Vatandaşlar yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı camiye üst aramasından sonra girdi. Erdoğan'ın camiden çıkışı esnasında vatandaşlarla bayramlaştı.
Mimar Sinan Camisi'nde, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da bayram namazını kıldı.
Erdoğan'a vatandaşlar sevgi gösterisinde bulunurken, dışarıdaki çocuklara oyuncak hediye edildi.
Basın mensuplarının sorularını cevaplayan Başbakan Erdoğan Erdoğan neler söyledi?
İşte o sözler:
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kurban Bayramı'na özellikle Suriye'de, Mısır'da, Libya'da, Myanmar'da, Afrika'nın değişik bölgelerinde sıkıntılarla insanların kimyasal ve konvansiyonel silahlarla öldürüldüğü bir ortamda girildiğini belirterek, "Böyle bir ortamda yaşayacağımız Kurban Bayramı'nın, en azından milletimiz için birlik beraberliğe, İslam dünyası için birlik beraberliğe vesile olmasını yine de temenni ediyorum. İnşallah halklar bu sorunu çözerler" dedi.
Erdoğan, bayram namazını kıldığı Mimar Sinan Camisi'nden ayrılırken, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Kurban Bayramı'nın milletin birlik ve beraberliğine, tüm İslam dünyasının birliğine ve beraberliğine, insanlığın barışına vesile olmasını temenni eden Erdoğan, bu Kurban Bayramı'na özellikle Suriye'de, Mısır'da, Libya'da, Myanmar'da, Afrika'nın değişik bölgelerinde sıkıntılarla girildiğini anımsattı.
Bayrama, insanların kimyasal ve konvansiyonel silahlarla öldürüldüğü bir ortamda girildiğini belirten Erdoğan, şöyle konuştu:
"Bütün bu olayların saptırmalarla tanımı, izahı bizleri ayrıca üzmektedir. Kimyasal silahlarla öldürmenin sanki suç olmadığı, 1400 kimyasal silahla öldürülen var ama öbür tarafta 120 bine yakın insan konvansiyonel silahlarla öldürülmüş. Onun ise suç değilmiş gibi izah edildiği bir tablo ortada. Bize göre eğer sonucu ölümse ve burada insanlar öldürülüyorsa, ister kimyasal olsun ister konvansiyonel olsun bunların hepsi suçtur. Bunlara karşı tüm insanlığın, tüm ülkelerin ortak tavır alması gerekir. Şu ana kadar böyle bir tavrın alınamadığını görüyoruz. BM Güvenlik Konseyi şu anda istikametini kaybetmiş vaziyette, böyle bir tablo ile iç içe. Adeta bir daimi üyeler arasında yaşanan sıkıntılarla BM Güvenlik Konseyi kararsızlığı işliyor. Bütün bu olan olaylara karşı bir vurdumduymazlığı yaşıyor. Bunun tarihe hesabını veremeyeceklerdir. Bunu da çok açık ve net söylemek zorundayım. Tarih bunun hesabını soracaktır. Bizler bugün varız yarın yokuz. Ama bu hesabı tarihin soracağına inanıyorum.
Böyle bir ortamda yaşayacağımız Kurban Bayramı'nın, en azından milletimiz için birlik beraberliğe, İslam dünyası için birlik beraberliğe vesile olmasını yine de temenni ediyorum. İnşallah halklar bu sorunu çözerler."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "İmralı ile arasının açılıp açılmamasından çok BDP, verdiği mesajlarla Adalet Bakanlığımız ile arasını açmamaya gayret etsin. Eğer verdiği mesajlar, bu dozda gidecek olursa, bu sefer Adalet Bakanlığı ile arasını açar, böyle bir görüşmenin önü kapanır. Bunu bir defa çok açık, net söylemek zorundayım. Çünkü böyle sınırı aşan ve tahrik kokan mesajlara hükümet olarak biz de 'evet' diyemeyiz" dedi.
