Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) 21. Olağan Genel Kurulu başladı.
Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanı sıra aralarında bazı bakanların da bulunduğu çok sayıda davetlinin katıldığı Genel Kurulda MÜSİAD'ın yeni genel başkanı seçilecek.
Başkanlığa yalnızca bir aday var. MÜSİAD'ın yeni başkan adayı Nail Opak... Nail Opak'ın başkan olması bekleniyor...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''28 Şubat, MÜSİAD'a, MÜSİAD'ın üyelerine karşı, o üyeler gibi nice başarılı iş adamının kolunu kanadını kırmak için yapılmış bir müdahaledir'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''28 Şubat sürecinde, bizim de sizlerin de neler yaşadığını bir biz biliyoruz, bir de Allah biliyor. Eğer bunu yapanlar, bunun mimarları, bunun mühendisleri, bunun kuklaları, piyonları deşifre olmazsa, eğer bunlardan hesap sorulmazsa, aynı felaketi biliniz ki çocuklarımız da yaşayacaktır, torunlarımız da yaşayacaktır'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Eğer 28 Şubat sürecinde emirle, talimatla yazı yazanlar, psikolojik operasyonlara ruhlarını satanlar deşifre olmazsa, biliniz ki ilk fırsatta bunlar bu ülkenin aydınlık geleceğini yeniden karartmak isteyecektir'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 28 Şubat'ın hemen ertesinde gelen ekonomik krizlerin bir gecede Türkiye'yi yoksullaştırdığını belirterek, ''Gecelik faizin bin 500'e çıktığı dönemi, 8 bine çıktığı anı hatırlayın. Buralara çıktı. Acaba kimler burada vurgunu vurdu? İşte o vurgunu vuranların aslında hesaba çekilmesi lazım. Suç duyurusu yapıyorum burada'' dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
MÜSİAD'ı en kalbi sevilerimle selamlıyor, genel kurulunuza başarılar diliyorum... Bugüne kadar MÜSİAD çatısı altında hizmet yürütenlere bir kez daha emeği geçenlere teşekkür ediyorum... MÜSİAD'a daha ömnce birkaç hususta şükran hisselerimi ifade etmiştim.
2011'de TÜrkiye çok yüksek büyüme kaydetti. Çinden sonra en fazla büyüyen ülke oldu. Bu büyümede MÜSİAD'a ve üyelerine şahsım milletim adına teşekkür ediyorum...
Türkiye'nin demokratikleşmesinde sivilleşmesinde her zaman dik ve onurlu duruş sergiledi. MÜSİAD ve üyelerine hak ve hukuk yanında durdukları için şükranlarımı sunuyorum...
Kademeli eğitime ve eğitim reformuna çok güçlü destek verdi. Kesintili eğitimin zararını görmüş ve reformu desteklemiş MÜSİAD camiasına teşekkür ediyorum...
Biz bu ülkenin kurumları ve STK'ları arasında ayrıma gitmeyiz. Hiçbir dernek ve vakfı ayrı tutmayız. Ancak dernek ve vakıfların demokratikleşme noktasında ortaya koyacakları tavrı çok yakından izliyoruz. MÜSİAD her zaman demokrasinin yanında milletin tarafında oldu...
MÜSİAD'ın bu seviyelere nasıl geldiğini çok iyi bilirim. Hangi çileleri çektiğini, yıldırmalara baskılara nasıl karşı geldiğini iyi bilirim... Anadolunun genç ve cevval işadamları sadece bayi olarak görülmek istendi. Onlar Anadolu sermayesinin gücünü ve heyecanını birleştirmesinden kaygı duydular...
28 Şubat Anadolunun başarılı işadamlarına, MÜSİAD'a MÜSİAD üyelerinin kolunu kanadını kırmak için yapılan bir müdahaledir... Müdahalelerin ekonomik sonuçları ve siyasi sonuçlar kadar önemlidir. Müdahaleler kime avantaj sağlamıştır. Kimlerin ocağını söndürmüştüri bunların sorgulanması gerekiyor...
Malum 5'li çete 28 Şubat'ta nasıl oldu da askeri müdahalenin parçası haline geldi... 28 Şubat, 27 Nisan'da neden seslerini çıkarmadı. O dönemde MÜSİAD üyesi 1800'lere indi. Cadı avı başlamıştı. Onlar MÜSİAD'a yeşil sermaye, irticacı sermaye dediler... Şirketleri kamu ihalelerine almadılar, kredi almalarını engellediler... Vergi ve sigorta cezaları keyfi kesildi. Ürünleri kara listeye alındı.
