Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Eker, Ulusal Fındık Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Gürsoy ve beraberindeki heyeti kabul etti. Ulusal Fındık Konseyi, kabulde 2009-2011 yılları arasında uygulanan fındık stratejisinin sona ermesinin ardından 2012 yılı uygulanacak strateji öncesinde, sektörle ilgili konseyin görüşlerini içeren bir rapor sundu.
Üretici, ihracatçı, sanayici, ziraat odaları ve borsa temsilcilerinin bulunduğu görüşmede, Konsey Başkanı Necdet Gürsoy 2009-2011 yılları arasında uygulanan alan bazlı gelir desteğinin fındık üreticisinin serbest piyasa koşullarına uyum sağlamasında çok önemli katkı sağladığını, bu nedenle 2012 yılında da devam etmesini istediklerini belirtti.
Telafi edici ödeme desteğinin devam ettirilmesinin de fındık bölgesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Gürsoy, yeni fındık stratejisi geliştirirken ağaçların gençleştirilmesini teşvik edecek uygulamaların verim ve kaliteyi artıracağına dikkati çekti.
Başkan Gürsoy, fındıkta lisanslı depoculuk uygulamasına başlanmasının, ihracatta pazarın genişlemesi açısından çok önemli olduğunu belirterek, Bakan Eker'e sektör adına teşekkür etti. Düzce ile Ünye'de kurulacak olan lisanslı depolar sayesinde ürünün kaliteli bir şekilde muhafaza edileceğini belirten Gürsoy, bu durumun fındık piyasasına da dengeleyici etki yapılacağını kaydetti.
-''Özel strateji geliştirilmesi gereken bir ürün''-
Açıklamaya göre Bakan Eker de görüşmede, tüm sektörlerde paydaşların görüşlerini önemsediklerini, bu nedenle 2005'ten itibaren tarafların bir araya gelmesini sağlamak amacıyla 9 ürün için konsey oluşturduklarını ifade etti.
Geçmişte Fiskobirlik üzerinden bir alım politikası uygulandığını hatırlatan Bakan Eker, fındığın özel strateji geliştirilmesi gereken bir ürün olduğunu bildirdi.
Fındık ekolojisine uygun olmayan alanlarda alternatif ürünü teşvik ettiklerine işaret eden Bakan Eker, şunları kaydetti:
''Türkiye için stratejik değeri yüksek bu üründe mevcut pozisyonun korunması önemli. Üretici, sektör ve ekonomi açısından önemli bir ürün. Fındık üreticisinin ve piyasasının zarar görmesine izin vermeyiz. Fındığın kalitesinin ve veriminin stabil kalabilmesi için ekolojisi içinde büyümesini sağlamak gerekli.''
Ulusal Fındık Konseyi'nin raporunun sektörü temsil etmesi bakımından önemli olduğunu ifade eden Bakan Eker, raporun ayrıntısıyla değerlendirileceğini, bakanlık olarak 2012 yılında alan bazlı fındık desteğinin devamından yana olduklarını, ekonomi ve koordinasyon kurulunda bu durumun görüşüleceğini ifade etti.
Lisanslı depoculuk konusuna da değinen Eker, ilk defa hububatta 40 bin ton kapasiteyle hububatta lisanslı depoculuk uygulamasının başladığını belirterek, fındıkta da Düzce ve Ünye'de aynı pilot uygulamaya bu sezon başlanacağını bildirdi.
Lisanslı depo kurulacak yerleri belirlerken üretim, transfer, pazarlama ve ulaşım açısından en uygun olanları tespit etmeye çalıştıklarına dikkati çeken Eker, Türkiye'de TMO'nun en büyük ortağı olduğu bir şirketin depoculuk lisansı bulunduğunu, 7 şirketin de lisans için başvurduğunu kaydetti.
Lisanslı depoların ürünü kalitesine göre tasnif ederek depolayacak olmasının üretimde standart gelişime fayda sağlayacağını ifade eden Bakan Eker, bakanlık olarak üretici, imalatçı, ihracatçı ve tüketici için faydalı olacak stratejiler geliştirme çabası içinde olduklarını kaydetti.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Eker, Ulusal Fındık Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Gürsoy ve beraberindeki heyeti kabul etti. Ulusal Fındık Konseyi, kabulde 2009-2011 yılları arasında uygulanan fındık stratejisinin sona ermesinin ardından 2012 yılı uygulanacak strateji öncesinde, sektörle ilgili konseyin görüşlerini içeren bir rapor sundu.
