Hisarcıklıoğlu üyelere hitap etmeden önce, ATCOM yönetim kuruluyla yaptığı özel toplantıda ABD ziyaretini değerlendirdi ve beraber neler yapılabileceğini müzakere etti. Daha sonra ATCOM Genel Merkezini gezen Hisarcıklıoğlu “İki senedir ATCOM’u ziyaret etmeye niyetleniyordum ancak kısmet bu zamana imiş. Çalışmalarınızı takdirle izliyor ve beğeniyorum. ATCOM Genel Merkezi hayırlı uğurlu olsun. Türk iş adamlarına böyle görkemli bir merkez yakışırdı. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.
ATCOM konferans salonunda yapılan törende Hisarcıklıoğlu’na ATCOM Başkanı Prof. Dr. İhsan Işık ve İdari Başkan Yardımcısı Ramazan Küçük tarafından “ATCOM Onursal Üyelik Belgesi” verildi. ATCOM Başkanı Prof. Işık törende şöyle dedi: “ATCOM ilk onursal üyeliğini bir bilim adamına vermişti. İkincisini de Türk iş aleminin en başına veriyor. Böylece Hisacıklıoğlu bizim iş dünyasındaki ilk onursal üyemiz oldu. Bilim ve ticaret birbirini tamamlıyor esasında. Dünyanın en başarılı toplumları yeni fikirleri en çabuk pazara taşıyabilen toplumlardır. Bilim adamları fikir üretecek, iş adamları da pazarlayacak. Bu yüzden, ATCOM bilim ve iş dünyasının işbirliğine çok önem veriyor ve ABD’nin üstün teknolojisini ve pazarını Türk iş adamlarına açmak istiyor.”
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu da törende yaptığı konuşmada “ATCOM’un TOBB’un 2009 yılında devreye soktuğu Dünya Türk İş Konseyinin yönetiminde iki üyeyle temsil edildiğini ve iki kurum arasında çok güçlü ilişkilerin olduğunu” ve “ bugün ATCOM’un onursal üyeliğinden çok mutlu olduğunu ve her zaman ATCOM’un yanında olacağını” bildirdi. ATCOM üyesi işadamlarına, ABD’de daha güçlü olabilecekleri mesajını veren TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu: “Yapmamız gereken şey, bir olmak, birlik olmaktır. Birlikte rahmet ve ayrılıkta azap olduğunu bilmektir” dedi. ABD’deki Ermeni lobisinin organize olduğu için güçlü olduğunu anlatan Hisarcıklıoğlu, “Organize olanlar, organize olamayanları her zaman yönetir. Bu bir kuraldır” dedi. Hisarcıklıoğlu ayrıca, Amerika’daki Türk iş adamlarından beklentilerinin büyük olduğunu belirtti ve sözlerine şöyle devam etti: “Sizler Türkiye’nin dışa açılmasında, tanınmasında ve zenginleşmesinde çok önemli rol oynuyorsunuz. Aslında çok ciddi sorumluluklarınız var. Türkiye’yi unutmadan, ABD toplumu ile entegre olmanız, ABD toplumu içinde iş dünyasında, akademik dünyada, sanatta, sporda, siyasette ve her alanda başarılı olmanız, sizlerin buradaki varlığını daha da anlamlı yapmaktadır”.
ATCOM Türk Devlet ve İş Adamları Komitesi Başkanı Üzeyir Şahin de, Hisarcıklıoğlu’na ATCOM’a ve Türk Amerikan iş adamlarına verdiği desteklerden dolayı bir plaket takdim etti. TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu merasim sonrası ATCOM üyeleri ile tek tek ve toplu resim aldı.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun ATCOM Ziyaretinde Verdiği Mesajlar
ATCOM’da verdiği konferansta ABD yönetimlerinin Türkiye’nin stratejik öneminin farkında olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’nin argümanları sağlam. Gücümüz var. ABD Yönetimleri Türkiye’nin stratejik öneminin farkında ama ABD’de sürekli savunmada olan bir ülke, bir ulus durumundayız. Kaynaklarımızı atılım yapmaktan çok savunmaya harcıyoruz” diye konuştu.
TOBB’un Türkiye-ABD ilişkilerine bakış açısı hakkında bilgi veren Hisarcıklıoğlu, ABD’nin iktisadi, siyasi ve askeri olarak çok önemli bir güce sahip olduğunu hatırlatarak, Türkiye’nin de bu ülke ile 60 yıla dayanan yakın ilişkileri bulunduğunu anlattı. ABD ile ilişkilerin güçlü şekilde sürdürüldüğünü belirten Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Ancak, ilişkilerin bir yönü ihmal edildi. Türk-ABD İlişkilerinin iktisadi boyutu geliştirilemedi. ABD’ye ihracatımız, 2000’li yılların başında toplam ihracatımızın yaklaşık % 11,2 idi. Yani, 2000’li yılların başında, 27,7 milyar dolar ihracatımız vardı. ABD’ye ihracatımız da 3,13 milyar dolardı. Aradan geçen süre içinde Türkiye’nin ihracatı büyüdü. İhracat rakamları arttı. Ancak, ABD’ye olan ihracatımız azalmaya başladı. 2010 yılında ihracatımız yaklaşık 114 milyar dolar oldu. ABD’ye ihracatımız ise ancak 3,76 milyar dolar oldu. Yani artmadı. Oran olarak azaldı. ABD’nin toplam ihracatımız içindeki payı % 3’lere geriledi. ABD en çok ihracat yaptığımız ülkeler sıralamasında ilk 5 üllke içinde yok. 7 nci sırada. Ancak aynı dönemde, ABD’nin Türkiye’ye ihracatı ciddi artış gösterdi. Dolaysıyla ikili ticaretmizdeki açık da büyümeye başladı. ABD’nin ithalatındaki payımız binde 2.
