AB Komisyonu'nun sonbahar ekonomik tahminler raporunda, Türkiye'nin gelecek yıl büyüme tahmini de yüzde 4,5'ten yüzde 5,5'e çıkardı.
Rapora göre, 2012 yılında da yüzde 4,5 büyümesi beklenen Türkiye, bu dönemde Avrupa'da en hızlı büyümeyi gerçekleştirecek.
AB Komisyonunun sonbahar ekonomik tahminler raporunda, küresel krizin ardından uygulamaya konulan mali ve parasal teşvikler yanında sağlıklı bankaları sayesinde güçlü bir toparlanma sürecine giren Türk ekonomisinin dış şoklara karşı güçlenen direncini ortaya koyduğu vurgulandı.
Yılın ilk yarısında yüzde 11 büyüyen Türkiye'nin üçüncü çeyrekten itibaren biraz hız kesse de yıl sonunda büyüme oranının yüzde 7,5 gibi oldukça yüksek bir rakama karşılık geleceği belirtilen raporda, üçüncü çeyrekte işsizlik oranındaki düşüşün durması ve sanayi üretiminde artış hızında kaydedilen yavaşlama, önceki çeyreklerdeki güçlü büyümenin ardından ''nefeslenmek için ara verme'' olarak yorumlandı.
Raporda, ''2011 genel seçimleri öncesinde hükümetin oy almak için harcamaları artırabileceği hususi bir endişedir. Harcamalarda bu yönde bir artış muhtemelen faiz oranları üzerinde baskıyı artırarak yatırımcı güvenine zarar verecek bu durumda toparlanmayı yavaşlatacak veya tehlikeye atacaktır'' denildi.
AB Komisyonuna göre, Türkiye'de geçen yıl yüzde 14,4 düzeyindeki işsizlik oranı bu yıl yüzde 12,2, gelecek yıl yüzde 11,7 ve 2012'de yüzde 11,3'e gerileyecek.
Geçen yıl gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 2,3'ü düzeyindeki cari açık ise bu yıl yüzde 5,5, gelecek yıl yüzde 6,6 ve 2012'de yüzde 7,1'e tırmanacak.
Geçen yıl yüzde 6,7 düzeyindeki bütçe açığının bu yıl yüzde 3,7, gelecek yıl yüzde 2,8 ve 2012'de yüzde 2,2'ye inmesi öngörülen raporda, Türkiye'nin kamu kesimi borç yükünün geçen yıl gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 45,4'nüne ulaşmasına rağmen bu yıl yüzde 42,8, 2011'de yüzde 42,1 ve 2012'de yüzde 42'ye gerileyeceği tahmin edildi.
-AB EKONOMİSİ-
Rapora göre, 2010 yılı büyüme oranları Avro Bölgesi'nde yüzde 1,7 ve AB'de yüzde 1,8 olması beklenirken, en hızlı büyüyecek ülkeler yüzde 4,8 ile İsveç, yüzde 4,1 ile Slovakya, yüzde 3,7 ile Almanya ve yüzde 3,5 ile Polonya şeklinde sıralanacak.
AB'nin büyük ekonomilerinden İngiltere'nin yüzde 1,8, Hollanda'nın yüzde 1,7, Fransa'nın yüzde 1,6, İtalya'nın yüzde 1,1 büyümesi öngörülen raporda, İspanya'nın yüzde 0,2 küçülme tahmini yapıldı.
Rapora göre, bu yıl AB içinde küçülecek diğer üyeler yüzde 4,2 ile Yunanistan, yüzde 1,9 ile Romanya, yüzde 0,4 ile Letonya, yüzde 0,2 ile İrlanda ve yüzde 0,1 ile Bulgaristan olacak.
AB'de bu yıl bütçe açıkları İrlanda'da yüzde 29,3 ile rekor kırarken, İngiltere'de yüzde 7,8 ve İspanya'da yüzde 7,3'ü bulacak.
