Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerinin, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının "DEVA(Detaylı Veri Analizi) 1-2" programlarıyla sorgulanarak ele geçirilmesine ilişkin 10 polis hakkında hazırlanan iddianame, Ankara 45. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edildi.
CUMHURBAŞKANI MÜŞTEKİ OLDU
Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu Cumhuriyet Savcısı Serdar Coşkun'un hazırladığı iddianamede, Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan, kardeşi Mustafa Erdoğan, oğulları Bilal ve Ahmet Erdoğan, kızı Sümeyye Erdoğan, gelinleri Sema ve Reyyan Erdoğan ile Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kız kardeşi Vesile İlgen ve eşi Ziya İlgen "müşteki" olarak gösterildi.
Soruşturmanın, İçişleri Bakanlığı mülkiye müfettişlerinin raporu üzerine başlatıldığı belirtilen iddianamede, şüphelilere "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" suçlaması yöneltildi.
ERDOĞAN VE AİLESİNE AİT ÖZEL BİLGİLER ELE GEÇİRİLDİ
İddianamede, çeşitli illerde görev yapan şüphelilerin DEVA programına kendi şifreleriyle girerek, Erdoğan ve ailesinin bilgilerine erişim sağladıkları kaydedildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığının, emniyet ve asayişi sağlamak üzere ülke genelinde herkese ait istihbarat bilgilerini DEVA 1- 2 programıyla topladığı belirtilen iddianamede, program üzerinden Erdoğan ve ailesine ait bilgilerin de tutulduğu ve söz konusu programa kendisine şifre verilmiş istihbarat hizmetlerinde çalıştırılan polislerin erişebildikleri kaydedildi.
DEVLET GÜVENLİĞİ TEHLİKEYE GİRDİ
Kişilere ait her türlü bilginin yer aldığı programda, devlete ait "sır" niteliğinde herhangi bir bilgi olmadığı ancak Erdoğan ve ailesine ait kişisel verilerin yer aldığı bildirilen iddianamede, bu bilgilerin öğrenilmesinin ve yayılmasının devlet güvenliğini tehlikeye soktuğu, programın bu tür bir bilgiyi öğrenmek için kullanılmasının mantıken yasak olacağı belirtildi.
Şüphelilerin, hiçbir istihbari veri girişi yapmadan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesinin kişisel bilgilerini elde etmek için programa giriş ve sorgulama yaptıklarına işaret edilen iddianamede, "Şüphelilerin, Erdoğan ve ailesinden birilerinin özel bilgilerini elde ederek toplum nazarında küçük düşürmek, siyasi olarak bu bilgileri şantaj için kullanmak, seçimlerde yenilmesini sağlamak, dış ülke istihbaratlarına bu bilgileri vererek, Türkiye'nin imajını zedelemek amacını güttükleri anlaşılmaktadır" değerlendirmesinde bulunuldu.
Mülkiye müfettişlerinin araştırmaları sonucunda, şüphelilerin log kayıtlarından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesine ait eğitim, mal varlığı, akrabalık, istihbari kayıtlar gibi kişisel bilgileri sorgulatarak ele geçirdiklerinin belirlendiği vurgulanan iddianamede, şüphelilerinin savunmalarında, "Erdoğan'ı sevdikleri ve fotoğrafına bakmak için programa girdikleri gibi saçma, delillerle tutarsız, birbirinden kopyalanmış ifadeleri kullandıkları, savunma iç güdüsüyle hareket ederek yalan söylediklerinin anlaşıldığı" ifadesine yer verildi.
İddianamede, "şüpheliler" polis memurları K.T, M.A, Ö.G, O.T.B, Y.T, İ.Ü, A.K, S.Ş, M.Y. ve komiser F.Ş. olarak gösterildi.