CASUSLUK SORUŞTUR-MASINI YÜRÜTEN SAVCI NET KONUŞTU
İstanbul Cumhuriyet savcısı İrfan Fidan, aralarında Ali Fuat Yılmazer ve Yurt Atayün gibi bir dönem emniyetin en önemli makamlarında bulunan polislere yönelik soruşturmada serbest bırakılanların tutuklanmasını istedi. Savcı Fidan, serbest bırakma kararına yönelik yaptığı 167 sayfalık itirazda önemli tespitlerde bulundu. Fidan, polis memurunun devletin üst düzey kademesini dinlemesi ve kaydederek tapeye çevirmesinin haddi olmadığını belirtti.
Soruşturma kılıfı ile dinleme
Şüpheli polislerin gerçek amacının soruşturma kılıfı altında devleti dinlemek olduğunu belirten İrfan Fidan, “Soruşturma kılıfı altında devlet yönetimini takip ettiler. Telefonlarını dinleyip bu şekilde bilgi elde ettiler. Bu amaca ulaşarak milli güvenlik açısından kritik bilgiler elde etmişler. Eylemin kişisel olarak gerçekleşmesi mümkün değildir. Polis memurundan müdürüne kadar rütbe ve mevkisi ne olursa olsun tüm şüpheliler bu durumun farkında ve bilincindeler. Bir polis memurunun veya komiserin kendi başına devletin en üst yönetimini dinleyip görüşmelerini kaydetmesi, daha sonra bunları tape haline getirmesi yetkisi de haddi de değildir” dedi.
Karar ruhsat vermiyor
Şüpheli polislerin, yaptıkları dinlemeleri “Mahkeme kararıyla yaptık” şeklindeki savunmasını eleştiren savcı Fidan, dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: “Soruşturma sırasında ifadeleri alınan şüphelilerin ‘mahkeme kararları doğrultusunda işlem yaptıklarına’ dair savunmaları, suç kastını ortadan kaldırmamaktadır. Mahkeme kararları insanların özel hayatlarını ve devlet erkanının ulusal-uluslar arası görüşmelerini kaydetmeye ruhsat vermez. Soruşturma kapsamındaki kişilerin itibarsızlaştırılması maksadıyla özel hayata ilişkin görüşmelerin kaydedilmiştir. 11 bin 942 sayfa tapenin çoğunun özel hayata ilişkin olduğu anlaşılmıştır.”