Erdoğan, Ataşehir'deki Mimar Sinan Camisi'ne kıldığı bayram namazı çıkışında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
BDP heyetinin İmralı ziyareti ve Abdullah Öcalan'ın mesajına ilişkin bir soru üzerine Erdoğan, "Henüz, bana gelmiş bu konuda net, kesin bilgiler yok. Net, kesin bilgi olmayınca o konuyla ilgili de yorum yapmak doğru olmaz. Çünkü İmralı'da ne konuşulmuş ne yapılmıştır bunu bilmediğim için de BDP heyetinin açıklaması üzerinden yorum yapmak sıkıntı olur" diye konuştu.
Erdoğan, bir gazetecinin "BDP ile İmralı arasındaki makas açılıyor mu?" sorusuna şu karşılığı verdi:
"İmralı ile arasının açılıp açılmamasından çok BDP, verdiği mesajlarla Adalet Bakanlığımızla arasını açmamaya gayret etsin. Eğer verdiği mesajlar, bu dozda gidecek olursa, bu sefer Adalet Bakanlığı ile arasını açar, böyle bir görüşmenin önü kapanır. Bunu bir defa çok açık, net söylemek zorundayım çünkü böyle sınırı aşan ve tahrik kokan mesajlara hükümet olarak biz de 'evet' diyemeyiz."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri'nde Türkiye ile Hollanda arasında oynanacak maça ilişkin, "Şu anda bizim tek hedefimiz bu maçtan galip çıkmaktır. Galip çıkmadığımız takdirde hiçbir anlamı yok. Ondan sonra tabii ikinciler arasındaki süreç önemli. Play-off'a yeter ki kalalım, play-off'a kaldıktan sonra inşallah mücadele çok daha farklı olacaktır" dedi.
Erdoğan, Ataşehir'deki Mimar Sinan Camisi'ne kıldığı bayram namazı çıkışında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin "Türkiye ile Hollanda arasında bu akşam oynanacak maçın skorunu ne olur?" sorusu üzerine, "Skoru konuşmaya gerek yok, bana göre şu anda yıldızları saymaya gayret edenlerin sorunudur. Böyle bir tahminde bulunmayı yanlış buluyorum. Şu anda bizim tek hedefimiz, bu maçtan galip çıkmaktır. Galip çıkmadığımız takdirde hiçbir anlamı yok. Ondan sonra tabii ikinciler arasındaki süreç önemli. Play-off'a yeter ki kalalım, play-off'a kaldıktan sonra inşallah mücadele çok daha farklı olacaktır" diye konuştu.
Erdoğan, milli takımın son 3 maçtaki performansının gayet güzel olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Üçte üç yapılmış olması gayet güzel. Dün Fatih Hoca ile de görüştüm; kendisinin şahsında bütün teknik kadroya ve sporcularımıza başarılar diledim. İnşallah bu maçı, bu gece televizyonda seyredip, bütün dualarımızla herşeyimizle onların yanında olacağız. İnanıyorum ki Şükrü Saracoğlu'nda bu akşam bütün Türk milleti tek yürek olarak milli formalarımızla milli takımın yanında yerini alacaktır. Tabii zor bir takım Hollanda, birinci sırada, ama futbolun zoru kolayı yoktur. Aynı Hollanda, Estonya'da 2-2 berabere kalmıştı. Ama aynı Estonya'yı biz, Estonya'da 2-0 yendik. Futbol böyle bir şey. Onun için temennimiz odur ki bu akşam nasıl ki Romanya'ya burada yenildik, gittik Romanya'yı kendi evinde yendik. Burası da Türkiye, sağı solu belli olmaz. İnşallah galibiyetle çıkarız.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'ndaki istifalara ilişkin "Böyle bir istifa doğrusu beklemezdim. Eğer bu konuda samimi, dürüst, vatanını, milletini seven bir generalin veya bir amiralin böyle bir süreç içerisinde istifa etmesinin gerekçesini bilmiyorum, nasıl böyle bir şey yaparlar anlamak da mümkün değil" dedi.
