Zaman'ın ulaştığı AB Komisyonu Türkiye Temsilciliği tarafından hazırlanan 93 sayfalık mart ayı raporu, Brüksel'in, soruşturmaya ilişkin bütün safhaları titizlikle takip ettiğini gözler önüne seriyor.
Raporda, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa iki emekli generalin hükümeti darbe yoluyla devirmekten yargılandıkları anlatılıyor. Sanıkların, kıdemli bir hakimin ölümü ile neticelenen 2006'daki Danıştay saldırısı ile aynı yıl Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan el bombalı saldırıdan sorumlu tutulduğu vurgulanıyor. AB Komisyonu, Avrupa Parlamentosu'nun (AP) çok net tavrına rağmen kasım ayında yayımlanan ilerleme raporunda Ergenekon soruşturmasına bir paragrafla atıf yapmış ancak bir hüküm ifadesi kullanmamıştı. Avrupa Parlamentosu ise son iki Türkiye raporunda Ergenekon soruşturmasına, sanıkların haklarına riayet edilmesi şartıyla, kuvvetli destek vermişti.
AB'nin geniş yer ayırdığı ikinci bir bölüm ise asker-sivil ilişkileri. Mart ayındaki gelişmelerin tahlil edildiği raporda mahalli seçim sonuçlarının analizi, Yüksek Seçim Kurulu'nun tartışmalı kararları, Tübitak'taki Darwin tartışması, Leyla Zana davası, Doğan Grubu'nun yaşadığı vergi sorunu, BBP Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun vefatı, Hüseyin Üzmez davasındaki gelişmeler, Genelkurmay ile Bülent Arınç arasında yaşanan tartışmalara yer veriliyor. Raporda İbrahim Tatlıses ile Yıldız Tilbe arasındaki hararetli tartışma da Kadın Hakları bölümünde zikrediliyor. Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt'ün eşi Ferda Paksüt'ün Ergenekon sanıkları arasında yer aldığı da hatırlatılıyor. Belgede dikkat çeken önemli bir ayrıntı, Brüksel'in ısrarla görmediği başörtüsü sorununun mart raporunda YSK'nın yasakları çerçevesinde gündeme getirilmesi. Mart raporunda YSK'nın sandık mahallerini "kamu alanı" ilan ederek başörtülülerin görev almalarını engellediği kaydediliyor.
RAPORUN MÜHİM BAŞLIKLARI ŞÖYLE:
Ergenekon: 1.900 sayfalık ikinci Ergenekon iddianamesi İstanbul Mahkemesi tarafından kabul edildi. Türkiye tarihinde ilk defa iki emekli general hükümeti darbe marifetiyle devirmekten suçlanıyor. Aralarında Kemalist gazete Cumhuriyet'in mühim gazetecisi Mustafa Balbay'ın da bulunduğu 54 yeni sanık bulunuyor. Balbay'a ait olduğu iddia edilen bir günlük basına sızdı.
İki emekli general ikinci iddianamenin asil sanıkları. Bir numaralı sanık, eski Jandarma Komutanı ve emekliliğinde milliyetçi bir dernek olan Atatürkçü Düşünce Derneği'nin başkanlığını yapan Şener Eruygur. İki numaralı sanık ise eski Birinci Ordu Komutanı ve şu an GATA'da bulunan emekli Orgeneral Hurşit Tolon. JİTEM kurucusu emekli Albay Arif Doğan, eski polis müdürü Adil Serdar Saçan, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt'ün eşi Ferda Paksüt diğer sanıkların bazıları.
İddianame Tolon ve Eruygur'un terör örgütünün üst düzey idarecileri olduğunu savunuyor. Savcılık, iki emekli generalin kıdemli bir hakimin ölümü ile neticelenen 2006'daki Danıştay saldırısı ile aynı yıl Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan el bombalı saldırıdan sorumlu olduğunu iddia ediyor.
Yüksek Seçim Kurulu: Kurul mahalli seçimler öncesi 4 tartışmalı karara imza attı. Bunlar kimlik numarası olmayan vatandaşların oy kullanamaması, sandıklarda başörtülülerin vazife almasına müsaade edilmemesi, güvenlik personelinin kayıtlı olduğu mahallerde oy kullanması ki neticede birçok güvenlik kuvvetleri mensubu oy kullanamadı; dördüncüsü de engellilerin oy haklarının zedelenmesi oldu.
Savcı Kayasu: 1980 darbesini yapan Kenan Evren hakkında iddianame hazırladıktan sonra meslekten atılan, Avrupa İnsan Haklar Mahkemesi'ne taşıdığı davayı kazanan eski savcı, Evren'in yargılanması konusundaki ısrarını koruyor.
Gül-Arıtman davası: TBMM üyesi Canan Arıtman, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e anne tarafından kökeninin Ermeni olduğunu iddia etmesi üzerine tazminat ödemeye mahkum oldu. Etnik kimlik olarak "Ermeni" ifadesinin kullanılmasının ayrımcılık olabileceğine hükmetmesi açısından dava iyi bir örnek.
Doğan Grubu: 18 Mart'ta vergi yetkilileri tahkikat çerçevesinde, şirketin hisselerinin satışını bloke eden bir karar aldı.