Kamuoyunun malumu olduğu üzere sayın Recep Tayyip Erdoğan dün İstanbul’u doğrudan ilgilendiren ve “Çılgın” sıfatını layık gördüğü bir proje açıkladı. Bu projeye göre, Karadeniz’i Marmara Denizine bağlayacak yapay bir kanal açılması düşünülmektedir.
Toplumları ve ülkeleri ileri götürecek kapsamlı projelere her zaman ihtiyaç vardır. Halkın Sesi Partisi de, bu tür kapsamlı projelerin gerçekleştirilmesini ve topluma hedef olarak konulmasını onaylayan bir programa ve anlayışa sahiptir. Ne var ki sayın Tayyip Erdoğan’ınkamuoyuna ilan ettiği proje ile ilgili bazı tespit ve itirazlarımız vardır. Butespit ve itirazları dile getirmeyi zorunlu gördük.
Türkiye için önemli bir seçime gittiğimiz şu günlerde, ülkemizin çözümlenmeyi ve üzerine konuşulmayı hak edenpek çok konusu varken seçimlerin tek bir projeye kilitlenmesini sağlıklı bulmuyoruz. Daha geçen hafta YSK’nın bazı bağımsız adayları vetosu üzerinepatlak veren olaylar ortadayken, Yeni ve Sivil Anayasa ihtiyacı açıkken, geliradaletsizliği başta olmak üzere ekonominin temel sorunları çözümlenmeyibeklerken, sayın Tayyip Erdoğan’ın kamuoyunda tartışılmamış bir projeyi bu aceleci üslupla gündeme getirmesini doğru bulmuyoruz.
Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimlere 45 gün kala seçmenin iradesini yanıltmaya yönelik halkın işsizlik,hayat pahalılığı, güvenlik endişeleri, trafik ve onlarca bunlar gibi bir an önce çözülmesi gereken sorunlar varken halkın önüne ne zaman başlayıp ne zaman biteceği belli olmayan bir projeyle çıkması yeni bir yanıltmadan başka bir şey değildir.
Projeyi anlatırken “Ben ve arkadaşlarım” diyerek projeyi ve güzergahını bilenlere çok yüksek rant eldeetme imkanı veren bu stratejik bilginin kötüye kullanılmamasının teminatı,hangi hukuk kuralı veya kim olacaktır.
Medeniyet çizgisinde Halkın Sesi’niyükseltmeyi görev bilen Has Parti, İstanbul’un doğasını, coğrafyasını,sosyolojisini ve tarihsel kimliğini kökten değiştirebilecek bu tür birprojenin, tek bir partinin propaganda ve halkla ilişkiler çalışmasınaindirgenemeyecek kadar önemlidir. Sayın Tayyip Erdoğan’ın projenin ekonomik,sosyolojik ve coğrafi yönlerini tanımlamadan bu tür bir projeyi ilan etmesini,devlet yönetme ciddiyetiyle bağdaşmadığını düşünüyoruz..
Halkın Sesini siyasete, meclise veiktidara taşımak konusunda kararlı bir hareket olarak Has Parti, İstanbul’unkaderini muğlak projelere indirgemek isteyenlere karşı siyasi sorumluluğungerektiği şekilde davranacaktır. Gerekirse,İstanbul’un bütününü etkileyen bu proje, İstanbulluların oyuna sunulmalıdır. Kapsamlı ve etraflı tartışmalardan yoksun bir projenin seçim gündemini kilitlemesini doğru bulmadığımızı ve bu konuda gerekli her tür siyasi, bilimsel tavrı takınacağımızı kamuoyuyla paylaşırız.