Bir gazetecinin "Deniz Kuvvetleri Komutanlığındaki istifalar, Balyoz davasındaki kararlar ile bağdaştırıldı. İstifaların devam edeceği yönünde söylemler var. Bu konudaki yorumunuz nedir?" sorusuna, Erdoğan, şu karşılığı verdi:
"Böyle bir istifa doğrusu beklemezdim. Eğer bu konuda samimi, dürüst, vatanını, milletini seven bir generalin veya bir amiralin böyle bir süreç içerisinde istifa etmesinin gerekçesini bilmiyorum, nasıl böyle bir şey yaparlar anlamak da mümkün değil. Yargıda olan bir süreç var, yargının vermiş olduğu bir karar vardır. Ama gerekçesini bilmeden de herhangi bir açıklama yapmayı doğru bulmuyorum."
- Yerel seçimler
Başbakan Erdoğan, "Yerel seçimler yaklaşıyor. Bazı bakanların bazı illere belediye başkan adayı olacağı söyleniyor. Netleşen bir şey var mı?" sorusu üzerine, bunların hepsinin olağan olduğunu söyledi.
Bu ayın 26-27'sinde, 16 büyükşehir belediyesinde, belirledikleri 16 heyetin iki gün temayül yoklaması yapacağını belirten Erdoğan, şu bilgileri verdi:
"Bu yoklamanın ardından bizler üst kurulda değerlendireceğiz. Daha sonra kesin neticeye vardığımız büyükşehirleri ve ilçelerini açıklayacağız. İkinci etabı da kasım ayının ilk 10 günü içerisinde ayrı bir 14 heyet, kalan 14 büyükşehre gidecek, oralarda temayül yoklamalarını yapacaklar. Bu temayül yoklamalarına il ve ilçeler bu oylamaya yönetimleriyle kadın, gençlik kolları yönetimleriyle katılacaklar. Buradan çıkacak neticeleri üst kurula sunacaklar ve üst kurulda değerlendirmeler yapıldıktan sonra gerekirse kamuoyu açıklamalarına bu büyükşehirlerde gideceğiz ve nihai kararımızı bu arada vermiş olacağız. Bunun ardından da süratle kalan 51 vilayeti, il ve ilçeleriyle oralarda da temayül yoklamalarını yapıp, nihai kararları verip, adımlarımızı atacağız. Temayül yoklamalarıyla tatmin olmadığımız yerde de kamuoyu araştırmalarına gideceğiz. Ucu açık sorularla kamuoyu yoklamalarını yapıp, oralarda nihai kararları verme durumuna geleceğiz."
- "İstanbul, İstanbul dışı ama Türkiye..."
Bayramı nerede geçireceğine yönelik bir soruya Erdoğan, "İstanbul, İstanbul dışı, ama Türkiye..." karşılığını verdi.
Bu arada Başbakan Erdoğan, balkondan kendisine el ve mendil sallayan yaşlı bir çifte, el salladı ve "Sağolun" dedi.
- Başbakan'dan gazeteciye 200 lira bayram harçlığı
Bu sırada, TGRT Haber muhabiri Sultan Akten, Erdoğan'a, "Sabahtan beri burada sizi takip ediyoruz, anne-babayla bayramlaşamadık. Bayram geleneklerimiz var malum. Arkadaşlarımız müsaade ederlerse ben ilk bayramlaşmamı sizle yapmak, bayram harçlığımı babamın yerine sizden almak istiyorum" dedi.
Başbakan Erdoğan da muhabire 200 lira verirken, "İyi bayramlar, hepinizin adına verdim" dedi.
Başbakan Erdoğan'a, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Aziz Babuşcu da eşlik etti.
ROTAHABER