İngiliz basınında "HSBC'nin bazı Müslüman müşterilerinin ve İslami kuruluşların hesaplarını kapatma kararı" aldığı yönünde haberler yer aldı.
Finsbury Park Camisi'nin mütevellilerinden Khalid Oumar, yaptığı açıklamada, camiye ait iki banka hesabının HSBC tarafından "müşteri risk durumu" gerekçe gösterilerek kapatıldığını söyledi.
Oumar, HSBC'nin "damdan düşercesine gelen mektubunu aldıklarında şoke olduklarını ve karardan dolayı üzüntü duyduklarını" dile getirdi.
HSBC'nin karar öncesinde kendileriyle iletişime geçmediği için bankayı eleştiren Oumar, "HSBC'nin bu kararı, bizim İngiltere'deki tüm Müslüman yardım derneklerine karşı uygulanan bir İslamafobik kampanyanın parçası olduğuna inanmamıza yol açtı" dedi.
Oumar, bankanın hesaplarını kapatma kararının, camide yapmaya çalıştıkları toplumu birleştirme, çok kültürlülüğü tanıtma üzerinde büyük bir negatif etki yarattığını belirterek, "Biz yerel topluma hizmet eden, yerel halktan finanse alan, yerel bir örgütüz" ifadesini kullandı.
İngiliz yayın kuruluşu BBC, HSBC'nin Londra'da yaşayan Irak kökenli Enes El-Tikriti ve ailesinin de bankadaki hesaplarına, Cordoba Vakfı'nın yöneticilerine ait bazı hesapların da kapatıldığını belirtti.
HSBC İngiltere Medya İlişkileri Departmanının açıklamasında ise "Bu bağlamda HSBC 2012 yılında İngiltere ve ABD hükümetleri tarafından 1,9 milyar dolar ceza aldı ve ertelenmiş takibat anlaşması içerisine girdi. Bankamız tüm operasyonlarına stratejik bir değerlendirme programını uygulamaktadır" ifadesi kullanıldı.
Açıklamada bankanın değerlendirmeleri sonucunda 70'in üzerinde ülkede kurumsal ve bireysel müşterilerinden bir kısmıyla ilişkilerin sonlandırıldığı, hesap kapatma kararlarının kesinlikle ırk ve din temelli bir şekilde alınmadığını vurgulanarak, "Genel olarak, müşterilerimize olan ilişkimizin sonlandırılması kararı kesinlikle müşterilerimizin ırkı ya da dinine göre alınmadı. Müşterilerin dini ya da ırki temellere ayrımcılığa maruz kalması kabul edilemez ve yasa dışıdır" ifadelerine yer verildi.