Star- Halime Kökçe
Bir kaç hafta önce “Sen bu işin sonunu düşünmedin mi?” başlıklı bir yazı yazdım. Paralel yapıya ve o yapının avukatlarınaydı sorum. Gelen tepkiler sosyal medyadan oldu; “sen kendi sonunu düşünmüyor musun” diyen de vardı, “bak, sonun kötü olacak” diyen de.
Korkmalı mıyım? Belki de...(...)
Paralel istila öyle bir hal almıştı ki polis mi olmak istiyorsun, hakim mi, adliye de çaycı mı, mutlaka Cemaat’ten bir torpil bulman dahası ya cemaate bağlanman ya da -mış gibi yapman gerekiyordu. Takiyye ta burada başlıyordu!
Altın günlerinde çocuklarına kız bakan kadınlar bile bunu içselleştirmişti: “Cemaate de girdi, hayırlısıyla sınavı kazanır.”
Cemaate girince sınav nasıl kazanılıyor?
Şimdi bunlar hiç soruşturulmasın mı? O meşhur bavuldan çıkan her belge için dava açıyordu paralel savcılar. Gizli tanık ifadeleriyle kaç kişinin hayatı kaydı?
Şimdi ise ne özel yetkili mahkeme var, ne de soruşturma başlatmak, adam dinlemek eskisi kadar kolay. Şansınız tam da bu; paralel yapı soruşturmasının keyfiliğe izin vermeyen yeni bir anlayışla yürütülecek olması.
Hadi yine iyisiniz!