Ürünlerin çarşaf çarşaf yasak listesi yayımlandı. Köfte satan masum vatandaşı gazeteye alıp batırdılar... Yönetimlerinde ekonominin E'sini bilmeyen emekliler yer aldı. O dönemde bazıları sus pus olup ellerini ovuşturmuştu. Gençler bunları tekrar yaşamasın diye bu süreci kararlılıkla sorgulamız, hesabını da hukuk yolu ile sormalıyız... İntikam ve cadı avı diyenlere inat, biz 27 Nisan 28 Şubat 12 Eylül'ü hukukla sorgulayacağız...
CHP'nin başındaki zat 15 gün içinde 3 kez çark etti. Darbelerle yüzleşmeye cadı avı dedi, intikam dedim... Yakında CHP Genel Başkanının veri bantları yayımlanmaya başlayacak tıpkı TV'ler dakika dakika değişen borsa verileri gibi... CHP Genel Başkanı'nın 28 Şubatçılara diyet borcu var. Kendisini yeniden atayan darbecilere borcu var... CHP 28 Şubatta dik dursa idi şimdi bambaşka bir yerde olurdu. 27 Mayıs'ta nasıl ikircikli tutum sergiledilerse bugün de aynı tavrı sergiliyorlar... Bunların zihniyeti değişmiyor. Dünyada genlerle oynanıyor bir de bunların genleri ile oynasalar...
Ben cumhuriyete gönül vermiş kardeşlerimi tenzih ederim. Ben yönetim zihniyetine dair eleştiriler söylüyorum. Camilerler,Dersim ile ilgili belgeler açıkladık. Biz o belgeleri gündem oluşturmak değil bunların zihniyetini değiştirmek göstermek için ortaya atıyoruz... Kürt meselesinin , azınlık meselesinin temelinde tek parti CHP vardır... Dine inanca yönelik kısıtlamaların altında bunlar vardır... Bu zihniyetle yüzleşilmediği sürece Türkiye kronik meselelerini çözemez...
27 Mayıs'ı, Dersim'i ilerici demokrasi sanan, camileri kapatan, satan, ahır yapan zihniyeti biz anlatmayacak mıyız? Her milletin gururlandığı abide eseler vardır... Tıpkı 1940'larda olduğu gibi bugün de sahte ve sahtekar din adamları ile devşirme zihniyet ortaya koyan var, Doğu'da, G.Doğu'da...
Bu zihniyeti deşifre etmek bizim boynumuzun borcudur... Bir tarafta cuma kılınıyor diğer tarafta bir cambaz çıkmış ikinci bir namaz kılıyor... Bunları deşifre etmeyelim mi? O devletin imamıymış bu da Kürtlerin imamıymış... Bizim dinimizde kürt, türk, laz çerkez var mı?
Eğer bunun kuklaları deşifre olmazlarsa aynı felaketi torunlarımız çocuklarımız da yaşayacak... Biliniz ki bunlar Türkiye'nin aydınlık geleceğini yeniden karartmak istiyorlar... Onların böyle bir Türkiye'yi mi bize miras bıraktınız demelerine fırsat vermeyeceğiz... Türkiye, çetelerin mafyanın, cuntacıların, komitacıların değil milletin olacaktır...
O dönemde gelen ekonomik krizler Türkiye'yi bir gece yoksullaştırdı. Faiz bir gecede 8 bine çıktı. O vurgunu vuranların hesaba çekilmesi gerekiyordu.
Bir açıklamanın faiz maliyeti 2 milyar lira işte bu bedeller ödenmesin diye demokrasiye sahip çıkacağız... 10 yıllar boyunca sırtını statükoya dayayanlar rahatsız olmaya devam edecekler... Bu süreci hep birlikte 2023'e taşıyacağız. Hükümet olarak biz millet iradesine her zaman sahip çıktık, çıkmaya devam edeceğiz... MÜSİAD tavrını bu ülkenin tüm işadamları ve iş çevrelerinde görmek istiyoruz...
Demokratik haklardan hukuki hakların çözümü için terörün sonlandırılması için mücadele ediyoruz... Terörün sadece maddi maliyeti 350 milyar dolar...
