TGRT Haber 'deki Basın Odası programına katılan Bakan Egemen Bağış programda fişleme iddialarından, yerel seçimlere, AB sürecinden, tutuklu vekillere kadar bir çok konuda samimi açıklamalar yaptı.
Mustafa Balbay'ın beraat etmediğini, sadece tasfiye edildiğini belirten Bağış, "Balbay serbest kalabildiyse, 12 Eylül 2010 referandumunda, CHP'ye rağmen, vatandaşlarımızın büyük teveccühle destek verdiği AK Parti'nin anayasa değişiklik paketinin içindeki 'bireysel Başvuru' maddesi sayesinde tahliye olmuştur. Kemal Kılıçdaroğlu, o zamanlar il il gezerek 'hayır' oyu verilmesi için kampanya yaptı. Çok çabaladı ancak ona rağmen, halkımız Başbakanımızın çağrısına büyük çoğunlukla 'evet' dedi. Onun sayesinde Balbay, bugün serbest" diye konuştu.
"AB'YE NE DİYECEĞİMİ BİLMİYORUM"
Bağış, Meclis bütçe görüşmelerinde yaşananları değerlendirirken; imkanı varken değişiklik yaptık ve 60 maddede; bunu elinin tersiyle iten Kemal Kılıçdaroğlu'dur. Kendi 2 yıllık emeğini, Türkiye'nin önünü açma şansını elinin tersiyle itiyor. Bu da samimi olmadıklarını gösteriyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı Meclis'te konuşma kapıyor. CHP milletvekillerinin ortaya koyduğu tablo Türkiye adına utanç vericidir. Umarım Avrupa Birliği toplantısına gittiğimde Brüksel'de bunu bana sormazlar! Sorduklarında ben ne diyeceğimi bilmiyorum" ifadelerini kullandı.
"TUTUKLU MİLLETVEKİLİ YOKTUR"
"Türkiye'de tutuklu Milletvekili yoktur. Tutukluyken, Milletvekili Adayı gösterilmiş, listelerde seçilecek yerlere konularak, Milletvekili seçilme hakkına kavuşturulmuş dokunulmazlık kazandırılmış kişiler vardır" diyen Bakan Bağış, "Mustafa Balbay da tutuklandıktan sonra vekil yapılmıştır. Avrupa Birliği ziyaretlerimde sık sık karşılaşıyorum; böylece ülkemizin imajı ile ilgili olumsuz bir intiba oluşturmak istiyorlar. Türkiye'de sanki, kafasına estiği zaman milletvekilini alıp kodese atıyormuş gibi bir hava estiriliyor "dedi.
BAĞIŞ'TAN 'TUTUKLU VEKİLLERE' ÇAĞRI
Mustafa Balbay'ın tahliyesini emsal gösteren Bağış, diğer tutuklu vekillere de çağrı yaparak, "Onlar da tıpkı Mustafa Balbay'ın geçtiği süreçten geçerek, AK Parti'nin sağladığı, Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapıp, ayni haklarını yürürlüğe sokabilirler" hatırlatması yaptı.
Avrupa Birliği'ni eleştiren Egemen Bağış, "biz, AB'nin olası kriterlerinin tamamını yerine getirdiğimize inanıyoruz. Eksiklerimiz varsa da Meclis'ten hızlıca geçirir; gerekli adımları atarız. Fakat adaylık faslımız, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin ortaya koyduğu ne olduğu belirsiz engel nedeniyle açılmıyor. Avrupa Birliği bir taraftan bize 'ödevini, yap' diyor; diğer taraftan ödevin ne olduğunu söyleyemiyor" şeklinde konuştu.
Bağış, fişleme iddiaları ile ilgili de konuşarak, "Belgenin yayınlanma tarihi, bir başka amaca yönelik haberin yayınlanması, zamanlaması maksatlı. Belge o, bu gün eline geçtiği formu yayınlandı, gazeteler, 'bavulcu geldi' diye manşet attı. Bahsi geçen madde, 2004'te Milli Güvenlik Kurulu'nda bir tavsiye kararı uygulanmış mı, hükümet ciddiye almış mı, üzerine bir yaptırımda bulunulmuş mu; 'hayır'. Buna rağmen bir mağduriyet oluşturulmaya çalışılıyor" dedi.
