“Dünyada bir milyardan fazla Müslüman var; yani takriben her beş kişiden biri Müslüman, ama dünyanın birçok bölgesinde Müslümanlar hep mazlum ve mağdur, esir veya mustaz’af; fakir ve sömürülmekte, cahil ve geri kalmış, derbeder ve düzensiz.”
Prof. Dr. Es’ad Coşan. Temmuz 1992
Bu haftaki kitabımız Merhum Prof. Dr. Es’ad Coşan hocamızın çağımız insanını bunalıma iten asrın hastalıklarının teşhis ve tedavilerini, tüm insanlığa sunduğu kurtuluş reçetelerini anlatan bir kitap.
M. Es’ad Coşan Araştırma ve Eğitim Merkezi Başkanı Dr. Necdet Yılmaz’ın hazırladığı kitap, başucu eseri olarak, tesbih çeker gibi okunması gerekir düşüncesindeyim.
……………….
Bu fakir, hocaefendinin gözetiminde çıkan ve dergicilik tarihinde ilk defa 100 bin satış rakamlarına ulaşan “İslam Mecmuası’nın” yayına başladığı günden bu yana, yazdıklarını okumuş ve sohbetlerini dinlemiştir.
Eğer hocaefendinin 1985 yılından vefat ettiği yıla kadar teşhis ve tedavi yöntemleri, “Müslümanlar kardeştir” çerçevesinde ele alınıp icraata başlansaydı, bugün ülkemizin başındaki pek çok musibet yaşanmayabilirdi.
Ne yazık ki, Müslümanların birliği ve beraberliği, bilinen veya bilinmeyen bir şekilde İslam tarihinde de olduğu gibi akamete uğradı ve uğratıldı.
Bu konuda çok dertliyim en iyisi kitaba döneyim, kaş yaparken göz çıkarmak istemem. Meramımı hocaefendiye ait yazının girişindeki sözler anlatıyor zaten.
………………..
“İnsanlığın dünkü, bugünkü, hatta yarın ki problemlerine çözüm ve tüm müşküllerine çare İslam’dadır. İki cihanın mutluluğu İslam’la elde edilebilir. Dünyanın ideal nizamı odur.
Geçmişi ve geleceği, hastalığı ve şifayı, ferdi ve cemiyeti, ruhu ve bedeni, insanın zaaf ve meziyetlerini en iyi bilen Raûf, Rahim ve Vedûd Rabbimiz, dünya ve ahirette huzur ve saadetimizi temin için lütfeylemiş, bize Peygamber göndermiş, kitap indirmiş, kanun ve şeriat koymuş, yol göstermiştir.
Bunalıma düşen asrımızı, çırpınan ruhsuz medeniyeti, şaşıran çılgın insanlığı, çalışırsak bizler kurtarabiliriz, reçete bizim elimizdedir.
Böyle hayırhah ve fedakâr ruh yapısı sadece bizlerde mevcut; başkalarının yaptıkları ise sadece propaganda, göz boyama, gösteriş, riya, aldatmaca ve istismar.
O halde biz Müslümanlar, hem maddi manevi faydamız, hem de insanlığın huzur ve rahatı, salah ve felahı için İslam’a sımsıkı sarılmalıyız. Başka çıkar yol yoktur.
İslam’ı dosdoğru anlamaya, içimize iyice sindirmeye, hayatımızı her yönüyle ona uydurmaya, emirlerini severek tutup yasaklarından şiddetle kaçınmaya mecburuz.”
……………..
Nasibe bakın ki, hocaefendinin bu sözlerini 1985 yılında dizgi operatörü olarak İslam Dergisi için dizmiştim. Şimdi de köşem için dizdim.
“Yeniden yenilenmek” adına bu kitaba ve içindekilere çok ihtiyacımız var.
Bilgi için; 0212- 635 45 45