Adli Tıp Kurumu'nun, Bülent Ecevit'in rahatsızlığı sırasında Ergenekon tutuklusu Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın sahibi olduğu Başkent Üniversitesi Hastanesi'nde 'tedavisi eksik yapıldı' şeklinde ortaya çıkardığı çarpıcı gerçek şüpheleri daha da derinleştirdi.
İddialarımızı doğruluyor
Ecevit'in o dönemdeki koruma müdürü Bağımsız Milletvekili Recai Birgün, "Rapor 2002'den beri iddia ettiklerimizi doğruluyor" derken, DSP Genel Başkan Yardımcısı Önder Aksakal, "Başbakanımız hastaneye rahatsızlanarak gitti, neredeyse ölmek üzere çıktı. Hastaneden kaçtıktan sonra sağlığına kavuştu" diye konuştu.
Döneme ait belgelerin incelenmesi durumunda daha farklı sonuçların ortaya çıkacağını ileri süren Recai Birgün,şöyle konuştu:
"Bizim asıl endişe duyduğumuz dönem Ecevit'in rahatsızlandığı 2002 dönemidir. Çünkü Ecevit hakkında bizim bilmediğimiz bir şeyler yaşandı. Ecevit aniden rahatsızlandı. Bir süre tedavi gördükten sonra tedaviyi durdurmamızla birden bire düzeldi. Eksik tedavi uygulanmışsa neden, niçin ve kimler tarafından yapılmak istendi. Ecevit'in yakınında olan kişilerin de konuşması gerekiyor. Mesela CHP Genel Başkan Yardımcısı Emrehan Halıcı artık konuşsun. Onların suskunluğu kafamda soru işareti oluşturuyor. Ergenekon davası sürecinde söylediklerimden dolayı sürekli uyarıldım. 'Konuştukların iyi olmaz, sen zararlı çıkarsın' gibi ikazlar aldım" dedi.
Başkent'ten savunma
Başkent Üniversitesi Hastanesi, Ecevit'in tedavi sürecine ilişkin hem Adli Tıp Kurumu hem hastane raporunun yeniden incelendiğini belirterek, "Parkinsona bağlı düşme sonucu meydana gelen vertebra kırığı gelişimini takiben hastanede ve daha sonra Başbakan'ın evinde devam ettirilen izlem süresinde ilaç dozu değişikliği, hastanın yaşı, diğer sağlık sorunları ve ilaçlara özgü olası yan etkiler de düşünülerek önerilmemiştir. Parkinsonun tedavisi, hastalığın aynı evresindeki hastalar için de dahil olmak üzere, hastadan hastaya değişiklik gösterir" açıklaması yaptı.
HABER: Nesrullah SONAY-BUGÜN