecek ve hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödeyecekti. Tazminat Türkiye ve İsrail’in kuracağı bir fon aracılığıyla ödenecekti.
- DOĞRUDAN ‘ÖLDÜRDÜK’ DENİLEMEZ: İsrail’in ‘Türk vatandaşlarını öldürdük’ demesi gibi bir durum söz konusu değil. Doğrudan cümleler olmaz. Böyle metinlerde kelimeler kullanılırken çok dikkatli olunması gerekir. Bu diplomatik formül ‘Eğer’ ifadesini içeriyordu. Yani, İsrail politikasının doğrudan bir sonucu olan yanlış bir olayın yaşandığı gibi bir durumu beyan etmiyordu. Kapılar açık. Türkiye’ye elimizi uzatmak ve konuşmak istiyoruz.
- OYLAMAYA BİLE SUNMADIK: İsrail bu formülü oylamadı çünkü Türkiye Başbakanı, bunlara ilave olarak Gazze’ye ambargonun kaldırılması gerektiğini de söyledi. Sonra bir yetkili ‘İsrail’e dava açmayacağız ama özel tarafların dava açmasını önlemeyi garanti edemeyiz’ dedi. Tüm bunlar İsrail de ‘anlaşmadan kaçma’ şeklinde algılandı. Bunlar İsrail parlamentosunda şüphecilik yarattı ve sonuçta bu formül oylamaya bile sunulmadı.
- TÜRKİYE’NİN TEPKİSİ SAVAŞ İLANI GİBİYDİ: Palmer raporu neren sızdı gerçekten bilmiyorum. Rapor sızdırılınca Türkiye’nin tepkisi adeta bir savaş ilanı gibiydi.
- TÜRKİYE’YE MESAJ: Biz Türkiye’yle güçlü bağlar kurmak istiyoruz. Tüm koşullara rağmen ilişkilere güveniyoruz.
Özür belgesi nasıl hazırlandı
31 MAYIS 2010’da, Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisine, uluslar arası sularda İsrail ordusu 9 Türk’ü öldürüldü. Türkiye, İsrail’den özür ve tazminat talep etti. Görüşmelerde Türkiye ‘özür’de ısrar ederken, İsrail’in şahinleri karşı çıktı, ılımlılar ise ‘üzüntü bildirmenin yeterli olacağını’ savundu. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, “şahin” kesimlerin tepkisinden çekindiği için görüşmelerin “gizli” tutulmasını istedi; bu nedenle bir kez Brüksel’de ‘bakan’ düzeyinde, iki kez de Cenevre’de ‘müsteşar’ düzeyinde görüşmeler yapıldı. Müzakerelerin ardından İsrail hükümeti bir “Özür Belgesi” hazırlamış, ancak İsrail Parlamentosu’na sunmadan önce son anda vazgeçmiş ve “Türkiye’den özür dilenmeyeceğini” açıklamıştı