İnsanların artık etrafında ve hayatlarında olan her şeyi internette aradığını söyleyen Google Türkiye Ülke Müdürü Bülent Hiçsönmez, küresel kriz ile birlikte en çok aranan kelime olan “ucuz”un yerini Türkiye’de KEY ve “özel güvenlik maaşı”na bıraktığını söyledi.
Bloomberg HT’de yayınlanan “HT Ekonomi Soruyor” programında Necdet Çalışkan ve İpek Kaplan’ın sorularını yanıtlayan Hiçsönmez, “Krizle birlikte insanlar her şeyin ucuzunu arıyor. Arama sonuçlarında ‘ucuz bilgisayar , ucuz cep telefonu, ucuz tatil, ucuz uçak bileti...vs’ öne çıkıyor. Ancak Türkiye’de son zamanlarda ise açık ara önde giden arama, Konut Edindirme Yardımı (KEY) ve yine son aylarda arama sonuçlarında çok ciddi artış gösteren ‘özel güvenlik maaşı’. Türkiye’de ayrıca ‘Yunanistan krizi’ ile ilgili aramalar da arttı” diye konuştu. Hiçsönmez, şöyle devam etti: “Aramalarda çıkan sonuçları, bizim listelerden çıkarma olasılığımız yok. Mahkeme kararı gibi bir yasal taleple herhangi bir bilginin, arama sonuçlarından çıkarılması aslında bize değil, o bilginin yer aldığı web sitesine bağlı.”
ÖZEL GÜNLERE LOGO
Hiçsönmez, “Türkiye’de KOSGEB ile birlikte KOBİ’lere yönelik eğitim programı başlattık. 37 ilde 6 binden fazla küçük işletmeyle, online reklamla yeni müşterilere ulaşmanın yollarını paylaşmak istiyoruz” dedi. 23 Nisan, 19 Mayıs gibi özel günlerde yayınlanan logolara da değinen Hiçsönmez, “Merkeze Türkiye ile ilgili özel günleri bildiriyoruz. Tasarımını biz yapıyoruz ama yayınlanmasına
merkez karar veriyor” dedi.
SOL TARAF HERKESE, SAĞ TARAF ÜCRET ÖDEYENE
Kendilerine en çok sorulan sorunun ‘Google’ın arama sonuçlarında ilk sayfalarda yer almak için ne yapmalı?’ olduğunu aktaran Hiçsönmez, şunları söyledi: “Aramalar, iki türlü kategorize ediliyor. Biri sayfanın sol tarafındaki, ücret talep edilmeyen sıralamaları içeren doğal arama. Sıralamanın nasıl yapıldığını ve Google’ın kriterlerinin ne olduğunu zaten sunuyoruz. Sayfanın sağ tarafı reklam aldığımız, sıralamaların ücretli olarak yapıldığı alan. Bu alandaki şirketler, ‘hangi kelimeyle, kime çıkabildiklerini’ kontrol edebiliyorlar...”