Diğer taraftan, ABD’den Türkiye’ye son dönemde yatırım da gelmiyor. Son dönemde en çok akılda kalan yatırım da, GE Finans ile Citi Bank’dır. Türkiye’nin ulaştığı üretim kapasitesini biliyoruz. Türkiye’nin ihracatı geçen yıl 115 milyar dolar civarındaydı. İhracatımızın % 92’si sanayi malı. Ve yaklaşık yarısı AB üyesi ülkelere gidiyor. Kalite sorunu olmayan ülkemizin ABD pazarına giriş sorununu aşması lazım. İşte burada da size çok görev düşüyor. Siz buradasınız. Türkiye’den daha fazla firmanın buraya girmesine katkı sağlamanız lazım. Daha fazla firmanın elinden tutmanız lazım. ABD’den Türkiye’ye daha fazla firmanın yatırım için gelmesi lazım. Buna sizler öncülük edebilirsiniz. Biz, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer almak istiyoruz. ABD piyasasında daha fazla yer almadan, dünyanın en büyük 10 ncu ekonomisi olamayız. ABD piyasasına kalıcı olarak girebilmemiz lazım. Pazar burada var.”
Türkiye’nin eski Türkiye olmadığını ve çok geliştiğini bildiren Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’ Rahmetli Özal’la birlikte değişmeye başladı. Özal bize ufuk verdi. Vizyon verdi” dedi. TOBB Başkanı 1980’lerin başındaki Türkiye ile bugünkü Türkiye’yi karşılaştırırken şu ifadeleri kullandı: “GSMH 70 milyar dolar. Bugün 740 milyar dolar. 1 trilyona yaklaştı. Kişibaşına milli gelir 1500 dolardan 10.000 dolara yükseldi. İhracat 3 milyar dolar . % 90 tarım ve hammadde/ bugün 115 milyar dolar.% 92 sanayi ürünü.Turizm’de 300 bin dolar gelir. Bugün 30 milyar dolara yaklaştık. Dünyann 25 nci büyük ekonomisiyken bugün dünyanın 16ncı büyük ekonomisiyiz.”
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu konuşmasının son bölümünde ABD programı çerçevesinde hangi görüşmeleri yaptığını özetlerken şunları dile getirdi:
“Hafta başında Washinton’a geldim. Ziyaret amacım, ABD ile Türkiye arasındaki iktisadi ve ticari ilişkileri güçlendirecek konuları konuşmaktı. Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin iktisadi boyutunu geliştirmeliyiz demiştim. Bu açıdan, ABD Başkanı Obama’nın Türkiye ziyareti ve sonrasında Sayın Başbakanımızın ABD ziyareti ile, ilişkilerin iktisadi boyutunu canlandırmaya dönük çok güçlü mesajlar verildi. Çeşitli mekanizmalar geliştirildi. Ayrıca, ABD Başkanı Obama’nın Kahire konuşması ile İslam dünyası ile yeni bir başlangıç yapmak istediğini vurgulamıştı. Bu konuşmasında, “girişimciliği” yeni başlangıcın ana konusu yapmıştı.
Bu çerçevede, ABD Eski Dışişleri Bakanı Sayın Madeline Albright tarafından başlatılan bir girişm var. Yeni Başlangıç için Ortaklar girişimi. Ben bu girişimin, Türk halkı ile ABD halkını birbirine yaklaştıracağına inanıyorum. Ve bu doğrultuda da bu girişimin Türkiye boyutunu oluşturdum. Buna da PNB Türkiye adını verdik. Zirveye Türkiye dışında, Pakistan, Filistin, Endonezya, Fas ve Tunus da iştirak etti. ABD Programıma bu toplantı ile başladım.
Ziyaret programı kapsamında ayrıca, ABD Dışişleri Bakanı Sayın Hilari Clinton ile akşam yemeğinde bir araya geldim. Sayın Clinton’a TOBB olarak ve PNB Türkiye olarak geliştirdiğimiz
projeler hakkında bilgi verdim. Gururla söylemem gerekir ki, çalışmalarımız, projelerimiz çok takdir gördü. Türkiye’nin neden İslam Dünyasının en önemli ülkesi olduğunu da ortaya koydu.
Daha sonra, CSIS’de Türkiye-ABD İlişkileri konusunda bir konuşma yaptım. ABD ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Türkiye Masası Şefi Jeff Collins ile Beyaz Saray’da görüştüm.
ABD Kongre Üyeleri, Brad Miller, Sensenbrenner ve Dan Burton’ü ziyaret ettim. Kendilerinden, Türkiye ile ABD firmalarının özellikle ar-ge alanında işbirliğinde imkan verecek bir mekanizma kurmak için destek istedim. ABD Kongresi Türkiye Çalılşma Grubunun öğle yemeği davetine katıldım. ABD Savunma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı James Townsend’i ziyaret ettim. Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Joe Fernandes’in öğle yemeği davetine gittim. Türkiye-ABD İktisadi ve Ticari ilişkilerini konuştuk. Somut adımlar üzerinde görüş alış-verişinde bulunduk.IMF Başkan Yardımcısı Sayın John Lipsky ve Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Sayın Phillippe Le Houerou ile görüştüm. ,US Chamber’in düzenlediği bir toplantıda ABD’li işadamlarına Türkiye ekonomisi ve Türkiye’deki yatırım imkanları konusunda bir konuşma yaptım”.
Hisarcıklıoğlu, konuşmasının sonunda ABD’deki işadamlarından Dünya Türk iş Konseyi’ne üye olmalarını istedi.