Türkiye'de gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 42,8'i düzeyinde kalan kamu borcu oranı, Yunanistan'da yüzde 140, İtalya'da yüzde 118,9, Belçika'da yüzde 98,6, İrlanda'da yüzde 97,4, Fransa'da yüzde 83, Portakiz'da yüzde 82,8, İngiltere'de yüzde 77,8 ve Almanya'da yüzde 75,7 ile yüzde 60'ın üzerine izin vermeyen Maastricht ekonomik kriterlerini hayli aşacak.
AB Komisyonu, bu yıl Türkiye dışındaki aday ülkelerden İzlanda'nın yüzde 3,5 ve Hırvatistan'ın yüzde 1,8 küçülürken, Makedonya'nın yüzde 2,2 büyüyeceğini tahmin etti.
Raporda 2010 yılı büyüme tahminleri potansiyel aday ülkeler (Sırbistan, Karadağ, Bosna Hersek, Arnavutluk ve Kosova) için yüzde 1,9, Rusya için yüzde 3,5, Norveç için yüzde 1,9 ve İsviçre için yüzde 2,6 olarak verildi.
AB Komisyonu'na göre bu yıl Çin yüzde 10,5 ve Hindistan yüzde 8,5 ile Türkiye'den hızlı büyürken Brezilya yüzde 7,4, Güney Kore yüzde 6,1, Endonezya yüzde 6 ve Meksika yüzde 4,8 ile Türkiye'nin ardında kalacak.
Rapora göre bu yıl büyüme oranları gelişmiş ekonomilerde ABD'de yüzde 2,7, Japonya'da yüzde 3,5, Avustralya'da yüzde 3 ve Kanada'da yüzde 3,1 düzeyinde gerçekleşirken, küresel ekonomik büyüme yüzde 4,5'i bulacak.
Bir güzel haber de MB'den: Enflasyon düşecek
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, yılın üçüncü çeyreğinde enflasyonun düşüş eğiliminde olacağını, temel enflasyon göstergelerinin ise orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrini sürdüreceğini öngörüyor.
Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu'nun 11 Kasım tarihindeki toplantısına ilişkin toplantı özetini yayımladı.
Özete göre, özellikle krediler ve iç talep güçlü bir seyir izlemekte, ancak dış talebin zayıf seyri nedeniyle toplam talep koşulları henüz enflasyon üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturmuyor. Ekim ayı itibarıyla yüzde 8,62 olan enflasyonun 5 puanı aşkın kısmının sadece işlenmemiş gıda ve tütün ürünlerindeki fiyat artışlarından kaynaklandığı, söz konusu kalemlerdeki fiyat artış oranlarının zaman içinde kademeli olarak gerileyeceği beklentisi de korundu.
Toplantı özetinde, ''Dolayısıyla, önümüzdeki dönemde enflasyonun düşüş eğiliminde olacağı, temel (çekirdek) enflasyon göstergelerinin ise orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrini sürdüreceği tahmin edilmektedir. Bu değerlendirmeler doğrultusunda Kurul, politika faiz oranının bir süre daha mevcut düzeylerde tutulması ve uzun süre düşük düzeylerde seyretmesi gerektiği yönündeki görüşünü teyit etmiştir'' ifadesine yer verildi.
Özette, artan sermaye girişleri, hızlı kredi genişlemesi ve uyarılan ithalat talebi kanalıyla iç ve dış talebin büyüme hızlarındaki ayrışmayı daha da belirginleştirdiği kaydedilerek, bu durumun cari dengede bozulmaya yol açarak finansal istikrara ilişkin riskleri gündeme getirdiği ifade edildi.
Söz konusu risklerin sınırlanması bakımından, önümüzdeki dönemde zorunlu karşılıklar ve likidite yönetimi gibi ek politika araçlarının daha aktif kullanılabileceği de bir kez daha vurgulandı.
AA