Atık pet şişelerin beton üretiminde kullanılması için 2006'dan beri çalışma yürüten Prof. Dr. Akçaözoğlu, 4 milimetre altındaki plastik şişe kırıklarını kum ve çimentoyla karıştırarak beton üretti.
Üretiminde optik fiber de kullanılan betonun, normalinden yüzde 50 daha hafif, ısı yalıtımlı ve ışık geçirme özelliğiyle inşaatlardaki yük oranını da azaltması planlanıyor.
Akçaözoğlu'nun yüksek lisans öğrencileri Fatih Çevik ve İsmail Sarıboğa ile hazırladığı proje, Türk Patent Kurumu tarafından tescillendi.
Semiha Akçaözoğlu, AA muhabirine, oldukça hafif ve dayanımı yüksek bir beton ürettiklerini söyledi.
Fiber optikle ışık geçirgenliği de sağlanan betonla ilgili bilgi veren Akçaözoğlu, şöyle konuştu:
"Hem enerji etkin hem ekonomik hem de ekolojik bir beton ürettik. Çok miktarda atığı beton üretiminde kullandığımız için oldukça çevre dostu. Aynı zamanda ışık geçirgenliğinden dolayı gün ışığından olabildiğince fazla faydalanmayı sağlıyor. Bununla beraber doğa kaynaklarının da tüketimini azalttığı için 'doğal agrega' olarak adlandırılan betonun ham maddelerini oluşturan kum ve çakıl karışımı yerine atık pet şişe kırıklarını kullandığımız için ekolojik bir beton türü oluyor. Bunları dış cephelerde kullandığımız zaman binanın taşıyıcı sistemine fazladan yük getiren ölü yükleri de azaltmış oluyoruz. Deprem güvenli yapı tasarımında binanın olabildiğince hafif olması gerekli. Bizler de bina kabuğunda ve iç duvarlarda bu şekilde bir beton panel kullanarak mümkün olduğunca hafif bir bina üretmiş oluyoruz."
- Taşıyıcı sistemde değil, binanın dış kabuğu ve iç duvarlarda öneriliyor
Akçaözoğlu, pet şişelerin ısı iletkenliği düşük olduğu için bununla yapılacak beton duvarların kendiliğinden yalıtımlı olacağına dikkati çekerek, bu sayede dış cephede tekrar bir yalıtım yapmaya ihtiyaç duyulmayacağını vurguladı.
Ürettikleri betonun içinde kullandıkları optik fiberlerin de deprem güvenli yapı tasarımı için önemli olduğunu aktaran Akçaözoğlu, şöyle devam etti:
"Bir kırılma esnasında atık pet şişe kırıkları ve optik fiberler, beton elemanlarının dağılmasını engelleyerek bir arada tutuyor. Bu da yapı elemanlarının ani çökmesini engellemiş oluyor. Normal ağırlıktaki bir betonun yarı ağırlığında betonumuz var. Hafif beton olmasına rağmen 20 megapascal (MPa) seviyesinde basınç dayanımı göstermekte. Tabii ki bunları taşıyıcı sistemde kullanmayı önermiyoruz. Duvar paneli olarak binanın dış kabuğunda ya da iç duvarlarda kullanımını öneriyoruz. Böylece gün ışığı dış duvarlardan binaya girdikten sonra içerideki koridorlara rahatlıkla ulaşabilecektir. Çalışma kapsamında beton panelimizi 1 santimetreden başlayarak çeşitli kalınlıklarda üretiyoruz. Olabildiğince inceltmeye çalışıyoruz ki döşemeye fazla yük getirmeden iç duvarlarda da güvenle kullanabilelim diye."
Betonun yaya geçitlerinde, kaldırımlarda veya bariyerlerde de kullanılabileceğini anlatan Akçaözoğlu, "Betonun üretimi oldukça kolay. Çünkü doğada bozulması uzun yıllar alan çok miktarda pet atığı hiçbir kimyasal işlem uygulamadan ekonomik ve kolay bir şekilde betona dönüştürebiliyoruz. Bu anlamda atıkların güvenli bertarafı açısından çok avantajlı, erişimi ve uygulaması çok kolay. Firmalarla iletişime geçtik ve şu anda uluslararası patent başvurusuna başladık. Üniversitemiz adına ticarileşmesi için gereken adımları atmış bulunmaktayız." ifadelerini kullandı.