Üretici, ihracatçı, sanayici, ziraat odaları ve borsa temsilcilerinin bulunduğu görüşmede, Konsey Başkanı Necdet Gürsoy 2009-2011 yılları arasında uygulanan alan bazlı gelir desteğinin fındık üreticisinin serbest piyasa koşullarına uyum sağlamasında çok önemli katkı sağladığını, bu nedenle 2012 yılında da devam etmesini istediklerini belirtti.
Telafi edici ödeme desteğinin devam ettirilmesinin de fındık bölgesi açısından önemli olduğunu vurgulayan Gürsoy, yeni fındık stratejisi geliştirirken ağaçların gençleştirilmesini teşvik edecek uygulamaların verim ve kaliteyi artıracağına dikkati çekti.
Başkan Gürsoy, fındıkta lisanslı depoculuk uygulamasına başlanmasının, ihracatta pazarın genişlemesi açısından çok önemli olduğunu belirterek, Bakan Eker'e sektör adına teşekkür etti. Düzce ile Ünye'de kurulacak olan lisanslı depolar sayesinde ürünün kaliteli bir şekilde muhafaza edileceğini belirten Gürsoy, bu durumun fındık piyasasına da dengeleyici etki yapılacağını kaydetti.
-''Özel strateji geliştirilmesi gereken bir ürün''-
Açıklamaya göre Bakan Eker de görüşmede, tüm sektörlerde paydaşların görüşlerini önemsediklerini, bu nedenle 2005'ten itibaren tarafların bir araya gelmesini sağlamak amacıyla 9 ürün için konsey oluşturduklarını ifade etti.
Geçmişte Fiskobirlik üzerinden bir alım politikası uygulandığını hatırlatan Bakan Eker, fındığın özel strateji geliştirilmesi gereken bir ürün olduğunu bildirdi.
Fındık ekolojisine uygun olmayan alanlarda alternatif ürünü teşvik ettiklerine işaret eden Bakan Eker, şunları kaydetti:
''Türkiye için stratejik değeri yüksek bu üründe mevcut pozisyonun korunması önemli. Üretici, sektör ve ekonomi açısından önemli bir ürün. Fındık üreticisinin ve piyasasının zarar görmesine izin vermeyiz. Fındığın kalitesinin ve veriminin stabil kalabilmesi için ekolojisi içinde büyümesini sağlamak gerekli.''
Ulusal Fındık Konseyi'nin raporunun sektörü temsil etmesi bakımından önemli olduğunu ifade eden Bakan Eker, raporun ayrıntısıyla değerlendirileceğini, bakanlık olarak 2012 yılında alan bazlı fındık desteğinin devamından yana olduklarını, ekonomi ve koordinasyon kurulunda bu durumun görüşüleceğini ifade etti.
Lisanslı depoculuk konusuna da değinen Eker, ilk defa hububatta 40 bin ton kapasiteyle hububatta lisanslı depoculuk uygulamasının başladığını belirterek, fındıkta da Düzce ve Ünye'de aynı pilot uygulamaya bu sezon başlanacağını bildirdi.
Lisanslı depo kurulacak yerleri belirlerken üretim, transfer, pazarlama ve ulaşım açısından en uygun olanları tespit etmeye çalıştıklarına dikkati çeken Eker, Türkiye'de TMO'nun en büyük ortağı olduğu bir şirketin depoculuk lisansı bulunduğunu, 7 şirketin de lisans için başvurduğunu kaydetti.
Lisanslı depoların ürünü kalitesine göre tasnif ederek depolayacak olmasının üretimde standart gelişime fayda sağlayacağını ifade eden Bakan Eker, bakanlık olarak üretici, imalatçı, ihracatçı ve tüketici için faydalı olacak stratejiler geliştirme çabası içinde olduklarını kaydetti.