Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, Kıbrıs meselesinin çözümüne ilişkin, “Belli ki Kıbrıs sorunu yine askıya alındı. Muhtemelen nisan sonrasına atılacak. Nisandan sonra Rum tarafının seçimleri var, dolayısıyla seçim dönemine girerler. Bu iş yine sürüncemeye kalacak gibi." dedi.
Denktaş, Ankara Forumu Derneği tarafından düzenlenen "Kıbrıs Davası ve Müzakerelerde Son Gelişmeler" başlıklı panelde konuştu.
Türkiye kamuoyunda Kıbrıs konusunun bir süredir unutulmaya terk edildiği hissine kapıldıklarını belirten Denktaş, Anadolu insanının Kıbrıs meselesine bugüne kadar göstermiş olduğu hassasiyeti hatırlattı.
Babası Rauf Denktaş ve yakın arkadaşlarının "mümkün olanı değil, olması gerekeni talep ederek" yaşanabilir bir çözüm için uğraştığını ifade eden Denktaş, müzakereleri yürüten KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile heyetini eleştirdi. Denktaş "Şimdiki heyet mümkün olanı talep etmeliyiz ki uzlaşmaya varalım, çözüm olsun diyor. Çözüm de demiyorlar, barış olsun diyor. 1974'ten beri birbirimize kurşun sıkmadık. Şimdi çözüm çözüm diye diye yeniden bizi mevzilere taşıyacak bir ortama doğru ilerlenmektedir. Bunun farkında değiller." dedi.
Denktaş, bu ay içerisinde Cenevre'de yapılan müzakerelerde Akıncı yönetiminin birçok konuda geri adım attığını ileri sürdü. Cenevre görüşmesi sonrasında Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum lideri Nikos Anastasiadis arasında bugün bir görüşme yapıldığını anımsatan Denktaş, "Kıbrıs'ta çözüm bulunamıyor çünkü Kıbrıs Türk tarafı, Türkiye ile birlikte Kıbrıs’ta bir ortaklık için mücadele ederken, hedef olarak bir ortaklık kurmayı önüne koymuşken, Rum tarafının bir tek hedefi var ve o da asli, hiç değişmeyecek hedefidir, sadece adaya değil, bize de sahip çıkmak. Biz ortaklık onlar sahiplilik peşinde koşturduğu sürece Kıbrıs’ta çözüm olmaz." diye konuştu.
ABD’nin ve Avrupa Birliği’nin (AB) kendilerini yeni bir referanduma götürmek isteyebileceğini belirten Denktaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belli ki Kıbrıs sorunu yine askıya alındı. Muhtemelen nisan sonrasına atılacak. Nisandan sonra Rum tarafının seçimleri var, dolayısıyla seçim dönemine girerler. Bu iş yine sürüncemeye kalacak gibi. Biz Kıbrıslı Türkler olarak son yarım asrı geçen bir süredir belirsizlik içinde yaşamaktayız. Neden? Çünkü görüşme devam ediyor. Ha bugün bulundu çözüm ha yarın bulanacak çözüm. Aradan 50 yıl geçti. Bu belirsizlik içinde Kıbrıs Türkünü yaşamaya mahkum etmeye dünyanın hakkı yoktur. Bu son denemede yine başarısız olacaksa ki başarısız olacağı bellidir, bu masa berhava edilmelidir, Kıbrıs Türkünün önü belirgin hale gelmelidir."
Garantörlük ve ittifak anlaşmalarına değinen Denktaş, Türk ordusunun adadan ayrılmasıyla bir daha geri gelmesinin mümkün olmayacağını kaydetti. Denktaş, “Babamın dedesi Şeherli Mehmet Türk askerinin adadan ayrılışını görmüştü, babam yeniden adaya gelişlerini gördü. Şimdi üçüncü ve dördüncü nesil Denktaş, inşallah Türk ordusunun adadan çıkışını izlemez. Çıkarsa bir daha gelemez. (Rauf) Denktaş'ın 'Kıbrıs Girit olmasın' diye dilinde tüy bitmişti, kitaplar yazmıştı. Türk askeri çıkarsa Kıbrıs Girit olur. Hiç kurtuluşumuz da yoktur." ifadelerini kullandı.
Kıbrıs Türk halkının müzakereleri büyük bir duyarlılıkla izlediğini belirten Denktaş, "Garantiler ve adadaki askerin varlığı halkın en hassas olduğu konu. Bu ikisi olmadığı takdirde halkımız (referandum olması halinde) 'hayır'ı basacak, hem de büyük bir çoğunluk halinde." dedi.
Serdar Denktaş, Cenevre’ye yeniden gidilip gidilmeyeceğini gelecek günlerin göstereceğini sözlerine ekledi.