Uçan Savcı Zekeriya Öz'ün İşadamı Ali Ağaoğlu'nun parasıyla beleş Dubai tatili yaptığı her geçen gün gözler önüne serilmeye devam ediyor. Ali Ağaoğlu'nun davetiyle bir grup gazeteci olarak buluştuklarını yazan Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar ve Hürriyet gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök Savcı Öz'ün beleş Dubai tatilini yazdılar.
Adı Uçan Savcı'ya çıkan Öz'ün hiçbir şekilde yalanlamadığı ve sadece kamuoyunu yanlış yönlendirme çabası sahtekarlığını bir defa daha ortaya çıkardı
CAN DÜNDAR:BU KADAR MI UCUZ?
Öz'ün, yanında 8 kişiyle yaptığı bir haftalık tatilin, Ağaoğlu tarafından ödenen 77 bin 500 liralık seyahat faturaları yayımlandı.
Savcı Öz, masrafları kendi cebinden karşıladığını açıkladı.
Ağaoğlu, "Hayır, kendisini bizim temsilcimiz ağırladı" diyerek faturaları gösterdi.
Bu arada Savcı Öz adına eski tarihli makbuz isteyen iki aracı, Ağaoğlu'nun ofisine geldi.
Ağaoğlu'na onları da sordum:
"Alnıma dayasan, o aşamada bir adım geri atmazdım. Onlara da ağızlarının payını verip yolladım" dedi.
Savcı Öz'ün, bu sözlere dair fazladan bir diyeceği varsa, ona da burada yer vermek isterim.
Ancak yalanlanamayan bu iddialar ve belgeler doğruysa, "yolsuzluk soruşturması" denilen operasyonun, nasıl birinin elinde olduğu sorusu da çıkıyor ortaya; tuzun kokması durumunda ne yapılacağı meselesi de.
Bu kadar ucuz mu?
ERTUĞRUL ÖZKÖK: SAVCI ÖZ ARAYIP KENDİNE FATURA VERİLMESİNİ İSTEMİŞ
ZEKERİYA ÖZ TANIŞMAK İSTEDİ 3 KERE GÖRÜŞTÜK
Ancak hepimizin en çok ilgilendiği bölümü Savcı Zekeriya Öz ile ilgili söyledikleriydi.
Zekeriya Öz'le 2012 yılının Kasım ayında tanışmış. Öz arayıp kendisini ziyaret etmek istediğini söylemiş.
Geldiğinde, o akşam yemek yediğimiz salonun yanında tavla oynamışlar. Ali Ağaoğlu4-0 öndeyken sonunda 5-4 kaybetmiş.
"Misafiri yenmek bize yakışmaz" diyor.
Sonra yine kendi isteği ile bir kere daha gelmiş. Yine tavla oynamışlar.
Son görüşmeleri ise Ali Ağaoğlu'nun babasının cenazesinde olmuş.
Ağaoğlu'na "Bir savcı niye ısrarla sizi ziyaret etmek, gelip tanışmak ister" diye sordum.
"O istedi. Ben de devletin koskoca savcısına gelme diyemezdim" demiş.
Tabii konu Dubai ziyaretine geldi.
"Oradaki harcamaları biz karşıladık" dedi.
Daha doğrusu Ağaoğlu Şirketler Grubu'nun Dubai Temsilcisi Halil İbrahim Demirhanayarlamış bütün daveti.
"Şeyhlerle özel arkadaşlığı olan bir arkadaşımızdır" diyerek ayrıntılarını anlattı.
LİMUZİNLE KARŞILATTIK EN BÜYÜK SÜİTİ VERDİK
Zekeriya Öz'le daha önceden tanışıyorlarmış.
Dubai'ye davet etmiş. Geldiğinde limuzinle karşılatmış. Otelde onun beklediğinden de daha büyük ve lüks bir süit açmışlar.
Ama Demirhan'ın kendisiyle ilgilenmediğinden şikâyet etmiş. "Beni orada ortada bıraktın" demiş.
Ağaoğlu'na tekrar "Bir savcının davet edilmesi normal mi" diye sordum.
"Babam bana, 'Hep kazandığını paylaşmayı bil' diye öğretti. Dostlarımızı davet ediyoruz. Onlardan para mı alacağız. Sahibi olduğum otellerin odalarının yüzde 20'si eşe dosta ayırıyoruz. Bence bunda kötü bir şey yok" dedi.
İyi de o zaman niye çıkıp "Parasını biz ödedik" diye bir açıklama yaptı?
"Bize kimse baskı yapmadı. O, parayı kendisinin ödediğini söyleyince, mecbur kaldık"dedi.
SORGUDA DİREKT BAŞBAKAN'A GİTMEK İSTİYORLARDI
Bu arada Zekeriya Öz, Dubai'yi arayıp kendisine fatura verilmesini istemiş.
Hatta oradan birini bulup fatura almayı denemiş.
Ağaoğlu "O adamı bulup buraya getirttim. Benden para istedi. Şantajvari şeyler söyledi. Kovdum buradan" dedi.
Sorgusu ile ilgili bazı bilgiler de verdi. Sorgu bir süre devam etmiş, sonunda olayı Başbakan'a dayatmaya çalışmışlar. "Bütün sorgunun amacı olayı oraya tırmandırmakmış" dedi.
Tabii bunlar kendisinden tek yanlı olarak dinlediğimiz şeylerdi.
Zekeriya Öz tarafını bilmiyoruz.
Onun da bu kadar yakın ve iyi ilişkisi olan bir iş insanını göz altına aldırması, aleyhine iddianame hazırlatmak istemesi, bu davetlerden ve yakınlıktan hiç etkilenmediği anlamına da gelmez mi?