Osmaniye'de kısa adı GÜL-DER olan Gülderen Eğitim Gönüllüleri Derneği tarafından anneler günü dolayısıyla 'Kadının Aile ve Toplumdaki Yeri" konulu bir seminer verildi. İslamiyetin kadını zirveye taşıdığı bildirildi.
Köşk salonunda verilen seminere konuşmacı olarak Uzman Psikolog ve Yüksek Mimar Cemile Ünal konuşmacı olarak katıldı.
Açılış konuşmasını yapan GÜL-DER Başkanı Hatice Ünaldı, kadınların annelik, zevcelik, evlatlık, arkadaşlık ve komşuluk yönleriyle toplumu derinden etkilediğini söyledi.
Kadınların hayatlarının her alanında çok dikkatli olmaları gerektiğine dikkat çeken Hatice Ünaldı "Bir kadın ruhunun derinliklerinde yer alan incelik, zarafet, hassasiyet ve ahengin zemininde muhabbet, merhamet, fedakârlık ve sadakat vardır. Anne mekteptir. Bir erkeği terbiye edin bir insanı yetiştirmiş olursunuz. Bir kadını terbiye edin bir aileyi hatta bir toplumun büyük bir bölümünü yetiştirmiş olursunuz. Evlatlarımızın kusursuz olmasını istiyorsak kusursuz anneler olmak için çalışmalıyız. Nesil ve toplum bize emanettir. Hayra rehber olmak annelerin elindedir. Unutmayalım ki Hz. Meryem'i bütün dünya kadınlarına üstün kılan dindarlık, iffet, evlat çilesi ve sükûtu, Hz. Aişe'yi Allah katında pak eden iftira musibeti karşısında Allah'a olan teslimiyeti, Hz. Fatma'yı cennet kadınlarının anası yapan annelik ve zevcelik zahmetidir. Bin 400 yıl önce Kur'an kadını zirvelere taşıdı. Onu zirvelerde tutmak yine bizim elimizdedir. Baş tacı analarımızın bir günü değil her günü kutlu ve bereketli olsun." şeklinde konuştu.
Daha sonra küsüye gelen Uzman Psikolog ve Yüksek Mimar Cemile Ünal, 'Kadının Aile ve Toplumdaki Yeri" konulu seminerini verdi. İslamiyet'in kadına verdiği kıymeti başka hiçbir dinin vermediğini kaydeden Ünal, "Dinimizin büyük değer verdiği kadınlarımıza elbette ki toplumumuz da aynı değeri vermek ve onları kollamak zorundadır. Peygamber efendimiz 'Kadınlarınıza eziyet etmeyiniz. Onlar Allah'ın sizlere emanetidir. Onlara yumuşak olunuz, iyilik ediniz." diyerek kadınlarımıza verilen değeri ortaya koymuştur. Türk toplumu için kutsal bir kurum olan aile, o toplumun gelenek, görenek, dil, din ve diğer özelliklerinden yaşandığı en küçük temel öğesidir. Düzenli toplumlar, düzenli ailelerin varlığı ile oluşacağından aileye gerekli önem verilmelidir. Aile bağlarının zayıfladığı toplumların yıkıma uğrayacağı hiç bir zaman unutulmamalıdır. Aile kavramı her zaman Türk toplumu için önemli bir yerde tutulmaktadır. Toplumu oluşturan ailenin düzenli olması, görevlerini yerine getirmesi, mutlu bir hayat sürdürebilmesi toplumun düzenini de sağlar. Bu nedenle toplum düzeninin sağlanabilmesi için aile kurulabilmesi, belirli yasal koşullara bağlanmıştır. Kadınlarımıza bir ailenin ayakta kalması ve mutlu bir yaşam sürmesi için büyük sorumluluklar düşmektedir." şeklinde konuştu.