Dönemin İktisat Vekili Celal Bayar'ın Atatürk'e sunduğu Gizli Şark Raporu'nun orijinal halinin bir kısmı ilk kez yayınlandı. Araştırmacı Ramazan Topdemir'in kaleme aldığı Atatürk'ün Doğu ve Güneydoğu Politikası ve GAP adlı kitapta, GAP'ın temelinin atılışı, için iik emri Atatürk'ün verdiği gözler önüne seriliyor.
Haber 7 Kitap Dünyası olarak bugün oldukça farklı bir perpektife sahip bir eseri tanıtırken, yaptığımız kısa alıntılarla da Atatürk'ün ihmal edilen ve ısrarla yok sayılmak istenen bir yönünü hatırlatalımistedik......
Harran Üniversitesi Öğretim Üyesi Araştırmacı Yazar Dr. Ramazan Topdemir, 1917 tarihinde 36 yaşında genç bir paşa olarak Diyarbakır'd görev yapan Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyet'in ilanından sonra da yokluk içinde bölgede kalkınma hamlesi başlattığı belitilerek,Doğu'da bulunan demiryolları, köprüler ve fabrikaların Atatürk'ün eseri olduğunun altı çiziliyor.
O günkü koşullara Güneydoğu'nun hali bakın nasıl:
- Bölgenin imkânsızlıklarından dolayı, bölgeye idareciler ve memurlar gelmemektedir.
-Bölge halkı hükümet ile eşkıya arasında sıkışıp kalarak hır korku psikolojisi içine girmiştir. Köylü hükümete, eşkıya hakkında bilgi verince, ge« eşkıyanın baskını ile karşılaşmaktadır.
- Bölgede propoganda ve tahrik faaliyetlerinde bulunan yerli ve yabancılara karşı
şiddetli yaptırımlarda bulunulmalıdır.
-Bölgede dikkate değer esnaf, tüccar ve sanat erbabı yoks-ır Bu durum halkı mağdur etmektedir.
- Yol durumu oldukça kötüdür.
- Tabiat şartlan çok zordur. Bölgenin bazı illerinde kış, 8 a\ 'irmekte ve yollar ulaşıma kapanmaktadır.
- Türkiye daimî münakalât yollarından uzak olduğu gibi kendi /emin arızalan itibarı ile kara yollarına da müsait değildir."
- Buralarda da muvasala birtakım sarp geçitler vasıtası ile temin olunur. Şark Yaylalarında bilhassa kış mevsiminde münakalât tamamen kesilir. Şehirler ve köyler aylarca karlar altında mahsur kalır. Bu mıntıkada ovalar \L vadiler bile deniz seviyesinden çok yüksektir. Erzurum şehri 1900, Van Gölü nün sathı 1720 m. irtifaındadır. Böyle olunca ürünler şehirlere gidemediği için kö\ hmün elinde kalarak çürür.'...
Atatürk ve Kalkınma
Topdemir, Atatürk'ün harap ve yıkık ülkeyi baştan sona kalkındırmak için kalkınma hamlesi başlattığını belirttiği bölümde, "Bu dönemde kalkınmanın programı şöyle açıklanmaktaydı" diyor ve sıralıyor:
-Herkese iş sağlanması.
-Hızlı ekonomik kalkınma.
-İhracatın elverdiği kadar ithalat yapılması.
-Kişiler arasındaki büyük gelir farklarının giderilmesi (dengeli gelir dağılımı)
-Enflasyonsuz kalkınma
-Tüm bölgelerin kalkındırılması (bölgeler arası dengeli kalkınma)
-Özel girişimin geliştirilmesi.
-Hızlı teknolojik gelişme için yabancı sermaye ile işbirliği yapılması)
Atatürk'ün ekonomik politikası da dünyanın kalkınmakta olan ülkelerine örnek teşkil edecek özellikler taşımaktaydı.
Atatürk, halkın sağlığını, güvenliğini, ulaşımını, refahını temin etmekle görevli olduğunun önemi üzerinde durur:
- Memleketin içindeki asayiş ve adaleti devam ettirmek,
Dış siyaset ve diğer münasebetleri iyi idare etmek,
Yollar, demiryolları, bayındırlık işleri,
Sağlık işleri,
Sosyal güvenlik işleri,
Atatürk, kalkınma hamlesinin ülkenin her tarafına yayıldığını belirterek tüm vatandaşların huzur ve güven içinde çalıştıklarını belirtir: "Ülkenin en uzak köşelerinde bile halkın huzuru ve güvenliği öylesine sağlanmıştır ki bunu geçmişin en sakin dönemleriyle karşılaştırmak bile yersiz olur. Herkes güven içinde tarlasında çalışmakta ya da zanaatını yürüttüğü yerde işin başındadır. Bu insanlar çalışmalarının sonuçlarından yararlanabileceklerinden emin ve bunların ellerinden zorla alınamayacağının güveni içindedirler. Ekonomi, eğitim sosyal yardım konularında şimdiden somut sonuçlar alınmıştır. Daha önceden var olan tarım okullarına Bursa'da, Balıkesir'de İzmir'de, Adana'da, Erzincan'da beş yenisi eklenmiştir. Savaşın ve değişmelerin işlemez hale getirdiği Ziraat Bankası yeniden çalışır hale getirilmiş ve birçok yerde şubeler açılarak halkın yardımına koşulmuştur. Pek çok sığınak ve göçmen refahları yönünden uygun yerlere gönderilerek yerleştirilmiştir. Bu işin daha çok yürütülmesi için özel yardım bankaları kurulmak üzeredir.
