Fethullah Gülen, "Zannediyorum bugün size saldıranlar, sizin aleyhinizde olan insanlar, inanın bana -yemin bile edebilirim- sizden daha fazla ızdırap çekiyorlardır. Uykuları kaçıyordur, yastıkları da, yorganları da, döşekleri de yılan, çıyan yuvası haline gelmiştir." dedi.
Gülen 'herkul.org' adlı internet sitesinde yayınlanan yeni sohbetinde cemaate yüklenen kesimleri hedef aldı. Kendisine 30 Mart yerel seçimleri öncesi bir konuşmasında "sen kimsin" diyen İçişleri Bakanı Efkan Ala'ya isim vermeden "zavallı" göndermesinde bulundu. Fethullah Gülen'in sohbetinden satırbaşları şöyle;
"YORGANLARI DÖŞEKLERİ ÇIYAN YUVASI HALİNE GELMİŞTİR"
"Şayet size bir yönüyle bir yaralama, ajite eden bir şey geldi, dokunduysa, sizden evvel onu size reva görenlere daha acısı gidip musallat oldu. Uykuları kaçıyordur, yastıkları da, yorganları da, döşekleri de yılan, çıyan yuvası haline gelmiştir. Başlarını koydukları zaman uyuyamazlar, “Acaba ne yapsak, daha ne uydursak, ne desek de teselli olsak!” diyorlardır. Bu da sizin daha avantajlı olduğunuzu gösteriyor. Çünkü öyle bir kulvarda yürüyorsunuz ki, o kulvarda yürüyenlere hiçbir zaman kaybetme yok; düştüğünüz yerde bile kendinizi ayakta, dimdik görüyorsunuz Allah’ın izni ve inayetiyle.. bu yol peygamberler yolu, nâm-ı celil-i ilahiyi duyurma yolu, millet ruhunu ikame etme yolu, ruh ve mana köklerimizden akıp gelen usareleri değerlendirme yolu."
"YALANINIZ YOK, İFTİRANIZ YOK, NEFRETİNİZ YOK, TOPLUMUN İÇİNE İHTİLAF ATMANIZ YOK"
"Bir can yakmasına maruz kaldıysanız, başkaları da kaldı! Bugün size saldıranlar, sizin aleyhinizde olan insanlar, inanın bana, yemin bile edebilirim, sizden daha fazla ızdırap çekiyorlardır. Çünkü sizin, dünyayı kaybetseniz bile ahiretiniz var! Allahınız var! Peygamberiniz var! Yalanınız yok, iftiranız yok, isnadınız yok, intikam duygunuz yok, kininiz yok, nefretiniz yok, fezâzetiniz yok, gayzınız yok, toplumun içine iftirak ve ihtilaf atmanız yok! Dolayısıyla öbür tarafta böyle reftâre yürüyor gibi cennet bahçelerinde yürüyeceksiniz, dünyayı bütün bütün kaybetseniz bile. Ama inanın, yürüdüğünüz yolda halisane yürüyorsanız, Allah dünyada bile sizi yalnız bırakmayacaktır."
"ÇOLUK ÇOCUK BUNLAR"
"Meselenin başkalarını rahatsız eden yanlarından bir tanesi de budur: “Allah Allah! Bu ne idüğü belirsiz (!) insanlar, yani çoluk çocuk bunlar… Bazılarımızın kariyeri var, bazılarımızın siyasi tecrübeleri var, bazılarımızın arkasında da şuursuzca sürüklenen kitleler var; biz dünyanın değişik yerlerinde otuz tane okul açamadık, bunlar dünyanın yüz altmış küsur ülkesinde bin üç yüz okul açmışlar!” derler. Ne kadar lokal var, onların sayısını bilmiyorum. Ne kadar okuma salonu var, onları da bilmiyorum. Aynı zamanda bu heyetin ne kadar ticari yatırımlar mevzuunda rehberlikleri var, onları da bilmiyorum. Ne kadar geldilere sebebiyet vermişlerdir, ne kadar gittilere sebebiyet vermişlerdir, onları da bilmiyorum."
EFKAN ALA'YA İSİM VERMEDEN 'ZAVALLI' DEDİ
"Sizi ümmi, değersiz, kast sistemine göre onuncu basamakta görüyorlar, size tepeden bakıyorlar. Nitekim birisi “Lan sen kimsin, sen kimsin, sen kimsin!..” diyordu. Şimdi size böyle bakan insanlar, esas, kendi karakterlerini ortaya koyuyorlar, yani ne ise onu ifade ediyor, zavallı. Size böyle bakan insanlar, sizin elinizle Allah’ın ortaya koyduğu şeyleri sizden gördüklerinden dolayı, küfrün de ötesinde korkunç tahrip yapan hasede sapıyorlar, kıskançlığa sapıyorlar, hafizanallah."
"MAZLUMA EN ÇOK BENZEYEN ZALİMLER"
"Haset, çekememezlik… “Niye bunlar da biz değiliz.. neden bunlar da ben değilim.. neden dünyanın yüz altmış ülkesinde bana şöyle bakılmıyor, böyle bakılmıyor, hep bunların yaptıkları işlerden bahsediliyor?” Haset bazen öyle şeylere sebebiyet verir ki küfür ona sebep olmamıştır. Küfrün ötesinde insanlara nankörlükler işlettirir, hafizanallah."
"Şimdi bu kadar şeye Allah’ın izni ve inayetiyle muvaffakiyetiniz karşısında çekememezlikler olabilecektir. Bunlar da Hasan Basri hazretlerinin buyurduğu gibi “Ben haset edenden daha ziyade mazluma benzeyen bir zalim görmedim.” Kendine ediyor, kendi uykularını kaçırıyor. Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) bir hadis-i şeriflerinde; "Haset etmekten sakının! Zira ateşin odunu yiyip bitirdiği gibi haset de iyilikleri yer bitirir.” buyurur. Evet, haset insanın amelini, hatta emellerini, beklentilerini cayır cayır yakar, yok eder; tıpkı ateşin odunu yaktığı gibi. Dolayısıyla da haset o odun gibi insanları cayır cayır yakar. İnsan odun olmuşsa, yakılmaya namzet demektir, hafizanallah."