İşçi çıkarmalarını önlemenin yolu ne?
Türkiye ister istemez küresel krizin etkisi altına giriyor. Bunda kriz telllarının da etkisi yok değil. Özellikle işçi kesimi zor durumda. Peki işe son vermeyi ne engeller:
Bazı kesimler ABD’deki krizi fırsat bilip, Türkiye’de de kriz tellallığı yaparak piyasaları zora sokarken, bazı kesimlerden de ekonomik krizden çıkış yolları aranıyor.
MÜSİAD 3. Dönem Genel Başkanı Dr Ömer Bolat, Lalegül FM’de krizden çıkış yolları ile ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Bolat açıklamasında, genel anlamda ülkemizde bir paket bekleme gibi bir yaklaşım var. Ama birçok platformda farklı açılımlar yapılmaya başlandı. Ticaret odaları, MÜSİAD gibi kuruluşlar birçok şehirlerde bir ay boyunca devam edecek alışveriş festivali şeklinde indirimli kampanyalar başlattıklarını, krizden çıkış reçetesinin alışverişin canlandırılmasından geçtiğini söyledi.
- Türkiye ekonomik kriz ile yatıp kalkıyor.
- Peki krizden çıkış yolu yok mu?
- Hükümet ne yapmalı?
- En büyük sıkışıklık nerede?
- Makro alanında hangi tedbirler ön plana çıkıyor?
- İhracat alanında neler yapılmalı?
- Merkez Bankası ne yapmalı?
- İşçi çıkarmalarını önlemenin yolu ne?
Yukarıdaki bu kritik sorulara Dr. Ömer Bolat’ın verdiği cevaplar ve kriz reçetesi şöyle:
GÜVEN KAYBI ORTADAN KALDIRILMALI
Genel bir kriz çığırtkanlığı karşısında ve bankaların reel sektöre finans musluklarını kapatması karşısında tüketiciler yarın ne olacak endişesiyle paralarını cebinde tutuyorlar.Ev alacaklar otomobil alacaklar beyaz eşya alacaklar tekstil alacaklar hatta gıda alacaklar öteliyor.Dur bir yarına bakalım dur bir gelecek haftaya bakalım gibi..
Bu ne yapıyor?
Bu sıkışıklığı ve daralmayı durgunlaşmayı daha da arttırıyor ve sonunda cebinde parası olanlara da vuracak. Dolayısıyla yapılması gereken güven kaybının ortadan kaldırılması. Bunun içinde hükümetin belirli bir ekonomik programı kamuoyuyla paylaşarak bir güveni ortaya koymasında fayda var.
DEVLET KAMU BANKALARINI ÖNE SÜRMELİ
İkincisi Merkez bankasının ve kamu bankalarının devreye girmesi çok önemli..Madem bankalar bu kasılmayı yaptılar o zaman devlet kamu bankalarını öne sürecek..Güçlü firmalara ama likitide sıkışıklığı yaşayan firmalara, KOBİ’lerelere kredi musluklarının açılması lazım. Bunun yanında merkez bankasının piyasaya likitide sürmesi lazım..Bankaların elindeki devlet iç borçlanma senetlerinin gerekirse ikinci piyasada satın alarak para vermesi önemli.Çünkü ortada para yok. En büyük sıkışıklık bu… Bunlar makro alanda alınabilecek tedbirlerdir.
OLAĞANÜSTÜ TEDBİRLER ŞART
Diğer taraftan gerek sigorta primi gerekse vergi konusunda da geçiş süresi 3 aylık 6 aylık mükelleflere kolaylıklar indirimler sağlamakta fayda var. Çünkü şu anda çok olağanüstü bir süreci yaşıyoruz ve bu olağanüstü süreci aşmak içinde rutin tedbirler değil olağanüstü tedbirler almak gerekiyor. Bu açıdan da ihtiyaç var.
KOSGEP KAYNAKLARI ARTMALI
Diğer taraftan KOSGEP’in kaynaklarının arttırılması KOBİ’lerin özlemle beklediği bu kaynakların hem miktarının arttırılması hem vadesinin arttırılması hem de şartlarının kolaylaştırılması büyük önem taşıyor.
YÖNLENDİRME ŞART
Esas itibariyle kamunun bugün yönlendirmesine, lokomotifliğine ihtiyaç var..Özel sektörde bir kilitlenme süreci var ve bu kilitlenme sürecinin kendi kendine aşılması pek mümkün gözükmüyor yada çok uzun bir süre alacak.Burada endişe ederiz ki işçi çıkarmalarını üretim kayıplarını ve ihracat kayıplarını hızlandırabilecek etkiler yapar.
İHRACAT HAMLESİ YAPILMALI
İhracat konusunda da döviz kurundaki bu %35’lik artışın ihracatçılarımızı motive etmesini ümit ediyoruz. Bunun içinde durgunluk içinde küçülme içinde yüzen Avrupa piyasalarından ziyade yinede nispeten canlı olan körfez ülkelerine ve Afrika ülkelerine yönelik ihracat hamlesinin artması alternatif pazarların artması ihracattaki azalma endişesini de bir nebze olsun giderebilir.
Haber 7