CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce, partisinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisine oy veren delegeleri aşağıladığını öne sürerek, "Makarnacı, kömürcü diye seçmeni aşağılayan bir yapı var Türkiye’de. Makarna, kömür veriyormuş, insanlar da AKP’ye oy veriyormuş. Bu seçmeni aşağılayan mantıkla delegeyi aşağılayan mantık aynı mantık. Bu mantıktan iktidar çıkmaz" dedi.
CHP Bolu İl Başkanlığı’nı ziyaret eden Muharrem İnce çiçeklerle karşılandı.
'GENEL BAŞKAN’IN AÇIKLAMALARINA ÜZÜLDÜM’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarına üzüldüğünü anlatan İnce, açıklamalarına şunları söyledi:
"Bana oy verenleri aşağılıyor. 'Koltuk için oy vermediler’ diyor. Sayın genel başkan önce parti meclisi üyeleri ve milletvekillerinin oy kullandığı sandığa bak. Kimin o koltuk için oy kullandığını daha iyi görürsün. Bu mantık doğru değil. Bu delegeyi aşağılamaktır. Seçmeni aşağılamakla delegeyi aşağılamak aynı şeydir. Elitist diyor ya sayın genel başkan, işte sana elitist mantık. Makarnacı, kömürcü diye seçmeni aşağılayan bir yapı var Türkiye’de. Makarna, kömür veriyormuş, insanlar da AKP’ye oy veriyormuş. Bu seçmeni aşağılayan mantıkla delegeyi aşağılayan mantık aynı mantık. Bu mantıktan iktidar çıkmaz."
KILIÇDAROĞLU DELEGELERİ İKİ YÜZLÜLÜKLE SUÇLAMIŞTI!
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Cumhuriyet Gazetesi'nden Utku Çakırözer'e verdiği röportajda delegelerin imza atıp oy vermemesini "İkiyüzlü davranış" olarak değerlendirmişti.
İşte Kılıçdaroğlu'nun delegeleri iki yüzlülükle suçladığı o değerlendirme:
Kılıçdaroğlu, şunları söyledi; "Bu kurultayla ilgili üzüldüğüm tek şey bu. Şöyle bir algı var. "İmza atmazsak genel başkan bize kızar. O yüzden aman muhalefetimizi saklı yapalım" İkiyüzlü bir davranıştır bu. Bu algının kırılması lazım. Partilim bana imza vermeyebilir, oy da vermeyebilir. Tam tersine inancı neyse onun arkasında durması lazım. Kurultayın beni üzen tek yanı bu oldu. Korkulardan arınmış, kişisel beklentiler peşine düşmeyen bir partili yapısı arzu ediyordum. Bunun için daha başta tüzüğü ben değiştirdim ama demek ki yetmemiş."