"2004'ÜN TÜRKİYE'Sİ YOK ARTIK"
Geçmiş, kaldırıldığı ile bugün arasında mukayese yapan Egemen Bağış, "Türkiyetarihinin en demokratik, şeffaf, en müreffeh, en zengin, saygın dönemini yaşıyor. 20 yıl evvel Cumhurbaşkanı safra etnik kökenini dile getiremiyordu. Rahmetli Turgut Özal, 'benim annem Kürt'tü, teyzem Türkçe bilmezdi' diye bir şeyler haykırmaya çalışıyordu. Ayni ülkede bugün devletin televizyonu Kürtçe yayın yapıyor, siyasiler istediği dilde propaganda yapıyor, Mahkumlar mahkeme salonunda istediği dilde kendini savunuyor. Türkiye değişiyor. 2004'ün Türkiye'si bugünkü Türkiye miydi? O günün belgesini, bugünün belgesi gibi göstermeye çalışmak büyük bir haksızlıktır"değerlendirmesinde bulundu.
"HALK 'YÜRÜYÜN' DEDİKÇE; KOŞACAĞIZ"
Egemen Bağış, İstanbul'da 60 oy ile kazanacaklarını iddia ederek, "İstanbul'da halkımız AK Parti'den öncesini hatırlayacaktır. Aylarca susuzluktan nasıl kıvrandıklarını, insanların bidonlarla su taşımaktan bel fıtığı olduğunu, berberlerin gazozla tıraş yaptığını hatırlayacaktır. Hava kirliliğinden gazetelerin gaz maskesi dağıttığını hatırlayacaktır. Bir daha o çarpık zihniyete, halktan kopuk zihniyete, belediye hizmetlerinin teslim edilemeyeceğini hatırlayacaktır. Sandıkta vicdanlar devreye girer! İnsanların oylarını başkalarının tapulu malı gibi gösterme zihniyeti saçmalıktır. İstanbul'da Kadir Topbaş, 60 oy ile yeniden seçilecektir. Sandık bize 'yürüyün' dedikçe, biz koşacağız. Hatta ülkeyi uçuracağız" ifadelerini kullandı.
"BİZ Ankara'DA, CHP, ABD'DE ADAY AÇIKLIYOR"
Diyarbakır yerel seçimler çalışması üzerinden CHP'ye yüklenen Egemen Bağış, "Biz adaylarımızı Ankara'da açıklıyoruz. Onlar, ABD'de açıklıyor. Biz Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de ilan ediyoruz adaylarımızı. Kemal Bey de Washington'da ilan ediyor. Tercih meselesidir. Biz tercihlere saygılıyız. Washington'un bir tercih hakkı yok ama Kemal Bey, açıklamayı orada yapmayı uygun görmüş. CHP'de herkes kendi kendini aday olarak ilan ediyor. Genel Başkan Yardımcısı da parti içinde istişare yapmadan 'ben adayım' diyor. Yolsuzluktan dolayı partiden atılan sonra geri dönen biri de 'benim aday' diyor. Biz de bekliyoruz alayını 'adayım' diye açıklama yapsın diye ..." dedi.
"BELEDİYECİLİĞİ HEYKEL DİKMEK ZANNEDİYORLAR"
İzmir'in belediyecilikten nasibini almadığını savunan AB Bakanı, "İzmir'deki belediyecilikle, İstanbul'un herhangi bir ilçesindeki belediyeciliği kıyaslayın. Binali Yıldırım, İzmir'i Avrupa'lı bir şehir yapacaktır. Cumhuriyet Tarihinin en başarılı Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, EXPO'nun İzmir'i fuarcılıkta üzerine çıkarır. Laiklik Demokrasi söylemleriyle, İzmir her türlü hizmetten mahrum ettik. İzmirliler'in canına tak etti. Bunlar belediyeciliği 'heykel dikmek' zannediyorlar" diye konuştu.
HABERLER.COM