Köylülere önemli düzeyde iki buçuk milyon liralık tarım aletleri dağıtılmıştır ve dağıtım sürdürülmektedir. Ayrıca köylülere tarım araç, gereçleri vermek gerektiğinde bunları onarmak amacıyla sermayesinin yüzde 70'ine katıldığımız bir şirketle anlaşma yapılmak üzeredir. Bu anlaşma çiftçileri çok memnun edecek ve onların yararına olacaktır.
Cumhuriyelin kurulması ile birlikte sanayi alanında kalkınma hamlesi yapılmaya başlandı. Gelişmenin sağlanması için ilk olarakl923' de İktisat Kongresi toplandı. Ülkenin her tarafından gelen temsilcilerle memleket sorunları ele alınarak çözüm yolları ortaya konuldu. Bu çözüm yollarındaki kararların çoğu ziraatle uğraşanları ilgilendiriyordu. Çünkü nüfusumuzun % 72.3'ü köylerde yaşıyordu.
Kalkınmanın gerçekleştirmesi için alınması gereken tedbirler şunlardır:
Sanayinin teşvik edilmesi.
Sanayi için gerekli eleman yetiştirecek teknik okullar açılmışı.
Sanayi odalarının kurulması.
Aşar Vergisi'nin kaldırılması.
Tütün ekimi ve ticaretinin serbest bırakılması.
Gezegen (Göçebe) aşiretlerin yerleştirilmesi.
Yüksek öğrenim görenlerin bir süre köylere gönderilmesi.
Yol vergisi gelirinin şose yapımına harcanması.
-Göllerde balık üretilmesi."
Kitabın önemli bir yönü de Atatürk döneminde Doğu ve Güneydoğu'ya yapılan yatırımlar li,stelenmesi ve bu yatırımların bölgenin kaderine etkisini izahı
Atatürk Döneminde Doğu ve Güneydoğu'ya Yapılan Yatırımlar
Topdemir'in eserinde yer lan bilgilere göre, Atatürk'ün bölgedeki geri kalmışlığı ortadan kaldırmak için yaptığı yatırımlardan bazıları şöyledir:
01/04/1924 Diyarbakır- Ergani Madeni'nin Devlet tarafından İşitilmesi hakkında kanun TBMM'de kabul edildi.
17/02/1925 Aşar Vergisi'nin Kaldırılmasına ilişkin Kanun TBMM'de kabul edildi.
01/03/ 1925 Tütün Rejisi'nin Fransızlardan Alınmasına İlişkin Kanun TBMM'de kabul edildi.
02/06/1929 Yol ve Köprüler Yapımına İlişkin Kanun TBMM'dc kabul edildi.
09/06/1930 Tütün Tekeli Hakkında Kanun TBMM'de kabul edildi
01/02/1932 Ankara'da Birinci Tütün Kongresi toplandı.
05/04/1934 Diyarbakır- Siirt yolunda Pasur köprüsü açıldı.
02/07/1934 Fevzipaşa- Diyarbakır demiryolu tamamlandı.
30/06/1934 Demiryolu Elazığ'a ulaştı.
10/08/1934 Yolçatı- Elazığ demiryolu hattı işletmeye açıldı.
24/04/1935 Adıyaman Göksün köprüsü açıldı.
15/10/1935 Munzur Suyu köprüsü açıldı.
18/05/1936 Erzurum -Sivas demiryolu hattının temeli atıldı.
02/09/1935 'de Keban Maden köprüsü açıldı.
01/11/1936 Yazıhan- Hekimhan demiryolu hattı işletmeye açıldı.
25/05/1937 Malatya Bez fabrikası'nın temeli atıldı.
07/06/1937 Hekimhan-Çetin demiryolu hattı işletmeye açıldı.
01/07/1937 îslahiye demiryolu hattı işletmeye açıldı.
07/11/1937 Atatürk Tunceli'de Singeç Köprüsü'nü açtı.
16/11/1937 Diyarbakır- Cizre demiryolu hattının temeli atıldı.
08/10/1938 Ankara- Erzurum demiryolu hattı Erzincan'a ulaştı.
Ama bütün bu hizmetlerin yanında bir de fiziksel olarak o günlerde hayata geçirilemese de o günlerden bu günlere ışık tutan ve Tarihin en büyük kurmay zekalarından Atatürk'ün ileri görüşlüğünü ispatlayan bir emir var: "Buraya bir insanlık gölü inşa edelim"
Atatürk'ün Doğu ve Güneydoğu Politikası ve GAP'a konu olan icraat ve fikirlerini dikkatle incelemeden bu konuda ahkam kesmemek gerektiğini gözler önüne seren bu anlamlı çalışmayı konuyla, bölgeyle, tarih ve ekonomiyle ilgilenen herkesin okumasında yarar var.