Biz bölgeye 35 katrilyonun üzerinde yatırım yaptık. Yatırımların önü kesiliyor...
Tewşvik yasası ile her türlü imkanı verdik. Biz girişimciler için özellikle yollar açıyoruz. Zemini hazırlıyoruz. Bölgedeki en büyük sorun işsizlik ve yolsuzlukta kamuya destek olmasını izliyoruz.. Yine özellikle 5-6. bölgelerdeki yatırımları güçlü şkilde destekliyoruz... İşadamlarımızın bu fırsatı değerlendireceklerine inanıyoruz
Terör saldırılarına ve tahriklerine prim vermeyeceğız... Biz kardeşlik sürecini başlattık başlatalı nifak sürecini başlattılar. Engellemeye devam ediyorlar. Biz bu meseleyi PKK ve uzantılarına rağmen çözeceğiz... Benim Kürt kardeşimin temsilcisi BDP değildir... BDP çözümde yapıcı rol oynayacaksa bekleriz. Ama terör örgütü ile müzakere yapmayız..
Terör örgütüne karşı silahlı kuvvetlerden silah bırakmasını istemek gaflettir...
AYRINTILAR GELECEK
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, genel kurula bir mesaj gönderdi
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, ''MÜSİAD'ın da gayretleriyle Türkiye'nin rekabet gücü yüksek, üretken, sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirmiş bir ülke olarak gelecek yıllara damgasını vuracağına, dünyanın sayılı ekonomileri arasında yerini alacağına inancım tamdır'' dedi.
Gül, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (MÜSİAD) 21. Olağan Genel Kuruluna gönderdiği mesajda, MÜSİAD'ın iş dünyasında model alınan bir sivil toplum örgütü olarak, kurulduğu günden bu yana firmalara ve girişimcilere öncülük ettiğini, faaliyetlerinin Türkiye'nin ekonomik hayatında önemli rol üstlendiğini kaydetti.
Çalışmalarıyla, Anadolu'da başlayarak, Türkiye'nin kalkınmasına ve sanayileşmesine dinamizmin kazandırdığına inandığı MÜSİAD'ın başarılarını memnuniyetle izlediği ifade eden Gül, şöyle devam etti:
''Dünyada yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen Türk ekonomisinin yüksek büyüme rakamlarına ulaşmış olması, tüm dünyanın dikkatini çekmekte, ülkemizin performansı takdirle karşılanmaktadır. Şüphesiz bu süreçte MÜSİAD'ın, müteşebbislerimizi çatısı altında toplayan diğer sivil toplum kuruluşlarımızın ve girişimcilerimizin büyük bir payı bulunmaktadır.
Türkiye'nin geleceğine inanan, ekonomide, siyasal ve sosyal alanlarda yaşanan sorunlara çözüm arayan, yayımladığı kapsamlı raporlarla aydınlatıcı öneriler sunan MÜSİAD, hizmet ve değer üretmeyi her şeyin üstünde tutarak, geçen yıllar içerisinde bu hizmetleriyle fark yaratmıştır.
MÜSİAD, girişimcilerimizin dışa açılması, Türkiye'nin istikrar içinde büyümesi, rekabet gücünü artırması ve küresel pazarlarda daha fazla söz sahibi olması için inançla ve heyecanla çalışmaktadır. MÜSİAD'ın da gayretleriyle Türkiye'nin rekabet gücü yüksek, üretken, sürdürülebilir büyümeyi gerçekleştirmiş bir ülke olarak gelecek yıllara damgasını vuracağına, dünyanın sayılı ekonomileri arasında yerini alacağına inancım tamdır.''
Gül, 1990 yılında kurulan ve Türkiye'nin potansiyelinin harekete geçirilmesinde itici bir güç rolü üstlenen MÜSİAD'ın Türkiye'ye yaptığı hizmetlerden dolayı tebrik ederek, ''Bu vesileyle MÜSİAD'ın ve girişimcilerimizin daima yanında olacağımı bir kez daha belirtmek istiyorum'' dedi.
Ömer Cihad Vardan'ı, iki dönemdir üstlendiği görevi layıkıyla yürüttüğü için tebrik eden Gül, ''Göreve gelecek yeni genel başkana ve arkadaşlarına teslim aldıkları bayrağı en iyi şekilde taşıyacakları inancıyla şimdiden başarılar diliyorum'' dedi.